“Askeri Liseler, Askeri Okullar kapatılmamalıdır!”
ÖNDER Haber -
CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, aynı zamanda Heybeliada Askeri Deniz Lisesi 1970 Mezunu olarak, “Olağanüstü Hal Kanununa dayandırılarak Kanun Hükmünde Kararnameler”le Askeri Okulların kapatılması konusunda yaptığı “Askeri Liseler, Askeri Okullar kapatılmamalıdır” başlıklı açıklamasında; “Sınav sorularını çaldıran, çalan ve bunlara fırsat verenleri bulup yargılamak yerine askeri okulları kapatmak ileride çok büyük güvenlik zafiyeti yaratacaktır” dedi ve Balyoz-Ergenekon kumpası ve 15 Temmuz darbe girişiminin ‘siyasi sorumluları’yla ilgili hiçbir adım atılmadığına dikkat çekip “Bugüne dek hiçbir üst düzey siyasinin sorgulandığını, dava açıldığını hiç duydunuz mu?” diye sordu ve şöyle sürdürdü:
“Geçtiğimiz hafta 29 Temmuz 2016 Cuma günü her nasıl oldu ise; “En büyük bozgunculuk din kisvesine bürünerek millete kötülük yapmaktır. En büyük bozgunculuk dinin muazzez değerlerini istismar ederek insanları aldatmaktır” şeklinde beni de şaşırtan ve tamamen hemfikir olduğum bir hutbe yayınlayan Diyanet İşleri Başkanlığında da bine yakın FETÖ Üyesi çıkmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığında İmam Hatiplerden gelenler çalışmıyor mu? Orada yuvalandılarsa aynı nedenlerle Askeri Okullar kapatılırken İmam Hatip Okulları kapatılmıyor da aksine sayısı artırılıyor.
Din devletine gidişin en
önemli göstergesi
Çok çarpıcı bir örnek vermek gerekirse; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın tutuklanan Emir Subayı ve yine Hulusi Akar Korgeneral rütbesinde İstanbul Ayazağa’daki 3. Kolordunun Komutanı iken emrinde çalışan ve”Asrın İhaneti ve İftirası Balyoz Davası” hakkında bilirkişi tayin etmesi üzerine “Balyoz Gerçektir” şeklinde gerçek dışı bilirkişi raporu veren, hakkında gözaltı kararı olan ve şu anda INNSWORTH / İNGİLTERE’de NATO Müttefik Süratli Reaksiyon Kolordusu İstihbarat ve Harekat Başkanlığı Eğitim ve Tatbikat Şube Müdürü olan Kara Pilot Kurmay Albay Ahmet Erdoğan da İmam Hatip Okulu mezunu değil midir? Askeri Liseler kapatılırken, İmam Hatiplerin açılmasının din devletine gidişin en önemli göstergesi olduğunu saklayamazsınız.”
Askeri okullara örnek olarak kendisinin de mezunu olduğu Heybeliada Deniz Lisesi’nin 1773’e uzanan uzun tarihine dikkat çekip “vatan, millet sevgisi, sadakat, silah arkadaşlığı, aidiyet, gerektiğinde vatan için canını verme duygusu ile analatik ve rasyonel düşüncenin öğretildiği Deniz Subayı olma yönündeki ilk birikimlerin kazandırıldığı ilim irfan yuvası” olarak tanımlayan Demir, “TBMM’nin devre dışı bırakıldığı bu uygulamalar için Türk milletine yeterli ve doğru bilgilendirme yapılmamıştır. Bu kararlar alınırken, muhalefet partilerinin görüşü alınmamıştır. Bu değişiklikleri yapanlar ehil değildir. Şimdiye kadar hep aldatıldığını-kandırıldığını-saf olduğunu söyleyenler yine yanılıyorsa, bunun hesabı kimden sorulacaktır” diye sordu.
Kontrolü çok daha zor,
karmaşık bir sistem
yaratılmakta
Konuyla ilgili görüşlerini, getirilmek istenen sistemin, iddia edildiği gibi bir devrim olmadığını, komuta birliğini, sevk ve idareyi ve kontrolü çok daha zor, karmaşık bir sistem yaratılmakta olduğunu belirterek sürdüren CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, açıklamasının son bölümünde şunları dile getirdi:
Yeni sistemden amaç, esas olarak, beyinleri yıkanmış öğrencilerin öğretim kurumlarına girişine engel olmak ise yarın uygulanacak her tedbir mevcut sistemde de uygulanabilir. Ekonomi sağlamak da mümkün değildir. Zira bugün askeri öğretim kurumları en az kaynakla ama askeri personelin fedakarlığı ile çalışmaktadır.
Askeri Lise kaynaklı subaylar ile Harp Okullarına dışarıdan alınan subayların son yaşadığımız olay içerisindeki oranlarını incelemek gerekir. Bu oran, verilen kararın doğrululuğu veya yanlışlığı üzerinde kesin bir faktör olmamakla birlikte belirleyici bir faktör olacaktır. Tabii bu değişikliği yapmanın esas amacı bizim değerlendirdiğimizden farklı ise, bu amaç da açıkça belirtilmelidir. Eğer esas amaç sivil otoriteyi daha etkin hale getirmek ise zaten Kuvvet Komutanlıkları MSB’ye bağlamakla bu amaç sağlanmış olunuyor. Zira Kuvvet Komutanlıklarına bağlı Eğitim Öğretim Komutanlıkları da MSB’ye bağlanmaktadır. Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan bütün eğitim öğretim tesislerini bir çatı altında toplamaktır. Eğer bütün bu tesisler bir yerleşke altında toplanacaksa masrafı söylemeye bile gerek yok.
Son olarak
Son olarak şunu söylemek isterim ki; bir mezunu olmaktan gurur duyduğum Deniz Lisesi’nden Cumhurbaşkanı Sayın Fahri Korutürk gibi çok kıymetli devlet adamları, komutanlar ve Vatan Şairi Nâzım Hikmet Ran ile iktidarın göklere yükselttiği Necip Fazıl Kısakürek’in mezun olduğunu, Türk edebiyatının değerlerinden Bekir Sıtkı Erdoğan ve Yahya Kemal Beyatlı’nın öğretmenlik yaptığını da hatırlatmak isterim. Balyoz, Ergenekon, Poyrazköy, Askeri Casusluk Yalanı gibi iftira ürünü ihanet davalarında haksız ve hukuksuz olarak devletin yargısı eliyle özgürlükleri gasp edilen Türk Silahlı Kuvvetlerinin Atatürkçü, aydın, yurtsever ve saygın personeli de bu Askeri Okullardan mezun olmuştur.
CHP iktidarında; laik, insani değerleri çok güçlü, yurdunu, vatanını ve Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti değerlerini savunan, laik sisteme inanan Çağdaş Askeri Okulları ve Liseleri yeniden yaşama, ülkemize kazandırılacaktır.