“Güllüklülerin büyük tepkileri, haklı nedenlere dayanmaktadır”
ÖNDER Haber - Güllük Limanı Genişletilmesi Projesi kapsamında 12 Mayıs Salı günü yapılan ÇED toplantısının ardından Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu’nun 13 Mayıs Çarşamba günkü toplantısında görüşülüp benimsenen açıklama-çağrı metniyle,…
Milas Önder Gazetesi
ÖNDER Haber -
Güllük Limanı Genişletilmesi Projesi kapsamında 12 Mayıs Salı günü yapılan ÇED toplantısının ardından Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu’nun 13 Mayıs Çarşamba günkü toplantısında görüşülüp benimsenen açıklama-çağrı metniyle, tarihi bilahare açıklanacak olan ve konunun ivedilikle görüşülüp izlenmesi gündemli bir ‘halkın katılımı toplantısı’ çağrısı yapıldı.
Konuyla ilgili açıklama şöyle:
Oldu-bitti durumuyla karşı
karşıya kalmamak için
12 Mayıs Salı günü Güllük’te, "Güllük Limanı Genişletme Projesi Halkın Katılımı Toplantısı" düzenlendi. Projenin Çevre Etki Değerlendirmesinin yapılacağı bu toplantıya, Güllüklü yurtaşlarımızın çağrısı üzerine, Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu olarak katıldık.
Bütün Milaslı yurttaşlarımızın sorunlarını tespit ederek, çözüm yollarını tespit etmek ve bunu yetkililere duyurmak ve yapılmasını talep etmekle yükümlü Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu olarak, bu bir görevdi.
Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olan bu projenin ÇED toplantısında, yetkili firmanın raporunu dinledik.
Ve gördük ki, o toplantıya katılan yaklaşık 200 Güllüklü’nün büyük tepkileri, haklı nedenlere dayanmaktadır.
Sözde liman genişlemesinin Çevresel Etki Değerlendirme Raporu’nu hazırlayan firma, Güllüklü hemşehrilerimizin ve doğal olarak o toplantıyı izleyen bizlerin akılları ve birikimleriyle adeta alay etmekteydiler.
Çünkü hazırlanan rapor, yapılacak işleri belirtiyordu ama, bu projenin çevreye verebileceği olası gerçek çevresel sorunlardan hiç bahsetmediği gibi, bunların görünmemesi için bir çaba içerisindeydiler.
Haklı olarak tepki gördüler.
Birinci olarak, Semiramis Plajının olduğu koy ve iki ayrı bölgede daha deniz yüzeyi doldurulacaktı. Tam 50 dönümlük bir deniz yüzeyi. Mevcut iskele 100 metre daha uzatılıyordu. Kapalı bir körfez olan ve hemen arkasında balık üreme alanı olan Dalyan bu projeden etkilenebilirdi. Akıntıların engellenmesi olasıydı. Denizin eko sisteminde önemli değişiklikler yapma olasılığı kuvvetliydi.
Ancak bunlara hiç değinilmemişti.
İkincisi, mevcut liman bile, 3000 kadar ikinci konutun çok yakınındaydı ve genişleme çalışması konutlara doğru yeni dolgu alanları ve liman alanı öneriyordu ve şu anda bile hem yarattığı gürültü, hem de çevre kirliliğinden, burada yaşayan vatandaşlar müthiş şikayetçiydi. Liman genişlemesiyle bu şikayetlerin artacağı da kesindi.
Ama hiç gözönüne alınmamıştı.
Üçüncüsü, şimdiki durumda bile, başka denizlerden Güllük’e gelen gemiler, balans suyu denilen ve o denizlerin mikroorganizmalarını körfezimize taşıyan sularla ilgili önlem alınmamışken, daha da artacak gemi trafiğinden sonra, bu sorunun artacağını öngörmemişler ve hiç bir önlem önermemişlerdi.
Dördüncüsü, bir turizm beldesi olma iddiasındaki Güllük beldemizin yaşam konsepti ile, raporda hiç bahsedilmeyen, Güllük’te sona erecek yeni demiryolu hattı ile Güneybatı Ege’nin ihracat limanı kapasitesinin artırılmasının planlandığını gizlemişler ve bu düzlemde, bu ikili pozisyonun Güllük beldesine olası etkilerini hiç tartışmamışlardı.
Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu olarak, bu liman projesinin Çevre Etki Değerlendirmesi’nin gerçekçi bir şekilde yapılabilmesi ve hemşehrilerimizin, insan ve çevre faktörlerini hiçe sayan bir oldu bitti durumuyla karşı karşıya kalmaması için, öncelikle başta Milaslı olmak üzere tüm Muğla’daki sivil toplum kuruluşları, meslek örgütleri, siyasi partileri, odaları, ve tüm duyarlı yurttaşlarımızı, ileride açıklayacağımız bir tarihte, bu konuyu ele almak üzere toplantıya çağırıyor, Milasımızın insanlarının, doğasının, geleceğinin yaşamsal bir önemde olduğunun untulmamasının altını çiziyoruz.