“İmralı ve Kandil’den başlatmıştır”
ÖNDER Haber - "Çözüm Süreci Kanunu" olarak bilinen kanun tasarısı hakkında TBMM’nde bir basın toplantısı düzenleyen MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, bu kanunla birlikte AKP ve muhataplarına suç işleme özgürlüğü…
Milas Önder Gazetesi
ÖNDER Haber -
"Çözüm Süreci Kanunu" olarak bilinen kanun tasarısı hakkında TBMM’nde bir basın toplantısı düzenleyen MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, bu kanunla birlikte AKP ve muhataplarına suç işleme özgürlüğü verildiğini belirtti.
Kanun tasarısının, Başbakan’ın cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasını -Samsun’dan değil- İmralı ve Kandil’den başlattığının belgesi niteliğine dikkat çeken Erdoğan, açıklamasında özetle şu görüşleri dile getirdi ...
Ülkemiz yeni bölünme
senaryoları ile karşı
karşıya kalacaktır
Tasarıyla terörün sona erdirilmesi adı altında birçok kanunsuzluğun önü açılmış bulunmaktadır. Yine bu kanun tasarısıyla, terör örgütü de yasal bir statüye kavuşturulacaktır. AKP iktidarı bu yasa tasarısıyla iktidara geldiği günden bu yana sürdürdüğü ayrıştırma politikasında yeni bir çığır açmaktadır. Bu kanun tasarısı yürürlüğe girdiği takdirde, ülkemiz gündemine yeniden hukuki belirsizlikler, faili meçhuller ve bu kanunla korumaya alınanların yapacağı yeni hukuksuzluklar damgasını vuracaktır. Şüphesiz bölücü ve yıkıcı unsurların dayattığı etnik temelli özerklik ve otonomi çağrıları biraz daha cesaretlenecek ve ülkemiz yeni bölünme senaryoları ile karşı karşıya kalacaktır.
Tasarı, görüşülmeden hükümete iade edilmelidir
Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine alınması ve görüşülmesi teklif edilen; anayasa, iç tüzük, yasalar ve Lozan Antlaşmasında elde edilmiş bütün hükümranlık haklarımıza aykırı olan bu yasa tasarısının görüşülmeden ait olduğu yere; hükümete iade edilmesi gerekmektedir. Böylece gazi meclisimiz ülkemizin kuruluş felsefesine aykırı olan bir yasa tasarısını görüşme bahtsızlığı ile karşı karşıya bırakılmamalıdır.
Herkes, atacağı her
adımı anayasa ve
kanunlar çerçevesinde
atmalıdır
Bu kanun tasarısı, AKP hükümetinin kurulduğu günden bugüne; önce "Sessiz Devrimler" ardından "Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi" en sonunda da "Çözüm Süreci" adlı çözülme programlarını uygulamakta ve bu çerçevede İmralı’daki bebek katili terörist başıyla ve onun Kandil’deki uzantılarıyla yapmış olduğu bütün illegal görüşmeleri, buluşmaları ve mutabakatları ve bundan sonra yapacağı bu ve benzeri illegal faaliyetleri kendince yasal bir zemine oturtmaktadır. Ancak hem hükümet hem de muhatapları çok iyi bilmelidir ki; anayasanın geçici 15’nci maddesi ihtilalcileri koruyamadığı gibi bu yasa da hükümeti, görevlendirdiği kamu görevlilerini ve muhataplarını ancak iktidarları süresince koruyabilir. Onun için, kimse yanlış bir düşünce ve beklenti içinde olmamalıdır. Herkes atacağı her adımı anayasa ve kanunlar çerçevesinde atmalıdır.
Tasarı geri çekilmelidir
Hükümet bu kanundan sonra "her şey düzelecek, silahlar bırakılacak, Türkiye güllük gülistanlık olacak" diyor. Pekâlâ, bunlar gerçekleşmezse ne olacak? Hükümetin bir B planı var mıdır? Her şey gizli kapaklı ve hükümet tarafından konuşulanların çoğu laf-ı güzaf ve temenni niteliğinde.
Bu düzenleme Sayın Başbakanın cumhurbaşkanı olmasını sağlamaya yöneliktir. Ancak bu düzenlemeyle üniter yapımız ve bin yıllık kardeşliğimiz ayrıştırılmakta, adeta yerle yeksan edilmektedir. Milliyetçi Hareket Partisi; ülkemizin birliğini, dirliğini tehlikeye atacak "çözüm" adlı bir ihanet projesi olan bu kanun tasarısına karşıdır ve başından beri sayıldığı gibi; anayasamıza, devlet geleneğimize ve bütün tarihi birikimlerimize aykırı olan bu kanun tasarısının gazi meclisimizde görüşülmemesi gerektiğine inanmaktadır. Bu vesileyle bu kanun tasarısının hükümet tarafından geri çekilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatmak isteriz.