“İsminden başka değişen birşey yok!”
ÖNDER Haber - Türk Sağlık Sen Muğla Şube Başkanı İncilay Gezgin, Muğla’nın Büyükşehir olmasının ardından Muğla Devlet Hastanesi’nin, Sıtkı Koçman Eğitim ve Araştırma Hastanesi olduğunu belirterek, ortada ‘isim değişikliği’nden başka…
Milas Önder Gazetesi
ÖNDER Haber -
Türk Sağlık Sen Muğla Şube Başkanı İncilay Gezgin, Muğla’nın Büyükşehir olmasının ardından Muğla Devlet Hastanesi’nin, Sıtkı Koçman Eğitim ve Araştırma Hastanesi olduğunu belirterek, ortada ‘isim değişikliği’nden başka bir değişiklik, iyileşme olmadığına, sağlık çalışanlarının mağduriyetten, sıkıntıdan, problemden başka bir şey göremediklerine dikkat çekerek, "İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çıkartıldı, kalite birimleri kuruldu ama Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanemizde çalışanlarımız lehine ne iş güvenliği sağlandı ne de personelin çalışma şartları ve hizmet sundukları birimlerin fiziki şartları iyileştirilmedi" dedi.
‘Ben yaptım oldu’
yöntemi çağdışıdır!
Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, yönetenlerin "Ben böyle istiyorum" mantığı ile çağdışı bir yönetme tavrı içinde oldukların dile getiren Gezgin, bu durumun çalışma şartlarını güçleştirdiğini, çalışanların moral ve motivasyonlarını da bozduğunu dile getirerek; "Hastane içinde ‘Danışma’ ve ‘Yönlendirme’ tabelalarının dahi olmayışı hem vatandaşın mağduriyetine sebep oldu, hem de personel ile vatandaşın karşı karşıya gelmelerine sebebiyet verdi. Yönlendirme tabelalarının olmayışı, iş yoğunluğu ile çalışma şartları arasında bunalan çalışanları vatandaşla direk muhatap edecek duruma getirdi. Kurum içinde personel dağılımı, hizmetin gereği açısından düzenlenmiş bir personel planlama sistemi olmaktan uzaktır. İşe göre adam değil; adama göre iş anlayışı, torpilli olanlar rahat yerlerde, idarecilerin yakını veya Sağlık-Sen üyesi olmayanlar yani torpili olmayanlar zor şartlarda ve iş yükünün çok olduğu yerlerde çalıştırılmaktadır. Bu durumda kurum içinde İş barışını bozmaktadır. Birim sorumlularına yani asıl işi yürüten, koordine eden üniversite hocaları ve uzman hekimler dâhil olmak üzere hiç kimseye sorulmadan idarenin her türlü tasarrufu yapması (görev yapılan yer, personel alıp verilmesi vs.) personelde ve işin sorumluluğunu taşıyan kişilerde çalışma şevki bırakmamıştır" dedi.
Can güvenliği yok!
Açıklamasında daha sonra hastanenin labaratuvarları ve eczanesi ile ilgili sorunları dile getiren İncilay Gezgin, hastanenin asansörünün ‘yaşam tehlikesi’ yarattığını söyleyip "Söz konusu asansörde yemek, hasta, çöp her şey taşınmakta, hijyen kuralları yok sayılmaktadır. Hasta asansörleri her şey taşınır duruma getirilmiştir. Güvenlik önlemleri hiçe sayılmıştır" dedi ve sözlerini şöyle tamamladı:
"Büyükşehir Muğlamızdaki sağlıkta dönüşüm ile Devlet Hastanesi’nden Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne dönüşmüş hastanemiz bu durumdadır. İdare; yeni kırmızı koltuklar alıp odalara koyunca veya metal dolapların yerine ahşap dolaplarla hastaneyi donatınca kalitemiz arttı diye düşünüyorsa yanılmaktadır.
Takip edeceğiz!
Bizler Türk Sağlık-Sen olarak, sorumlu sendikacılık anlayışımız ile çalışanların yanında olmaya ve vatandaşlarımızın daha nitelikli bir sağlık hizmeti almaları konusunda, sağlık kurum ve kuruluşlarında gördüğümüz eksiklik ve aksaklıkları söylemeye devam edeceğiz. Takipçisi olacağız."