2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü..

“Ege Su Çalışma Grubu” dönem sözcüsü Erhan İçöz, her yıl 2 Şubat günü günü kutlanan, daha doğrusu sorunların dile getirildiği Dünya Sulak Alanlar Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, başta Güllük ve Boğaziçi sulak alanlarımız olmak üzere bölgemizin sulak alanlarını da çok ilgilendiren bir bilgilendirme yaptı.

2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü..
  • 02 February 2025, Sunday 22:08

Açıklama şöyle:

“Ramsar Sözleşmesi (Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkında Sözleşme) sulak alanların korunması ve sürdürülebilir kullanımını sağlamayı amaçlayan uluslararası bir sözleşmedir. Sözleşme adını, 2 Şubat 1971 tarihinde İran'da imzalandığı Ramsar şehrinden almaktadır. Bu nedenle de her yıl 2 şubat, “Dünya Sulak Alanlar Günü” olarak kutlanmaktadır. Ancak, sulak alanların hızla kirletilmesi ve hatta yok edilmesi yüzünden, aslında kutlanacak bir gün olmaktan çıkmış, sorunların dile getirildiği bir güne dönüşmüştür.

2021 yılında yayınlanan bir araştırmaya göre sulak alanlar endişe verici oranlarda kaybolmaktadır. 1970'ten bu yana dünya genelinde %35 oranında kayıpla, en fazla tehdit altındaki ekosistemimiz olan sulak alanlar, ormanlardan üç kat daha hızlı yok oluyor.

Arazi kullanımındaki değişim, 1970'ten bu yana iç sulak alanların bozulmasının en büyük nedenidir. Arazi kullanımındaki değişimin en yaygın biçimi olan tarım, Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanların yarısından fazlasına zarar vermiştir.

Sulak alanlara yönelik iklim etkileri tahmin edilenden daha hızlı gerçekleşiyor. Yükselen deniz seviyeleri, mercan beyazlaması ve değişen hidrolojinin hepsi hızlanıyor ve Arktik ve dağlık sulak alanlar bozulma ve kayıp riskiyle en çok karşı karşıya bulunuyor.

 

Dünya Sulak Alanlar Gününün teması, her yıl farklı seçilmektedir. Örneğin, 2022 de İnsanlar ve doğa için sulak alanlar eylemi, 2023 de Sulak alan restorasyonu, 2024 de Sulak alanlar ve insan refahı temaları işlenmiştir. 2025 yılı için ise “Ortak Geleceğimiz için Sulak Alanları Korumak” olarak belirlenmiştir. Tema, tüm insanların refahı için bu doğal yaşam alanlarını korumak ve böylece gelecek nesillerin sulak alanların sağladığı her şeyden yararlanmaya devam edebilmesi için cesur eylemlerin aciliyetinin altını çizmektedir.

Bu tema kapsamında ülkemiz ne yazık ki sınıfta kalmıştır. Örneğin,

  • Ege Bölgesi’nin en önemli sulak alanlarından olan Marmara gölü, göz göre göre kurumuştur. Yetkililer, bunu önlemek için herhangi bir çaba göstermemiştir. Tam tersine, bu gölü besleyen Gördes Çayı üzerine İzmir içme suyu için yapılan Gördes Barajı nedeniyle, bu göle su aktarımı kesilmiştir. Diğer yandan, Gediz Nehri’nin aşırı kirliliği nedeniyle, Ahmetli Regülatörü’nden de su verilmemektedir. Bunun sonucu, kuşların önemli konaklama yerlerinden birisi olan Marmara Gölü kurumuştur.
  • Gediz Deltası, bir yandan yapılaşmaların diğer yandan otoyol yapılmasının tehdidi altındadır. Üstelik bu, tek örnek de değildir. Kızılırmak Deltası, Büyük Menderes, Küçük Menderes Deltası ve Çarşamba Deltası da benzer riskler altındadır.
  • Orta Anadolu’nun en önemli sulak alanı olan Tuz Gölü, hem tuz üretiminin hem bu gölü besleyen akarsuların sularının yanlış kullanımları sonucu kurumaktadır. Geçen yıl, Tuz Gölü’nde konaklayan binlerce kuş, gölün kuruması nedeniyle ölmüştür.
  • Tüm dünyada benzeri olmayan Salda Gölü ise birçok açıdan kirletilmiştir. Çok iyi korunması gerekirken, giderek daha fazla insanın buraya akın etmesinine yol açacak girişimlerle eşsiz bir göl olma özelliğini giderek kaybetmektedir.

Benzer örnekler, ülkemiz coğrafyasında çoktur.

Sulak alanlar, doğal yaşam için çok büyük öneme sahiptir. Kuşlar ve diğer sucul canlılara ev sahipliği yapan, onların besin ve yaşam kaynağı olan bu alanlar, yaşam zincirinin de vazgeçilmez unsurlarından birisidir.

Dünya yüzünde, tıpkı diğer canlılar gibi sadece bir tür olan insanların, diğer canlıların yaşamlarını yok etmeğe hakkı yoktur.

Tüm canlıların varlığını sürdürebilmesi, doğal dengenin bozulmaması için sulak alanlarımıza sahip çıkalım.

Yetkililere sesleniyoruz:

Sulak alanlarımızın yok olmaması için acilen gerekli önlemleri alın. Ege Su Çalışma Grubu olarak bunun takipçisi olacağız.

         Erhan İÇÖZ

EGE SU ÇALIŞMA GRUBU

   DÖNEM SÖZCÜSÜ

      0532 553 6420”

 

 

 

 

 

 

 

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık