RES’ler için uygun yer olarak Milas önerildi!

ÖNDER Haber - Bodrum’un Yalıkavak Mahallesi Geriş Mevkiinde yapımına başlanacak olan Rüzgar Elektrik Santralleri (RES) için yol çalışması başlatıldı. Yapılan çalışmanın yasadışı olduğunu iddia eden yurttaşlar önce Belediye Meydanında basın açıklaması düzenlediler ve ardından Kaymakam Dr. Mehmet Gödekmerdan’ı ziyaret ettiler.   “Siz gidin Milas’ta veya yaşam alanlarından uzak yerlerde kurun” Duruma tepki gösteren grup adına yapılan açıklamada, “Bizim bugün burada toplanmamızın tek nedeni Bodrum için. Burada toplanmamızın tek nedeni hukuk devleti için. Bodrum’da kesinlikle RES istemiyoruz. Rüzgar elektrik santrallerine karşı değiliz. Rüzgar elektrik santrallerinin kurulmuş olduğu yere karşıyız. Bu alanlarda eğer RES kurulursa Bodrum RES çöplüğüne dönüşür. Rüzgar santrallerinin kurulabileceği o kadar güzel alanlar var ki, RES şirketine buradan iyi niyetimizle sesleniyoruz. Siz gidin Milas’ta veya yaşam alanlarından uzak yerlerde kurun ve milli servete katkı yapın. Buradaki tüm insanlar da bu ülke için eline kazma alıp size yardımcı olur. Ama halâ inat yapıyorsunuz o tepelerde arkeolojik sit alanları var. O tepeler av turizm adına devlet tarafından tahsis edilmiş ve sizin bugüne kadar yapmış olduğunuz girişimleri mahkeme haklı bulmamış. Danıştay 6. Dairesine açmış olduğumuz davada yürütmeyi durdurma kararı aldık. Elimizde mahkeme kararı var. Bu karara rağmen halâ bugün hem de tarihi mezarların üzerinde dozerle oraları tahrip ediyorsunuz. Yapmayın, telafisi imkansız zararlar meydana getirmeyin” denildi. Belediye Meydanında düzenlenen basın açıklamasının ardından Bodrum Kaymakamlığı’na giden grup, Kaymakam Dr. Mehmet Gödekmerdan ile bir görüşme yaptı. Basın mensuplarının alınmadığı toplantının ardından dışarıda bekleyen yurttaşlar ve gazetecilere yapılan açıklamada, Kaymakam Dr. Mehmet Gödekmerdan’ın olumlu tepki verdiği ve vereceği talimatla, bölgede sürdürülen çalışmanın durdurulacağı bildirildi. Daha sonra Gerişli yurttaşlar ve sivil toplum örgütü üyeleri, RES’lerin yapılacağı bölgeye gittiler.   Çalışmalara engel olundu Yalıkavak ve Akyarlar mahallelerine rüzgar enerjisi santrali kuracak olan Rüzgar Elektrik Üretim A.Ş. yöneticilerinin Yalıkavak Geriş’te inşaata başlamak üzere gönderdikleri iş makinaları köylüler, çevreciler, Yarımada Koruma ve Çevre Platformu ile Birleşik Haziran Hareketi Bodrum üyelerinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 40 kişilik bir grup tarafından durduruldu.   Sonuna kadar direneceğiz Köylü yurttaşlardan, Kaptan Halil Aktaş, arsalarını korumak için 24 saat nöbet tutacaklarını söyleyerek, “Burada bir direniş çadırı oluşturacağız. Ve şirketin hukuksuzca arsalarımızı gasp ederek çalışmasına izin vermeyeceğiz. Hukuk tanımazlar bugün yine doğaya tarihe saldırdılar. Sabah 7’de dozerleriyle doğayı yok etmek için çalıştılar. Yine durdurduk. Geriş halkıyla Kaymakam’a gittik, güvenlik güçlerimizin yardımıyla durdurduk. Yarın ne yapacakları belli değil. Bodrum’u sevenler direniyor. Diren Bodrum diren Geriş” dedi.   “Yapılan zorbalığı kınıyoruz” Rüzgar Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürü Bertan Korkmaz ise, önlerinde hiçbir hukuki ve idari engel bulunmadığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Rüzgar Elektrik Üretim A.Ş. adli ve idari bütün koşulları yerine getirdiği ve devletten gerekli izinleri aldığı için inşaata başlamıştır. Yani, diğer RES projelerini uygulayan tüm şirketlerin izlediği prosedür izlenmiş ve devletin izni ve onayı ile inşaata başlanma kararı alınmıştır. Buna rağmen, Bodrum’u temsil ettiklerini ifade eden bir grup tarafından; bir dizi asılsız iddia öne sürülmüş ve inşaata engel olunmaya çalışılmıştır. Hatta bu doğrultuda yapılan açıklamalarda, defalarca izah edilmesine rağmen; yatırımın alan ve süreleriyle ilgili aynı yanlış bilgiler tekrarlanarak, şirketin itibarı ile oynanmaya kalkılmıştır. Bununla da kalınmamış, şirket çalışanlarına hakaret edilmiş, inşaat alanına da izinsiz girilmiştir. Öncelikle, bu zorbalıkları kınadığımızı belirtmek isteriz. Dünyanın en temiz enerjisi ile ilgili bir yatırımın bu şekilde ‘kirli yatırım’ gibi gösterilmeye çalışılması akla mantığa uymamaktadır. Kamu yararının, kişisel çıkarlardan üstün olduğunu hatırlatmakta bir kez daha yarar görüyoruz. Bundan sonra da hukuki karar ve ilkeler çerçevesinde yolumuza devam edeceğiz.”