Çocuk nüfusunun yüzde 5,9’u ‘Çocuk İşçi’!

ÖNDER Haber - DİSK/Genel-İş Araştırma Dairesi tarafından, Türkiye’de çocuk işçiliğini görünür kılmak için “Çocuk İşçiler Raporu” hazırlandığı bildirildi

Milas Önder Gazetesi
ÖNDER Haber - DİSK/Genel-İş Araştırma Dairesi tarafından, Türkiye’de çocuk işçiliğini görünür kılmak için “Çocuk İşçiler Raporu” hazırlandığı bildirildi. Genel-İş Muğla Şubesi’nce gazetemize iletilen raporda, TÜİK İstatistiklerle Çocuk 2014, Çocuk İşgücü Anketi 2012 ile Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi 2014 verilerinin kullanıldığı araştırmada şu çarpıcı sonuçlara ulaşıldı ... Çocuk Emeği Sömürüsüne Son! Çok uzun yıllardır süregelen ve ülkelerin çözüme kavuşturmaya çalıştırdıkları en önemli sorunlardan biri, çocuk işçiler sorunudur. Çocuk işçiliği, ekonomik gelişmişlik, eğitim düzeyi, nüfus ve sosyal kalkınma gibi birçok konuyla ilişkilidir ve çok boyutlu bir sorundur. Ülkemiz için de çocuk işçiler sorunu, ivedilikle çözülmesi gereken sorunlardan olmasına karşın, bu konu üzerine yapılan çalışmalar yetersiz kalmakta, çözüm üretilememektedir. Türkiye, 2002’de çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinin on yıl içinde ortadan kaldırılmasına yönelik bir hedef belirlemiştir. Fakat 2016 yılını karşılayacağımız şu aylarda görülüyor ki, ülkemiz bu hedefin gerçekleşmesinin çok uzağındadır. Çünkü sorun yapısaldır ve çözümler kalıcı olmamaktadır. Bu sorunun sadece şekli değişmekte, çocukların emeği hem ev içinde hem de ev dışında sömürüye maruz kalmaktadır. Çocuk İşçiler, toplam çocuk nüfusunun yüzde 5,9’unu oluşturuyor! Ülkemizdeki 4857 sayılı İş Kanunu’nun 71. maddesi ise çocuk çalıştırma yasağına ayrılmış ve 15 yaşını doldurmamış çocukların çalışmasının yasak olduğu belirtilmiştir. Buna bir istisna olarak, 14 yaşını doldurmuş ve ilköğretimi tamamlamış olan çocuklar; bedensel, zihinsel ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak hafif işlerde çalıştırılabilirler. Bu maddenin de işaret ettiği gibi, 15 yaşının altında çalışma yaşamına atılan çocuklar, ancak gelişimlerini engellemeyecek hafif işlerde çalıştırılabilir. Ancak ülkemizde bugün birçok çocuk, ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmaktadır. Resmi rakamlar da bunu açıkça göstermektedir: TÜİK’in hazırlamış olduğu İstatistiklerle Çocuk 2014 Bülteni’nde, Türkiye nüfusunun 22 milyon 838 bin 482’si çocuk nüfusudur. Çocuk nüfusunun Türkiye nüfusuna oranı ise % 29,4’tür. Yine TÜİK’in yapmış olduğu Çocuk İşgücü Anketi sonuçlarına göre, 2012 yılında çocuk işçi sayısı 893 bindir, çocuk işçilerin toplam çocuk nüfus içerisindeki oranı % 5,9’dur. Asıl çarpıcı olan nokta ise 2012 yılında 5,9 olan çocuk işçi oranının 2006’da da aynı olmasıdır. Bu da geçen altı yıllık süre içerisinde değişen hiçbir şeyin olmadığını göstermektedir. Ve hatta 1994 yılından 2006 yılına kadar, çocuk işçi oranında kayda değer bir gerileme varken, 2006 yılında 830 bin olan çocuk işçi sayısı, 2012 yılında 893 bine yükselmiştir. Vahim olanı, bu yükselişe, tam da gelişim çağlarında olan, sokakta oyun oynaması gereken 6- 14 yaş arası çocukların istihdamında % 2,4’lük bir artışa etki etmesidir. Ev içinde karşılığı olmadan emeği sömürülen çocukların oranı yüzde 49,2! Ev içinde, karşılığı olmadan, emeği görülmeden çalışan çocuklar, toplam çocuk sayısının % 49,2’sini oluşturmaktadır. Ev içinde yapılan işler kapsamında sayılan, yemek pişirme, çamaşır yıkama, ütü yapma, küçük kardeşlere veya hanede bulunan hasta fertlere bakma, evi temizleme, hanede bulunan eşyaları onarma vb. işlerin hepsi ücretsiz olarak yapılmakta ve çocuğun omuzlarında bir yük olmaktadır. Cinsiyete göre dağılımda ise bu işleri, erkek çocuklarından daha çok kız çocuklarının yaptığı görülmektedir. Ev işlerinde faaliyette bulunan erkek çocukların sayısı 2012 yılında 3 milyon 244 bin iken kız çocuklarının sayısı 4 milyon 261 bindir. Bu verilere, resmi istatistiklerde kayıt dışı çalışan çocukların, aile işlerinde çalışan çocukların, sokakta çalışanların ve geçici, mevsimlik çalışanları da dâhil ettiğimizde gerçeğin çok daha can yakıcı olduğunu söyleyebiliriz. Yoksul fertlerin yüzde 44,3’ü çocuk! Çocuk işçiliğinin nedenlerinin başında yoksulluk, göç ve eğitim olanaklarından mahrumiyet sıralanabilir. Ancak çocuk işçiliğinin temel nedenini yoksulluk oluşturur. Türkiye nüfusunun da % 15’i yoksulluk sınırının altında bir yaşam sürmektedir (TÜİK, Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi, 2014). Bu yüzdenin oluşmasında geleneksel Türk toplumu ile anılan, çok çocuklu ailelerin payı oldukça fazladır. Hane halkı büyüklüğü arttıkça yoksulluk da artmaktadır. TÜİK’in hazırlamış olduğu İstatistiklerle Çocuk 2014 verilerine göre, yoksul fertlerin % 44,3’ünü çocuklar oluşturmaktadır. Bölgesel çapta incelersek, çocuk nüfusunun % 43 ile en yoğun olduğu bölge Güney Doğu Anadolu Bölgesi’dir. Bu bölgede yoksul fertler içinde çocukların oranı % 55,8’dir.  Yapılan araştırmalarda ortaya çıkarmıştır ki, çocuk işçiler en çok kalabalık ailelerde görülmektedir. Mevsimlik Tarım İşçisi Çocukların sayısı artıyor! Çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinden biri olan mevsimlik tarım işleri, Türkiye’de son yıllarda artma eğilimindedir. Tarım işlerinde çalışan çocukların, çocuk işçi sayısına oranı % 45’tir ve tarım sektöründe çalışan çocuk işçi sayısı 326 binden, 399 bine çıkmıştır. Çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinden olan tarımda çalışan çocuk işçi oranı ise 2006’dan 2012’ye % 8’lik bir artış göstermiştir (TÜİK Çocuk İşgücü Anketi, 2012). Bu artışın temel sebeplerinden biri ekonomik faktörler olduğu kadar Orta Doğu’da yaşanan savaş sonucu topraklarını terk etmek zorunda kalan yoksul ve çok çocuklu ailelerin geçinmek için çocukları ile birlikte mevsimsel tarım işlerinde çalışmalarıdır. Hem çalışıp hem okuyan çocuk işçi sayısı % 63.6 arttı! 4+4+4 eğitim sistemi, çocuk işçiliği üzerinde etkili olmuştur. 2006-2012 verileri karşılaştırıldığında, hem çalışıp hem okuyan çocuk işçi sayısında % 63,6 oranında artış görülmüştür. Çarpıcı olan bir diğer artış da, okula devam edemeyip ekonomik işlerde çalışan çocuk işçi oranındadır. Bu oran 2006 senesinde % 27 iken, 2012 senesinde % 35’e yükselmiştir. (TÜİK, Çocuk İşgücü Anketi, 2012) Çoçuk İşçiliğinin sonlandırılması için mücadeleye! DİSK/Genel-İş Sendikası olarak, daha iyi bir toplumun, ancak çocukların daha sağlıklı, güvenli ve eğitim olanaklarından eşit şekilde yararlanabildiği ve çocukların çocuk gibi yaşayabildiği nesillerle mümkün olabileceğine inanıyoruz. Çocuk işçiliğin yasaklanması ve gerekli önlemlerin alınması için mücadele, başta işçi sendikaları olmak üzere tüm emek dostlarının görevidir. Çünkü sorun yapısaldır ve çözümün yoksulluk ile mücadele başta olmak üzere çocuk işçiliğinin kuralsız ve güvencesiz bir alandan uzaklaştırılarak koruma altına alınması gerekir.