ÖNDER Haber -
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla gazetemize ulaşan mesajlar şöyle …
CHP Muğla Milletvekili
Prof. Dr. Nurettin Demir
CHP Muğla Milletvekili Demir, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yayınladığı mesajda, "Kadınlar, yaşamın her alanında hak ettikleri yeri almalıdır" dedi.
Mesajında, kadın ile erkeğin eşitliğine inanmayan bir Cumhurbaşkanı ile yönetilen ülkemizde 12 yıllık AKP iktidarı döneminde kadınların sosyal ve toplumsal haklarında ciddi gerilemeler olduğuna dikkat çeken Demir, daha sonra -özetle- şunları söyledi:
Türkiye’de kadınların sorunları, yaşamın her alanında, artarak kendini göstermektedir. Cumhuriyet’i kuran Ulu Önder Atatürk’ün daha emin ve doğru yolda yürümenin büyük Türk kadının çalışmaya ortak olmasından geçtiğini ortaya koyan anlayışından bugün kadın-erkek eşitliğini yok sayan bir zihniyete geçilmiştir. Kadınlar için işsizlik gerçeği daha ağır bir biçimde yaşanmıştır. Türkiye genelinde yaklaşık her 3 kişiden biri (yüzde 34) kayıtdışı çalışırken, kadınlarda bu oran yüzde 47, erkeklerde yüzde 28 olarak gerçekleşmiştir. Dünya Ekonomik Forumu verilerine göre ekonomik aktiviteye katılım açısından 142 ülke arasından Türkiye 132. sırada. Yani sondan 10uncu.
İşgücüne katılım açısından ise 128. sırada. Bu oran, AB üyesi ve aday ülkelerinin hepsinin gerisinde yer almaktadır. Bianet.org sitesinin medyada yer alan haberlerden derleyerek oluşturduğu "şiddet çetelesi" raporuna göre 2014’te en az 281 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 109 kadın ve kız çocuğuna tecavüz edildi/tecavüz girişiminde bulunuldu, 560 kadın yaralandı, 140 kadın ve kız çocuğuna cinsel tacizde bulunuldu. AKP Hükümetleri döneminde 5 bin 800 kadın öldürülmüştür.
Demokrasinin evrensel bir nitelik kazanmasında kadın hakları konusunda verilen mücadelelerin büyük önemi bulunmaktadır. Türkiye’nin çağdaş, modern ve demokrasiden yana bir ülke olabilmesi ve bu konumunu sürdürebilmesi için, kadınların hak ve özgürlüklerini kısıtlama ve baskı olmaksızın kullanabilmelerinin önü açılmalı, kadınların toplumsal statülerinin güçlendirilmesi temel önceliklerden biri olmalıdır.
Bu bağlamda, kadınların eşitlik ve özgürlük talepleriyle yükselttiği mücadelede, ekonomik, toplumsal, kültürel ve siyasal yaşamda hak ettikleri yeri bulabilmesi dileklerimle, tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Muğla Valisi Amir Çiçek
Her toplumda olduğu gibi Türk toplumunda da kadının toplumsal yaşamda önemli bir yeri vardır. Toplumsal cinsiyet farklarının ortadan kaldırılması ile birlikte kadının sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasal pek çok alanda aktif bir şekilde yer alması, yaşadığı toplumun medeniyetini yansıtmaktadır.
Bu nedenledir ki son yıllarda kadının çalışma hayatına daha fazla katılarak sosyal, ekonomik ve siyasi hayatta yani genel olarak toplum içinde daha etkin rol alarak söz sahibi olabilmesi için yasal düzenlemeler yapılmaktadır.
Toplumun şekillenmesinde kadının önemli bir görevi olduğunu söyleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk: "Kadınlarımız, erkeklerimizden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa" demiştir. İşte bu düşüncede olduğu gibi kadınlarımızın sağlıklı bir toplumun yetişmesinde önemli bir role sahip olduğunu hatırlatarak tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlar, saygılar sunarım.
Muğla Büyükşehir
Belediye Başkanı
Dr. Osman Gürün
Toplumların çağdaşlık ve gelişmişlik düzeylerinin kadınlara verdiği önem ile daha iyi anlaşılacağını söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, kadın ve erkek eşitliğinin her alanda yaşanması gerektiğini belirterek; "Ülkemizde özellikle son yıllarda yaşanan kadına şiddet olayları, izlenen yanlış politikaların, talihsiz açıklamaların ve bozulan insan ilişkilerinin bir sonucudur. Tarihimize baktığımızda kadına verilen önemi dinimizde ve Türk devletlerinde rahatlıkla görebiliriz. Özellikle Avrupa ülkelerinden önce Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1926’da medeni kanun çıkarılarak kadın, erkek eşit haklara sahip olmuş, 1934 yılında da kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiştir.
Kadınlarımız, siyasetten ekonomiye, eğitimden sağlığa her alanda erkeklerden daha fazla söz sahibi olmalı, onları ötekileştiren, kadın erkek eşitliğine inanmayan politikacılara karşı en iyi cevabı gene çağdaş ve laik Türk Kadını’nın kendisi vermelidir.
Bütün kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum" dedi.
Türk Eğitim Sen
Muğla Şubesi
Türk Eğitim Sen Muğla Şubesi’nden Şube Kadın Komisyonu Başkanı Meryem Sargın imzasıyla yapılan açıklamada, "Tüm kadınların toplumda hak ettiği, layık olduğu yere gelmesi temennisini taşımaktayız. Bu tür özel günler, toplumların kanayan yarası haline gelmiş olan sorunların gündeme gelmesi, tartışılması açısından önemlidir. Bugün dünyada ve ülkemizde kadınlar birçok açıdan sorunlar yaşamaktadırlar. Dünyada birçok kadın türlü geleneksel nedenlerle cezalandırılırken, ülkemizde ise dışlanmışlık, eğitimsizlik ve istismarlarla karşı karşıya olan kadınların sorunları büyüktür" denildi.
Açıklamada daha sonra, kadına yönelik şiddete dair rakamsal verilere yer verilip bu konuya ilişkin tepkiler ve "kadın hakları kisvesi altında kadın haklarını yok eden düşünceler" olduğu iddia edilen görüşlere yönelik şu eleştiriler dile getirildi:
Yapılan araştırmalar sonucunda ülkemizde 10 kadından 4’ü eşi veya birlikte olduğu kişi tarafından fiziksel şiddete,% 44 ‘ü ise duygusal şiddete maruz kalmaktadır. Şiddet uygulayanların ise % 95’inden fazlası erkek, şiddete maruz kalanların % 90‘ından fazlasının kadın ve çocuk olduğu tespit edilmiştir ...
Toplumumuzun temel dinamikleriyle oynamak arzusunda olanlar, anneliğin değerini kadınlarımıza unutturmaya, toplumu bir arada, ayakta tutan aile yapısını parçalamaya çalışmaktadırlar. Bunun için de kadın hakları kisvesi altında, kadın haklarını yok eden düşüncelere önderlik etmektedirler.
Anne olmak, kadının birey olmasına engel midir? Elbette kadın isterse çalışmalıdır. Kadın okumalıdır, eğitim almalıdır. Kadın toplumun her kademesinde temsil edilmeli, her ortamda söz sahibi olmalıdır. Ama anne olmak da kutsaldır, çalışmayan kadın da toplumun bir bireyidir. Kadınların kişisel hak ve özgürlüklerini kullanmasına engel olacak hiçbir statü, hiçbir durum yoktur. Olmamalıdır. Atatürk’ün dediği gibi, kadının hakkı yerlerde sürünmek değil, omuzlarda yükselmektir. Kadının omuzlarda yükselmesi ise onun reklamlarda, televizyonlarda cinsel bir meta gibi sunulması değil; statüsü, işi ne olursa olsun, kadına değer verilmesi, toplumda temsil edilmesi ve içtimai hayata katılması ile olur.
Tüm kadınlarımızın kadınlar günü kutlu olsun.