“O KEPÇEYİ ORAYA GETİREN BİZ DEĞİLİZ”
Coşkun EFENDİOĞLU - Kazım Turan, 2014 Mart’ında yapılan yerel seçimlerden 3 ay sonra, Ören Belediyesi Garajı’nda bulunan bir kepçeyi çalıştırıp götürmek isteyince, Belediye yetkilileri kepçenin dışarı çıkarılmasına izin vermemişlerdi
Milas Önder Gazetesi
Coşkun EFENDİOĞLU -
Kazım Turan, 2014 Mart’ında yapılan yerel seçimlerden 3 ay sonra, Ören Belediyesi Garajı’nda bulunan bir kepçeyi çalıştırıp götürmek isteyince, Belediye yetkilileri kepçenin dışarı çıkarılmasına izin vermemişlerdi. Bunun üzerine Kazım Turan, o tarihten bu yana, kepçesinin Milas Belediyesi yetkililerince alıkonulduğunu belirterek, özellikle sosyal medya üzerinden pek çok suçlamalarda bulunmuştu. En son, geçtiğimiz gün yine sosyal medya üzerinden, mahkemenin kepçenin kendisinin olduğunu belgelediğini belirterek, Milas Belediyesi yetkililerinin bunun hesabını verecekleri şeklinde beyanlarda bulunmuştu.
Başkan Tokat, dün saat 14:00’de Belediyedeki makamında bir basın toplantısı yaparak, konuyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu.
Muhammet Tokat, "Kazım Bey tarafından uzun zamandan beri bu konunun özellikle sosyal medya üzerinden, bize kimi suçlamalarda da bulunarak gündeme getirildiğini biliyoruz. Biz o dönemde de bir açıklama yapmadık. Geçtiğimiz gün de sosyal medyadan, mahkeme kararı ile ilgili olarak yeniden konuyu gündeme getirdiğini duydum. Yine de bir açıklama yapmak istemedim. Ancak basında da hiç alakası olmayan bir şekilde ve bizi suçlu durumda gösteren, yer yer bize hakarete varan şeyler de yer alınca, açıklama yapma gereği duydum." dedi.
Başkan Tokat, şunları söyledi:
"Arkadaşlar, kimsenin malını kimseden kaçırmadık. Bu kepçeyi de oraya koyan biz değiliz. Olay, seçimlerden üç ay sonra oluyor. Sonradan öğreniyoruz ki, zaten bu kepçe seçimden önceki 4 ay boyunca da Ören Belediyesi’ne ait olan garaj yerindeymiş. Üzerinde lastiği bile olmayan, hareket edemez halde duruyormuş. Seçimler oluyor. Üç ay kadar sonra, bir gün Kazım Bey elinde bazı anahtarlarla geliyor, kepçeyi çalıştırıp götürmek istiyor.
Belediyenin binasından, garajından, herhangi bir şey, elini kolunu sallaya sallaya götürülebilir mi? Kim buna izin verebilir. Bize intikal etti. Konuyu araştırdık. Bu tür araçlarda, Ticaret Odası’nın ve Emniyet’in bize verdiği bilgiye göre, Ticaret Odası’ndan araç tescil belgesi alınması zorunluymuş. Araştırdık, belediyenin araçları içerisinde de görünmüyor. Ören Belediyesindeki arkadaşlar ve müdürler dahil, bu kepçenin kime ait olduğunu bilmiyorlar. Bu durumda, tescil belgesinin, ruhsatının getirilmesini, ya da mahkemeden karar çıkarılmasını istedik. Bizim bu uyarılarımızdan sonra bize şu faturayı getirdi. Ama Ticaret Odası ve Emniyet’in bize bildirdiğine göre, ikinci el makinalarda fatura, sahiplik belgesi yerine geçmiyormuş. Bu durumda, kendisine, mahkemeden karar getirmesini biz önerdik. Bu arada aracı da tutmadık. Kendisini yediemin göstererek, aracı da teslim ettik. Ancak mahkeme kararından sonra, kendisine temiz olarak teslim edebileceğimizi söyledik. Çünkü biz kamu malını korumakla yükümlüyüz. Bostan korkuluğu diye bu göreve getirilmedik. Ben şu bilgisayarı, içinde kişisel çalışmalarım var diye, görevim bittikten sonra, gelip buradan alıp götüremem. Kimse de bana al git diyemez. Sorumluluğu var. Mahkeme kararının eğriliğini doğruluğunu da tartışmıyoruz. Karar gelirse veririz demiştik, biz şimdi rahatlıkla, sorumluluktan kurtulmuş olarak veririz.
Ama kimse şunu da sormuyor: Bu kepçenin 7 aydır Belediye Garajı’nda ne işi vardı? O kepçeyi oraya getiren de biz değiliz. Madem senindi, hiç olmazsa görevin biterken kendin çıkar. Görevi bitiyor, seçimler oluyor, üç ay daha orada duruyor. Belediye çalışanları dahil kimse de bu aracın kimin olduğundan haberi yok. Ayrıca, bu aracın tamir ve bakımının belediye personeli tarafından burada yapıldığı falan gibi şeyler de var. Biz, Ören Belediyesi’nin araç gerecini alırken de pek çok sorunla karşılaştık. Orada belediye, vakıf, vakfın şirketi, Kazım Bey’in özel işleri hepsi birbirine girmiş. Kimse de ne olduğunu tam bilemiyor. Mesela, benzinlik var biliyorsunuz, herkes Belediye’nin biliyor, ama öyle değil; balık çiftliğini herkes belediyenin sanıyor, aslında öyle bir şey yok. Biz bütün bunlarla ilgili olarak orada bağımsız bir çalışma da yaptırdık, bir rapor verildi. Bunların hepsi müfettişlerin elinde. İçeriğini biz bilmiyoruz. Bazı konuları araştırdı müfettişler burada, şimdi de Ankara’da incelemelerinin devam ettiğini biliyoruz. Biz bu kepçe işinde de bütün attığımız adımları, o sırada burada olan müfettişlere de sorduk. Yasa ne diyorsa öyle yapacaksınız dediler. Yasaya baktık, demin anlattıklarımı söylüyor. Fatura mülkiyeti ispatlamaz diyor, vb. Biz de bu usul ve esaslara göre hareket ettik. Ama bu arkadaş, hangi saikle yapıyor bütün bunları bilmiyorum. Biz, yapmamız gerekenleri yaptık. Bizim talep ettiğimiz gibi mahkeme kararı da çıkmışsa, onun da gereğini yaparız. Rahatlıkla teslim ederiz. Kimse de bize, neden teslim ettiniz diye soramaz" dedi.