8.Uluslararası Zurnazen Festivali Tamamlandı
Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 8’incisi düzenlenen Uluslararası Zurnazen Festivali tamamlandı. Festival Muğla halkı tarafından büyük ilgi görürken Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, zurnanın Muğla kültüründe çok önemli bir çalgı olduğunu vurgulayarak bu kültürü yaşatmak ve geleceğe aktarmak için bu festivali düzenlediklerini söyledi.
Dünya’da bir ilk olan ve Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen Zurnazen sona erdi. Kentin en önemli kültür öğelerinden biri olan zurnanın yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılarak dünyaya tanıtılması açısından büyük önem taşıyan zurnazen festivali her yıl olduğu gibi bu yılda büyük ilgi gördü.
Ulusal ve Uluslararası Zurna Sanatçıları Sahne Aldı
Sanat yönetmenliğini Eray İnal’ın yaptığı Zurnazen Festivali’nde Bulgaristan’dan Samir Kurtov, Yunanistan’dan Arestıdıs Dramalis, Azerbaycan’dan Fagan Alasgarov, Türkiye’den Ömer Altuntaş, Buğra Kutbay, Ozan Girgin, Veysel Girgin, Yunus Emre, Hasan Çakan, Aykut Girgin, Memik Avcı, Emrah Girgin, Tibet Var, Dursun Girgin, Eyüp Girgin gibi usta zurna sanatçıları sahne aldı. Konuk sanatçı olarak Türk Halk Müziği sanatçısı Oğuz Aksaç, Elif Buse Doğan gibi önemli isimlerde Muğla Halkıyla buluştu.
Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca “ Uluslararası zurna festivalini Fethiye halkıyla buluşturan ve ilçemize kazandırmış olduğu alt ve üst yapı yatırımları için Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Osman Gürün’e Fethiye halkı adına teşekkür” dedi.
Gürün, “Kültür Öğelerimize Sahip Çıkmanın ve Bunları Dünyaya Duyurmanın Gururunu Yaşıyoruz”
Son ayağı Fethiye’de gerçekleştirilen zurnazen festivaline katılan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, Muğla’nın sadece turizm ve tarım değil aynı zamanda çok önemli bir kültür kenti olduğunu vurgulayarak, kültürel öğelerin en önemlilerinden biri olan zurna sanatını tüm dünyaya duyurmanın gururunu yaşadıklarını söyledi. Gürün zurnazen festivaline gösterilen ilginin her yıl artarak sürdüğünü söylerken, “İlk olarak bana zurnanın festivali mi olur gibi birçok eleştiri yapıldı. Ancak şuan geldiğimiz noktaya baktığımızda bu festivalin kendine özel bir kitlesi oluştu ve bu her yıl artarak devam ediyor. Özellikle vatandaşlarımız farklı şehirlerden, farklı ilçelerden ve hatta yurtdışından bile zurnazen festivalimizi izlemeye geliyorlar. Vatandaşlarımızın zurna sanatına göstermiş olduğu bu ilgi bizleri çok mutlu ediyor ve doğru bir iş yaptığımızı gösteriyor. Orta Asya’dan, Afrika’ya, Çin’e kadar çok geniş bir coğrafyada karşılaştığımız zurnanın şehrimizdeki öneminin anlaşıldığı ve bunun artık Muğla’nın en özel çalgılarından biri olduğu gerçeğini tüm dünyaya kabul ettirdik. Kültürel öğeleriyle ön plana çıkan kentimizde sadece çalgı değil, yemek, ören yerleri, kıyafetleri ve yaşam tarzları ile daha tanıtılacak çok farklı olgular bulunuyor. Bizde tüm bunların tanıtılması ve kültür kenti Muğlamızın her alanda öncü bir şehir olması için gayret ediyoruz. Bunu yaparken de ülkemizin içinde bulunduğu özellikle ekonomik sıkıntıların getirdiği stresin zurnazen gibi bir eğlence festivaliyle bir süreliğine unutulmasını ve vatandaşlarımızın gülümsemesini sağlamayı da amaçlıyoruz. Ancak biz ‘Umutsuz durumlar yoktur umutsuz insanlar vardır, ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim’ diyen Atatürk’ün evlatlarıyız. Her türlü olumsuzluğa karşı aydınlık yarınlara birlikte ulaşacağız” diye konuştu.