‘Karbonmonoksit zehirlenmeleri’ uyarısı

ÖNDER Haber - Milas İlçe Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan, yaşamakta olduğumuz kış günlerinde ısınmak için kullanılan yakıtlardan kaynaklı ‘karbonmonoksit zehirlenmeleri’ ile ilgili açıklamada, “Karbonmonoksit gazı; doğal gaz, gaz yağı, benzin, tüp…

Milas Önder Gazetesi
ÖNDER Haber - Milas İlçe Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan, yaşamakta olduğumuz kış günlerinde ısınmak için kullanılan yakıtlardan kaynaklı ‘karbonmonoksit zehirlenmeleri’ ile ilgili açıklamada, “Karbonmonoksit gazı; doğal gaz, gaz yağı, benzin, tüp gazı, kömür ve odun gibi, yapısında ‘karbon’ bulunan yakıtların yanması veya tam olarak yanmaması sonucunda oluşan dumanda yeralan zehirli bir gazdır. Tatsız, renksiz, kokusuz olması ve tahriş etme özelliğinin olmaması nedeniyle fark edilmediği için ‘sessiz katil’ olarak bilinmektedir. Bu sessiz katile karşı hepimiz tedbirli olmalıyız” denildi. Milas İlçe Sağlık Müdürü Dr. Ergun Kırova imzalı Karbonmonoksit zehirlenmeleri başlıklı açıklamada daha sonra şu bilgi, uyarı ve önerilere yer verildi ... Karbonmonoksit nerelerde bulunur? Karbon içeren yakıtların havalandırması az olan yerlerde yakılması sonucu, yangınlarda diğer toksik gazlarla birlikte, maden ocaklarında, garaj veya benzeri yerlerde egzoz dumanına bağlı olarak, propan yakıtı ile çalışan portatif kamp ısıtıcılarının kullanılması durumlarında karbonmonoksit zehirlenmesi sıklıkla görülmektedir. Bu tür ortamlarda uzun süre kalan kişilerin bu gazı soluması sonucu ölüme neden olabilecek zehirlenmeler olmaktadır. Bir başka kaynak ise boya sanayisinde kullanılan ve organik bir solvent olan metilen kloridle temastır. Karbonmonoksit zehirlenmesinin belirtileri nelerdir? Karbonmonoksit zehirlenmesi, ilk belirtilerin baş ağrısı, yorgunluk hissi, mide bulantısı, nezle hali olması nedeni ile nezle ve grip gibi viral hastalıklarla karışabilmektedir. (Önemli bir farklılık olarak bu tip zehirlenmede ateş görülmez.) Bu nedenle ev ya da grup içinde bulunan diğer bireylerde de belirtilerin aynı zamanda olması, karbonmonoksit zehirlenmesi yönünden önemlidir. Genellikle semptomların ağırlığı CO düzeyi ve maruz kalınan süre ile ilişkilidir ama bu her zaman geçerli olmayabilir. Karbonmonoksit zehirlenmesinde ilkyardım nasıl yapılır? Zehirlenen bir kişiye yardıma koşan kişi de zehirlenme tehlikesine karşı kendisini korumalı; Hemen camlar açılmalı, açılmıyorsa kırılmalı; Hasta, hızla ortamdan uzaklaştırılmalı ve Acil Yardım Servisi 112 aranmalıdır. Korunmak için neler yapmalıyız? Kullanılan her türlü ısıtma cihazının kalite belgesine sahip olup olmadığına, garantilerine ve garanti sürelerine dikkat edilmelidir. Soba yakılan odalar sık sık havalandırılmalıdır. Baca ve soba borusu bağlantısının uygun bir biçimde yapıldığından emin olunmalıdır. Soba kurarken fazla dirsek kullanımından kaçınılmalıdır. Zorunlu olmadıkça dirsek kullanılmamalıdır. Bacalar dışarıya kaçak olmayacak şekilde bağlanmalıdır. Dışarıya kadar metal bir boru ile kaçak olmayacak şekilde gitmelidir. Bacaların ve boruların temiz ve tıkanıksız olduğu garanti altına alınmalıdır. Sık sık baca tepmesi oluyorsa baca deliğinin uygun olup olmadığı kontrol edilmelidir. Rüzgâr yönüne göre yön değiştiren baca kapakları en uygunudur. Şofbenler standartlara uygun olmalı, oksijen yetersizliği olduğunda kendiliğinden sönen tipte olanlar seçilmelidir. En iyisi banyolarda bulunmaması, mümkünse balkonlara ya da havadar mekânlara konulmalıdır. Şofben arızaları yeterli eğitim görmüş teknik elemanlarca onarılmalıdır. Banyo, uygun bir şekilde havalandırılmalıdır. Kapalı veya yarı kapalı garajlarda motorlu taşıtlar uzun süre çalışır durumda bırakılmamalıdır. Özellikle Lodoslu havalarda ölüm oranlarında artış gözlendiğinden dolayı bacalar standartlara uygun değilse soba yakılmamalı, yakılması zorunlu ise gece mutlaka söndürülmelidir. Karbonmonoksit sensörleri kullanılmalıdır. Karbon içeren yakıtların kullanıldığı odalara yerleştirilen bu cihazlar karbonmonoksit gazını algılar ve alarm devreye girer. Çıkardığı kuvvetli ses sayesinde ev içinde yaşayan kişilerin uyarılmasını sağlar. Odada korbonmonoksit gazı bulunduğu sürece ve müdahale edilmedikçe alarm devreden çıkmaz. Birçok ülkede bu tip sensörlerin kullanılması mecburi tutulmaktadır. Ölçümleri PPM cinsinden yapıp gösterenler tercih edilmektedir. Ömrü 5–6 yıl olan bu cihazların, elektrik kesintilerinde de çalışabilmesi için pilli olanları tercih edilmelidir.