Turizmde neler oluyor?

Umur ÖZLÜER / Marmaris Turizm havadan nem kapan bir sektör olarak şu sıra iç ve dış mikroplara karşı yaşama savaşı veriyor

Milas Önder Gazetesi
Umur ÖZLÜER / Marmaris Turizm havadan nem kapan bir sektör olarak şu sıra iç ve dış mikroplara karşı yaşama savaşı veriyor. Şu sıra dünya yine ilkel çıkar savaşları içerisinde. Uygar geçinen ülkeler eli ile kana boyanmakta olup bu şartların en yoğun olduğu bölgenin tam ortasında bulunan ülkemizde yıllardır korunmaya çalışılan barış ortamı maalesef bu çıkar düzeninden beklentileri olanlar tarafından hızla bozulmaya başlamıştır. Bütün bu olumsuzluklara rağmen halâ bu çirkin oyuna gelmeme şansımız vardır. Halkımız bu konuda seçim erkini göstermiş ve bir Barış Meclisi kurulması için onay vermiştir. Ancak Barış’tan rahatsız olanlar tarafından şiddet olayları tırmandırılmış ve uzlaşma ortamı olmaması adına onlarca vatandaşımız katledilmiştir. Şimdi seçimin sonucuna saygı göstermeyen, bu konuda gerekli mücadeleyi vermeyen siyasiler tarafından yeni bir seçime gidilmesi söz konusudur. İşte bu ortamda ülkenin lokomotif sektörlerinden biri olana turizm ayakta kalma savaşı vermektedir. Genel tabloyu kısaca özetledikten sonra, bakalım bizim Marmarisimizde neler olmaktadır?... Gürültünün faturası Uzunyalı’da bir otelin işletme müdürü olan genç arkadaşım, gece geç saatlere kadar devam eden gürültü ve konuklarının rahatsız olması üzerine karşı binada kalan gürültücü gençleri uyarır. Bu uyarı üzerine çıkan kavga sonucunda, uyarıyı yapan turizmcinin bir kolu kırılmış, biri kafasında, biri kaburgalarının altında, biri de sırtında olmak üzere üç bıçak darbesi ile yaralanarak ilk yardıma kaldırılır. Tabii ki şikâyetçi olur. Sonuçta savcılık ortada ölüm tehlikesi olmadığı için iki ayaklı potansiyel suç makinalarını tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakır. "Yasalarımız maalesef bu koşullarda adeta suça teşvik yasası görünümünde" diyen turizmci arkadaşımız ise halen kırık kolu, dikişli yaraları ile turizm nöbetinin başında görevdedir. Trafikte süs lambaları Aylardır bazı kavşaklarda yanıp sönen trafik lambalarının geçiş güvenliğini tehlikeye düşürdüğünü yakın bir gelecekte ölümlü kazaların olabileceğini yazıp dururken, uyarılarımı dikkate alan yönetemezler sonunda bütün ışıkları yanar söner hale getirdi. Turizmin en yoğun olduğu şu sıra, Marmaris’teki ışıkların hepsi devre dışı. Sadece yanıp sönerek sürücülerin dikkatini dağıtıyorlar. Bu sorumsuzluğun davetinin adı ise asla kaza olmamalı, görev ihmali ve halkın can güvenliğine kast olmalı. Şaka kaka oldu Her zaman söylerim, personeliniz sizin en önemli değerinizdir. Personelin davranışı turizmde yıldızlı tesislerin yıldızına yıldız katar, ya da bir anda bütün yıldızlarının silinmesine neden olur. Onun için işbaşı eğitimi, kurumsal kültür aktarımı, personel gözetimi ve denetimi özellikle turistik tesislerde çok ama çok önemlidir. Çünkü bu sektörde bir kişinin hatası ile binlerce kişi zehirlenebilir, ya da tesis yöneticilerinin uzun uğraşlar sonucu oluşturmaya çalıştıkları kurumsal prestijleri bir anda yerle bir olabilir. Onu için yıllardır Turizm Bakanlığını uyaran yazılarımda, tesislerin otopark, oda metrekaresi, tuvalet duş vs denetlemelerinizin yanısıra, insan kaynaklarını da denetleyecek standartları oluşturun ve bu birimin de elemanlarını denetleyiniz diyorum ama söylediklerim maalesef anladıkları kadar olabiliyor. Yıllardır süren Türk Gecesi adlı arabesk şovlarda olduğu gibi milli değerlerimizin alaya alındığı işler sergilenebiliyor halâ. Son olarak beş yıldızlı bir tesiste animasyon grubunun yapmış olduğu bilinçsiz bir şaka, çarpıtılarak art niyetli dış basın tarafından Türk Turizmi aleyhine bir kampanyanın başlamasına neden oldu geçen hafta. Onun için bu sektörde çalışan her kişi ne kadar büyük bir sorumluluk taşıdığını asla unutmamalı ve gelecekte bu işten ekmek yemek istiyorsa işine ve aldığı sorumluluklara karşı son derece hassas davranmalıdır. Güvenlik Turizmde güvenlik olayı, bu konuda görevli onca özel ve kamu sektörü çalışanına rağmen, halâ tamamen güvene dayalı ülkemizde. Herkesin bulunduğu çevrede bu konuya da hassaslık göstermesi önemlidir. Örneğin ben yanıbaşımızdaki bir otoparka gece vakti kondurulan, dört tekerleği sökülmüş ve takoza alınmış otonun niçin orada olduğunu güvenlik açısından merak ediyorum. Umarım işi güvenlik olanlar da bu konuyu soruşturur. Turizmde Kriz Komiteleri İşler iyi gittiğinde sektörün özellikle eğitim sorunlarına omuz silken, benim işim zaten yolunda diyerek bananeci tavırları ile uzakta duran, ancak işler kötü gidince bir araya gelebilen ve her yaşanan olumsuzluğu, kendilerine devletten kazanılacak bir avantaj olarak gören uyanık turizmcilerimizin son toplantısı bana "İsa’nın Son Yemek" tablosunu anımsattı. Ne diyelim, bu arkadaşlar halâ 25 yıl önceki sorunları, tüm yazılı uyarılarımıza karşın, masaya halâ güncel diye yatırabiliyorlarsa, bu aşamada onların kendileri için söyleyebileceği tek bir söz var: "Kendim ettim, kendim buldum". Yerel Yönetimler Bünyesinde bulunan Kültür Müdürlüğünü lağveden Marmaris Belediyesi’nin yeni Meclis Kararı, Meksa Vakfı yönetiminden "yük getiriyor" diye çıkmak oldu. Meksa Vakfı, geçmiş yıllarda Bölge Turizmine ara eleman yetiştiren ve 850 talebeye kadar ulaşan potansiyeli ile önemli hizmetler vermiş bir eğitim kurumuydu. Ancak son yıllardaki yönetim zafiyeti ve turizmden eğitimli eleman bekleyenlerin vermediği destek yüzünden işlevini yitirmişti. Bu arada Marmaris Belediyesi Sanat Evi’nde hizmetler sessiz sedasız özelleştirildi, Müjdat Gezen ismi de tarih oldu. İşte, ‘Turizm Şehri Marmaris’ bu şekilde, Kültüre, Sanata ve Eğitime uzaktan bakan bir yönetimin ellerinde insanlık için en değerli şey olan zamanı sorumsuzca tüketmekte. Onlara tavsiyem Kültür, Sanat ve Eğitim hizmetlerinin kendilerine getirdiği mali yükten yakınacaklarına, lağvedilen MARTAB için gereksiz yere kiraladıkları binayı boşaltarak ödedikleri kirayı tasarruf etsinler. Yapmakla yükümlü oldukları eğitim, kültür, sanat bütçelerini kırpıp yolmasınlar, başka işlerde de harcamasınlar. Belediyeler kâr şirketleri değil, halka hizmet etmekle yükümlü kurumlardır. İşte geneldeki ve yereldeki turizm tablomuz budur. Allah bu koşullarda uluslararası standartlarında hizmet vererek konuklarının teşekkürlerini alma çabasında olan turizmcilerimize yardımcı olsun, yollarını açık etsin. Unutmayın turizm; huzur, güven, hoşgörü ortamında büyüyüp gelişen bir sektördür. Hoşça kalın, dostça kalın. (15 Ağustos 2015 Marmaris)