Çocuklara yönelik cinsel istismarlara tepkiler büyüyor
ÖNDER Haber -
Çocuklara yönelik cinsel istismarlar konusuna yükselen tepkiler, AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk’ün “Biz, inadına Ensar Vakfı’na destek olacağız” ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’nun “Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz. Biz Ensar Vakfı’nı da tanıyoruz, hizmetlerini de takdir ediyoruz” şeklindeki açıklamalarına tepkilerle birlikte büyüyor, yayılarak sürüyor.
Konuyla ilgili olarak, Birleşik Haziran Hareketi Milas Meclisi ile Eğitim Sen Milas Temsilciliği’nden açıklamalar, CHP Muğla Gençlik Örgütü’ndense suç duyurusu ve tepki açıklaması yapıldı.
Birleşik Haziran
Hareketi Milas Meclisi
Gün geçmiyor ki iktidar, gerici, dinci, baskıcı yaptırımlarını gündeme taşımasın. Sanki halkın aklı ile alay edercesine yapılan yasalar jet hızıyla meclisten geçiyor. Özellikle eğitimde yaşanan gericileşme ve dincileşme pervasızca uygulanmakta ve dayatılmaktadır.
Bu bağlamda her gün yeni bir rezaleti üzüntü ve öfke ile izlemekteyiz. Bu rezaletlerin son örneği Karaman’da yaşandı. Kuruluş amacı çok açık belli olan Ensar Vakfı isimli kurumun, eğitim verdiğini iddia ettiği evlerden birinde “eğitim” gören ve yaşları 8-10 yaş arası 10 çocuk, “öğretmenleri” tarafından cinsel istismara uğramıştır. Olay çok vahim ve çok düşündürücüdür. Ancak olayın vahametinden daha vahim olan, yetkililerin olaya bakış açısıdır. Ne yazık ki liyakatında “Bakan” yazan kişi, 1 kez yaşanan bir olayın büyütülmemesi gerektiğini ve bununla Vakfın suçlanamayacağını söyleme gafletinde bulunmuştur. İktidar kanadı bununla da kalmamış, AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, Vakfın Marmaris Şubesi önünde Vali ile beraber basına bir demeç vermiş ve “Vakıfa İNADINA destek vereceğiz” diyebilmiştir. İktidarın konuya ilişkin tek kararı, hızla getirilen yayın yasağıdır.
Birleşik Haziran Hareketi Milas Meclisi olarak bizler de bu insanlık ayıbının “İNADINA” takipçisi olacağımızı ve sorumluların gerekli cezaları alması için her çabayı göstereceğimizi tüm halkımıza duyururuz.
Eğitim Sen Milas
Temsilciliği
Karaman’da Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip ve İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği’ne (KAİMDER) yakın kişilerin kiraladığı evlerde kalan 9 ve 10 yaşlarındaki 45 erkek öğrencinin, etüt öğretmeni M.B. tarafından cinsel istismara maruz kaldığı haberlerine hemen hemen her gün bir yenisi ekleniyor.
Eğitim Sen olarak, Anayasa ve Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi başta olmak üzere taraf olduğu insan hakları sözleşmelerinin ortak koruma alanı içinde yer alan, demokratik toplumların temel değerlerinden biri olan yaşam hakkının korunması bir yana ihlalinin sıradanlaştığı günlere bir kere daha dikkat çekmek istiyoruz.
Türkiye’de ne yazık ki kamu denetiminden uzak dini vakıflar ve kuruluşlar aracılığı ile eğitim adı altında yapılan faaliyetlerin sonuçları can yakmaktadır. Diyarbakır’da kaçak Kuran Kursunda çıkan ve 6 çocuğun yaşamına mal olan yangından sonra Karaman, Aydın ve Osmaniye’de yaşanan cinsel istismar vakaları, gönüllülük adı altında dini eğitim veren kurum ve kuruluşlarla ilgili kamu denetimine ne kadar ihtiyaç olduğunu göstermektedir.
Türkiye’de çocuk haklarından bahsetmek bile başlı başına sıkıntılı bir konu haline gelmişken, ülkemizde çocuk haklarını merkezine almayan politikalar üretilmektedir. Özellikle son yıllarda artan çatışmalar, bu çatışmalarda öldürülen çocuklar, başta yaşam hakkı olmak üzere çocukların çocuk olmalarından kaynaklı sahip oldukları tüm hakların ihlal edildiğini göstermektedir. Ülkemizde yargı kararları ve uygulamaları cinsel istismara uğrayan çocuklara ne yazık ki istismarcılar kadar zarar vermektedir. Bu konuda olan birçok olay örtbas edilmekte cinsel istismar suçu işleyen sanıklar adeta yargı kararları ile korunmaktadır. Yetmezmiş gibi Diyanet, verdiği fetvalarla çocuk istismarı konusunda erkek egemen düzenin çürümüşlüğünü ortaya koymayı görev edinmiş haldedir.
Son olarak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Ensar Vakfı ve tacizci öğretmeni ‘Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz’ sözleriyle sistematik olmayan tecavüzü suç saymadıklarını itiraf etti. Hükümet bütün kurumları ve yandaş medya aracılılığı ile canhıraş bir şekilde Ensar Vakfı ve tecavüzcü öğretmeni aklama telaşına düşerek, neredeyse cinsel istismara uğramış çocukları suçlayacak bir pozisyon almıştır. Ancak çürümüş sistemlerinin kokusunu örtbas edemeyeceklerdir.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak bizler; bu ve benzeri vakaların bir daha yaşanmaması için kalıcı çözümlerin bir an evvel hayata geçirilmesini, hukukun tecavüzcüleri korumak yerine adaleti tesis etmesini ve Ensar Vakfı başta olmak üzere denetimden uzak olan dini vakıf ve cemaat evlerinin kapatılmasını talep ediyoruz.
“Bir kereden bir şey olmaz” anlayışı içerisinde olan Aile ve Sosyal Politikalar bakanını istifaya davet ediyoruz.
Mahkemelerin çocukları ilgilendiren cinsel sömürü davalarında kararlarını verirken, Türkiye’nin kabul ettiği sözleşmeleri hayata geçirmelerinin bir uluslararası ve insani yükümlülük olduğunu hatırlatıyor, çocuk istismarı ile ilgili davaların takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.
CHP Muğla İl Gençlik
Örgütü
CHP Muğla İl Gençlik Örgütü de, önceki gün Muğla Adliyesi’nde ‘Çocuk İstismarları’ ile ilgili olarak ‘suç duyurusu’nda bulundu.
Konuyla ilgili olarak CHP Muğla İl Gençlik Örgütü Başkanı Tufan Erkan Yakar tarafından yapılan açıklamada, AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, adı verilmeden, “Ancak biz bu kadar hassas ve yapıcı olmaya çalışırken bazı AKP Milletvekillerinin Ensar Vakfına sahip çıkma çabalarını ve söylemlerini anlayamıyoruz” sözleriyle eleştirilirken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu da istifaya davet edildi.
CHP Muğla İl Gençlik Örgütü Başkanı Yakar, yaptığı açıklamada, özetle şu görüşleri dile getirdi:
Ülkemizde halâ “Çocuk İzleme Merkezleri”nin yetersiz düzeyde olması, verilen fetvalar, sanıkların yargı kararlarıyla kurtarılmaya çalışılması çocuk istismarının neredeyse yok sayılmasını beraberinde getirmektedir.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, “Cinsel istismara bir kez rastlamak Ensar Vakfı’nı karalamak için bir gerekçe olamaz” ifadesini kullanarak olayı meşrulaştırmaktadır. Bu tavırla görmekteyiz ki istismara uğrayan çocuklar korunmamakta; aksine olay ifşa edilmeyerek ve görmezden gelinerek çocuk istismarcıları korunmaktadır.
Kamuoyunda oluşan algı, olayın üzerinin kapatılması gerektiği ile ilgilidir ve bu söylemler bu endişeyi artırmaktadır. Yaşanan olayları kamuoyunun gündeminde canlı tutmak, ebeveynler ile çocukların istismardan korunma konularında bilinçlendirilmesi, istismarın önlenmesi konularında kararlı bir duruş ortaya konulması gerekmektedir.
Bizler, M.B. tarafından tecavüze uğradığı doktor raporu ile belgelenen çocukların ve ailelerin incitilmeden olayın üzerine gidilerek aydınlatılmasını istemekteyiz. Bu gibi olayların tekrar yaşanmaması için bakanlık tarafından acil bir eylem planı oluşturulmasını talep ediyoruz.
Diğer yandan medyanın ve ülkenin akademisyen ve aydınlarının da bu konuda hassas olması, çocuk istismarı meselesinde kullandığı dile dikkat etmesi, olayları çarpıtmadan, taraf olmadan açık bir şekilde dile getirmesi gerekmektedir. Kamu vicdanının oluşması için herkes elinden geleni yapmalıdır.
Ancak biz bu kadar hassas ve yapıcı olmaya çalışırken bazı AKP Milletvekillerinin Ensar Vakfına sahip çıkma çabalarını ve söylemlerini anlayamıyoruz.
Gene biz, Ensar Vakfına ait evlerde 45 çocuğumuza tecavüz edilmesi olayının araştırılması için Muhalefet Partilerinin TBMM’nde komisyon kurulması için verdikleri teklifin AKP Milletvekilleri tarafından reddedilmesini hiç anlayamıyoruz ve bu yaklaşımlarını kınıyoruz.
Nihayetinde bizler, bu ülkeyi çocuk tecavüzcülerini koruyan, örtbas etmeye çalışan hastalıklı zihniyete bırakmayacağız.
Bizler, 81 İl CHP Gençlik Örgütü olarak suç duyurusunda bulunuyor, olayı görmezden gelmeye çalışıp Vakfı Savunma konumuna geçen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’nu istifaya davet ediyor ve hukuki sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz.
AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk ne demişti? *
Ensar Vakfı’na ait Karaman’daki ev ve yurtlarda 10’u kesinleşmiş 45 çocuğa tecavüz iddialarına Türkiye’nin farklı yerlerinden tepkiler sürüyor. Marmaris’te de Ensar Vakfı’nın okullardaki faaliyetlerinin önlenmesi için imza toplayan sivil toplum örgülerinin 3 yöneticisi gözaltına alınmış ve tepkiler üzerine serbest bırakılmışlardı.
Bu arada, AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, 21 Mart Pazartesi günü Ensar Vakfı Marmaris Şubesi önünde yaptığı açıklamada, “Biz, inadına Ensar Vakfı’na destek olacağız” başlığıyla haberleştirilen şu sözleri söyledi:
“Biz bugün buraya Ensar Vakfı’na destek olmaya geldik. Hiçbir çekincemiz yok. Sonuç olarak bu vakıf diğerleri gibi bir sivil toplum kuruluşudur ve başarılı işler yapmaktadır. Bir hazımsızlık var, bunun da farkındayım. Biz inadına Ensar Vakfı’na destek olmaya devam edeceğiz. Şahıslarla ilgili bir problem varsa savcılık orada, dileyen başvurabilir ama bu Vakıf yıllardır hizmet veriyor. Kimse çocuklarını buraya zorla göndermiyor. Benim de 13 yaşında bir kızım var ve gönderiyorum. Çocuklarımızın buralarda dini eğitim almalarına biz destek vereceğiz.
Ülke bu kadar sıkıntı içerisindeyken, PKK ve teröristler ile ilgili tek bir eylem yapmıyorlar. 4 aydır asker ve polisimiz teröristlere karşı mücadele veriyor. Bunun için bir imza toplandığını ben daha görmedim. Bunu da milletin vicdanına bırakıyorum. Eğer yürekleri yetiyorsa dün Ensar için imza toplayanlar çıksın PKK’ya karşı imza toplasın, biz de destek verelim, yanlarında olalım.”
(* abcgazetesi’nden aktarılmıştır)