“Laik eğitim, laik yaşam ve iş güvencemizden vazgeçmeyeceğiz!”
ÖNDER Haber -
Eğitim Sen Milas İlçe Temsilciliği’nden yapılan açıklamada, ülkemizde uzunca bir süredir başta eğitim sistemi olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarının, siyasi iktidarın hedefleri doğrultusunda tekçi, baskıcı ve dayatmacı bir anlayışla yeniden düzenlendiğine, eğitim ve toplumsal yaşamın bütün alanlarını dini kural ve referanslara göre biçimlendirmek isteyen merkezi ve yerel iktidar güçlerinin, attıkları her adımda laik eğitim ve laik yaşama açıkça meydan okumakta olduklarına dikkat çekilerek; “Türkiye’deki bütün eğitim kurumları, iktidarın ırkçı, mezhepçi, ayrımcı ve otoriter uygulamaları nedeniyle gerçek işlevlerinden hızla uzaklaştırılmıştır. Laik olmayan bir eğitim sisteminin demokratik ve bilimsel olması, böyle bir sistemde bireylerin inançlarını, kimliklerini ve kültürlerini hiçbir baskı altında kalmadan özgürce yaşaması söz konusu olamaz” denildi.
Yurttaşların, 28-29 Mayıs tarihlerinde yapılacak ‘Bölge Mitingleri’ne davet edildiği açıklamada daha sonra şu görüşlere yer verildi:
Eğitim başta olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarında uygulanan baskı, şiddet ve dayatmacı uygulamalar, üyelerimize yönelik soruşturma, sürgün ve cezalandırma girişimleri, sendikamızın kamusal, bilimsel, demokratik, laik eğitim mücadelesinden bağımsız değildir.
Gerçek demokrasi, eşit yurttaşlık, temel hak ve özgürlüklerin genişlemesi için mücadele edenler iktidarın yoğun baskı, sürgün ve soruşturmalarına maruz kalmaktadır. Peş peşe yapılan düzenlemeler ve hukuk dışı uygulamalar ile iş güvencemize göz dikenler, üyelerimizi tehdit ederek hizaya getirmek ve sindirmek istemektedir.
AKP, patronların ve sermaye çevrelerinin gönlünü hoş tutmanın peşine düşüyor. Taşeron işçileri kadroya geçireceğiz yalanına sarılıp, işçilerin kıdem tazminatına göz dikiyor. İnsanlık tarihinin utanç sayfalarında yer alması gereken kiralık işçilik uygulamasını yasalaştırarak, işçilere kölelik koşullarını dayatıyor. Kamuda ise yüz binlerce emekçinin iş güvencesine saldırarak, esnek ve güvencesiz istihdamın kapsını aralıyor. Esnek ve güvencesiz istihdamın yaygınlaştırılmasında ve sermayeye ucuz iş gücü sağlanmasında ise kadını eve hapseden uygulamalara hız veriyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı gibi birçok kurum arasında protokoller yapılarak, dinselleştirme politikalarının etkisi hızla yaygınlaştırılmaktadır. Öyle ki camilerden patronların çıkarlarını savunan, “greve çıkmanın caiz olmadığını” anlatan vaazların verilmesi sağlanmaktadır. İHH, TÜRGEV, ENSAR gibi çok sayıdaki vakıf ve dernek, eğitim ve yükseköğretimin temel bileşeni haline getirilmekte, kamu hizmetleri zayıflatılarak bu çevreler güçlendirilmek istenmektedir.
İktidarın kendileri gibi düşünmeyen herkesi hedef haline getirdiği bir dönemde laik eğitim ve laik yaşam mücadelesini yükseltmek, iş güvencemize sahip çıkmak, artan baskılara, soruşturma, sürgün ve cezalandırma girişimlerine boyun eğmeyeceğimizi göstermek için, herkesi 28-29 Mayıs’ta KESK öncülüğünde yapılacak bölge mitinglerine katılmaya, çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğine hep birlikte sahip çıkmaya çağırıyoruz.
-İktidarın eğitimi siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda biçimlendirmesine karşı sesimizi yükseltmek için,
-Kamusal, bilimsel, demokratik, laik eğitim hakkının önündeki engellerin kaldırılması için,
-Eğitimde “tek din, tek mezhep” dayatmasına, eğitimi dinselleştirme uygulamalarına karşı laik eğitim, laik yaşam için,
-Zorunlu din dersi dayatmasına, farklı inanç ve kültürlerin dışlanmasına, eğitimde her türlü ırkçı, gerici ve ayrımcı uygulamaya son verilmesi için,
-Çocuk istismarının yaşandığı yurtları ve evleri açan vakıf ve derneklerin kapatılması için,
-Yaşanan çatışmalar nedeniyle yaşamları ve eğitim hakkı tehdit altında olan çocuklarımızın ve öğrencilerimizin geleceğine sahip çıkmak, ölümü değil, yaşamı ve yaşatmayı savunmak için,
-İktidar tarafından hedef haline getirilen iş güvencemize sahip çıkmak, herkese güvenceli iş, güvenli gelecek talebimizi haykırmak için,
-Kazanılmış haklarımız için, insanca yaşam ve daha iyi çalışma koşulları için,
-Eğitimin tüm kademelerinde her türlü siyasal ve sendikal ayrımcılığa, MEB’in ve üniversitelerin fişleme, cezalandırma ve sindirme uygulamalarına dur demek için,
-Laik eğitim ve laik yaşam mücadelemizi yükseltmek, iş güvencemize ve geleceğimize sahip çıkmak, baskı, sürgün ve soruşturmalara boyun eğmeyeceğimizi göstermek için, 28-29 Mayıs’ta Bölge Mitinglerinde buluşalım!