eskimemişliğin tadında ya da dünlere değmek

Hüseyin Fehmi İNCİ Datça’dan Nazmim’e   Yüzyılın ilk tam güneş tutulmasına tanık olmaklığımızla mutluyuz

Milas Önder Gazetesi
Hüseyin Fehmi İNCİ Datça’dan Nazmim’e   Yüzyılın ilk tam güneş tutulmasına tanık olmaklığımızla mutluyuz. Olcay Akdeniz, Müze Müdürü Erol ve bazı dostlarla senin isilediğin camdan seyrettik 29 Mart 2006 Çarşamba.   Bugün 01 Nisan Cumartesi Aplangeç Balıkesir’den can dostumuz Mehmet Heceoğlu ile Menteşe’de neşeler doluyoruz, kokusu ve Sıcaklığını henüz duyumsadığımız bahara merhabalarla seslenerek çünkü: kuşlarımız gelip çiçeklerimizse açıp durur.   12 adet de gül diktik; üstelik ayrı ayrı cinsli ... çeliklediklerimizden; doğuran köpeğimizin yavrularınca her güle ayrı adlar takarak ... Yılmaz’sa marul satmaya başladı, balık İşine ara verip. Ercan da dişlerini yaptırıyor, Doktorlarımız; Halil İbrahim ve Sedat’ın katkılarıyla...   Nazmim çığırıp durur taze çayını yudumlayacak demcilerine... Haydee... acıtıp acıtmayalım deye... köz üstünde çinko çaydanlıkla, ağzı zıvanalı. Seylan yaprak katkılı.   Ali beyse borç alalı uğramaz oldu... Bir de, alacak sayısı arttıkça gelenlerimiz Azaldı... Bizse sıkıntılara inat şiir ve ney’e gençleri çağırdık: Akarsu, Burhan, Barbaros, Serkan...   Baladımız şunlara dair olmalı... Latmostan Akan Labrandamızın suyunun sesine. Bulutların ağdığı zirvenin durusuna Bafanın bize sunduğu morşimşeklerden Kalan renklere; gecelerin tellerinde gezinen. dokunup yalnızlığıma şal olan... Usumdaki atlasın kanatlarınca… dörtnala... Peşimden gelen; Öncemizden ardımızdan önümüze düşen   Bir de: Papuç Alim’e, Mustafa Göksügürüm’e, Hüseyin Serin’e, Mustafa Emeklim’e, can dost Marulcu Süleyman’a, yani dört yanıma birden selam olsun Datçam’dan.   Şu anlarda da (sanki) ney dinliyorum: Aplangeçte: Atla-ma taşında kala-kala-rak…