“Holdingleşen medya, özgürlüğünü iktidara teslim etti”
ÖNDER Haber - TGC ve Tarih Vakfı tarafından, "Dünden Bugüne Basının Özgürlük Sorunu" konulu bir toplantısı düzenlendi
Milas Önder Gazetesi
ÖNDER Haber -
TGC ve Tarih Vakfı tarafından, "Dünden Bugüne Basının Özgürlük Sorunu" konulu bir toplantısı düzenlendi. İstanbul-Cağaloğlu Tan Evi’nde düzenlenen toplantıda konuşan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti önceki Onur Kurulu başkanlarından Hıfzı Topuz, günümüzde medya patronlarının aynı zamanda holding patronu olduklarını ve bundan dolayı iktidarın her istediğini yaptıklarını söyledi.
Bu kapsamda, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Tarih Vakfı Tan Evi Kültür Avlusu’nda "Dünden Bugüne Türk Basınının Özgürlük Sorunu" konulu bir toplantı düzenledi. Toplantıya; TGC Başkanı Turgay Olcayto, Genel Sekreter Sibel Güneş, Genel Sekreter Yardımcıları Niyazi Dalyancı ve Ahmet Özdemir, Yönetim Kurulu Üyesi Göksel Göksu, TGC Önceki Onur Kurulu Başkanlarından Hıfzı Topuz, Gazeteciler Cemiyeti (Ankara) Genel Sekreteri Ümit Gürtuna, Tarih Vakfı Genel Müdürü Münevver Eminoğlu, Tarih Vakfı önceki Başkanı Halim Bulutoğlu, Cumhuriyet Gazetesi çizeri Semih Poroy’un da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.
Olcayto: "Sergi tarihe ışık tutuyor"
Toplantını açılış konuşmasını TGC Başkan Turgay Olcayto yaptı. Başkan Olcayto, şunları söyledi:
"Tan Baskını, basın tarihimizin utanç tablolarından biridir. Karanlıkta bırakılmış bir tarihin parçasıdır. ‘Tan Evi’ndeki Yokuşun Başı- Demokrasi Mücadelesi’nde Tan Gazetesi 1935-1945’ başlıklı sergi tarihimize ışık tutuyor. Sergiye baktığımızda; Türkiye’de basının, insanları nasıl hedef gösterildiğini, hedefe konularak halkın önüne atıldığını bir kez daha izliyorsunuz ve bugünleri hatırlıyorsunuz. O nedenle bu serginin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu sergiyle beraber, genç arkadaşlarımız dönemin basını hakkında fikir sahibi olabilecekler. Tan Evi’nde önümüzdeki günlerde Tarih Vakfı’yla birlikte söyleşiler gerçekleştirerek basının özgürlük sorunlarını ele alacağız."
Güneş: "Basın tarihi sancılı olaylarla dolu"
TGC önceki Onur Kurulu Başkanlarından Hıfzı Topuz’un konuşmacı olarak katıldığı toplantının moderatörlüğünü TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş üstlendi. Genel Sekreter Güneş, şunları söyledi:
"Basın tarihi, Tan Olayı gibi ciddi ve sancılı olaylarla dolu. Şu an Türkiye’de 6 bin 800 gazete ve dergi, 263 televizyon kanalı, 1058 radyo istasyonu var. Türkiye’de yayınlanan dergi ve gazetelerin yaklaşık yüzde 60’ı yerel, yüzde 5’i bölgesel, yüzde 36’sı ise ulusal yayın yapıyor. İktidara göre herkese hitap eden çok geniş bir yayın çeşitliliğinden söz etmek mümkün görünüyor. Ama bu bize göre basın özgürlüğü anlamına gelmiyor. 22 gazeteci, 10 dağıtımcı 2015 yılında cezaevinde girdi. Ekim-Aralık döneminde 33 medya temsilcisi, 2 site, 1 Twitter hesabı saldırıya uğradı; 43 gazeteci gözaltına alındı. Cumhurbaşkanına hakaretten 9 gazeteci yargılandı; 1’i 7 bin TL tazminata mahkûm oldu. 2014 yılında 1000’e yakın gazeteci işsiz kaldı. Dünden bugüne özgürlük sorunu, Türk basınında sancılı bir gündem olmaya devam ediyor. Ama umudumuzu yitirmeyeceğiz. Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü için mücadeleye devam etmeyi sürdüreceğiz."
Hıfzı Topuz: "Holding patronu iktidara teslim oluyor"
TGC önceki Onur Kurulu Başkanlarından Hıfzı Topuz, Tan Olayı’nı, öncesi ve sonrasında yaşananları anlattı. Hıfzı Topuz, şunları dile getirdi: "Tan Baskını, Türk basınında unutulmayacaktır. O zamanki gazeteciler darmadağın oldu. Türkiye yıllarca onun acısını çekti. Türkiye böyle günlerden geçti. 70 sene sonra aynı koşullarla karşılaşıyoruz. Cumhuriyet Gazetesi’nin Charlie Hebdo karikatürlerini yayınladı diye başına gelenleri düşünün. Devlet, Cumhuriyet’e doğrudan doğruya müdahale ediyor mu? Etmiyor, ama hedef gösteriyor. Cumhuriyet’i gericiler yağma etsin diye ortam hazırlıyor. Yeni bir Tan Olayı yaşama tehlikesi içindeyiz. Korkunç bir şey. Bugün bu tehlike halâ bertaraf edilmiş değil. 70 yıl önce yaşadığımız hadiseleri tekrar yaşamamalıyız.. Bugün ona karşı koyan bir gençlik var. Bir takım felaketler insanlara, toplumlara yeni ufuklar açıyor. Felaketlerden sonra iyi günlere kavuşacağız. Bu karanlıklardan sonra yarın iyi günler, aydınlık günler gelecek."
Sosyal medyanın önemi
Hıfzı Topuz, konuşmasında sosyal medyanın yarattığı dinamizme de işaret etti. Topuz, "Sosyal medya klasik medyanın dışında savaşını sürdürüyor. Bugün yalnızca gençler değil büyük bir çoğunluk sosyal medyadan haber alıyor. Yani ortam ve koşullar çok değişti. Bu da bizlere iyi bir mücadele imkanı sağlıyor. İktidara uymayanlar için geniş bir savaş imkânı sağlamış oldu. Sosyal medya bu koşullara boyun eğen medyaya rağmen daha iyi koşullar sağlayacak" dedi.
Halim Bulutoğlu: "Özgürlük sorununda sürekli dibe yuvarlanıp duruyoruz"
Tarih Vakfı'nın eski başkanı Halim Bulutoğlu ise toplantıda yaptığı konuşmada, özetle şunları söyledi:
"Binanın varisleri benim aynı zamanda Adalar’dan dostum. Bundan 3 yıl önce böyle bir fikir doğdu. Burası Tan Olayı’nın yaşatıldığı bir yer olsun ve onu da sergiyle yapmayı istedik. Sergi düşüncesini ben Tarih Vakfı ile paylaştım. Onlar isteyerek kabul ettiler. Sonra hazırlıklar başladı. Sergi aynı zamanda basın camiasının da içinde olması gerekiyordu. O yüzden ilk adresimiz, durağımız Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ydi. Cemiyet fikrimizi benimsedi. Arkasından Yayıncılar Birliği, bölgenin turizmcileri derken hep birlikte elbirliğiyle başlattık. Sergi açıldı. Basında halâ ciddi tehlike olduğu, iktidar basın ilişkisinin tartışıldığı bir ortamın da olmasını istedik. Toplantılar öyle başladı. O yüzden Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ne çok teşekkür ediyorum. Serginin adı ‘Yokuşun Başı’, iki şeyi birden anlatıyor. Bir, Cağaloğlu Yokuşu diye bilinir basın dünyası. Ama öte yandan basının özgürlük sorunu hiçbir zaman bitmemiş. Sürekli yokuş çıkmakta olan bir gazetecilik hayatı var. Ve halâ ne yazık ki yokuşun başındayız. Özgürlük sorununda sürekli dibe yuvarlanıp duruyoruz. Bir mücadele içindeyiz basın camiası. Yokuşun başı onu anlatıyor."
Toplantı, katılımcıların bilgi paylaşımları ve anılarını anlatmalarıyla sürdü.