“Bafa Gölü su vermekle, oyalamakla kurtulamaz”

Oktay ÇAYIRLI - Muğla ve Aydın sınırları içerisinde yer alan, son yıllarda kirliliği ve kirliliğe dikkat çekilmesi için yapılan eylemleriyle dikkat çeken Bafa Gölü için "Bafa Gölü'nün Ekolojik Sorunları ve Çözüm Önerileri Çalıştayı" gerçekleştirildi... Milletvekilleri, yerel yöneticiler ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı çalıştayda kirlilik bir kez daha masaya yatırıldı... Milas ve Didim sınırları içerisinde kalan Bafa Gölü ile ilgili olarak dün saat 10'da Milas Ticaret ve Sanayi Odası Labranda Konferans Salonu'nda "Bafa Gölü'nün Ekolojik Sorunları ve Çözüm Önerileri Çalıştayı" gerçekleştirildi. CHP Muğla Milletvekili Tolga Çandar, MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Başkan Yardımcıları Zeynep Mat, Faik Karagöz, belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcileri katıldı. Çalıştay, Gazeteci Olcay Akdeniz'in yaptığı açılış konuşmasıyla başladı. Bafa'nın tarihi geçmişi hakkında kısa bilgiler aktaran Akdeniz, Bafa'da şu anda yaşanan sorunlara kısaca değindi. Biz Bafa'yı göl olarak değil, deniz olarak gördük Akdeniz'in ardından açılış konuşmaları bölümünde söz alan Bafa Gölü'nü Kurtarma ve Yaşatma Platformu Sözcüsü eski Bafa Belediye Başkanı Zühra Dönmez "Bafa Ege Bölgesi'nin en büyük gölüdür. Yıllardan beri ne zaman koku yapsa, göl kirlendi diye ayaklanıyoruz. Bafa'nın kirliliği hep kokular yükseldiğinde fark edildi. Biz Bafa'yı göl olarak değil, deniz olarak gördük. Deniz olarak nimetlerinden faydalandık. Çevre illerden gelen sanayi atıklarının Büyükmenderes aracılığı ile göle aktarılmasıyla gölümüzün kirlendiği belirtiliyor. Gölümüzün yeniden sahiplenilerek, kirliliğin giderilmesi için çalışıyoruz. Gönüllülerden oluşan bir platform kurduk. Sesimizi eylemlerimizle duyurmaya çalıştık. Bugün Bafa için hocalarımızın hazırlayacağı reçete önümüze konulacak" dedi. Bafa insanlık meselesidir Dönmez'in ardından söz alan Milas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Reşit Özer, "Biz burada Bafa Gölü için nasıl çözüm bulabilirizi ele alacağız. Gölün son zamanlarda renginin bile çok farklı olduğunu görüyoruz. Eskiden olduğu gibi Bafa'da yılan balığı, kefal balığı, havyar üretiminin yeniden yapılması ve canlandırılması için çabalıyoruz. Burada sadece balıklar yok. Çok değerli kuşlar da var. Bölgede yer alan tüm canlıların yaşamlarını sürdürmeleri için çözüm bulunması gerekli. Bafa Gölü'nün kirliliği önemli ve bölgesel bir sorun. Çalıştayımızın hayırlı olmasını diliyorum" derken, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, "İlçemizi ve yakın yerleşim bölgelerini ilgilendiren Bafa gibi önemli bir doğa güzelliğinin yaşadığı sorunlarının bu şekilde ele alınması bizleri mutlu etti. Bafa meselesi gerçekten bir bölgesel mesele değil, insanlık meselesi. Platform ve çalıştayın bu insanlık meselesini tüm dünyaya duyurmasını temenni ediyorum. O açıdan, bu günkü çalıştayı önemsediğimizi belirtmek isterim. Çalıştaydan gelen sonuçları da hassasiyetle ele alacağız. Bafa'nın özlenen o eski günlerine kavuşması için elimizden geleni yapacağız" dedi. Hiçbirinden vazgeçmek mümkün değil Açılış konuşmaları bölümünde MHP ve CHP Muğla Milletvekilleri de söz aldı. Kürsüye gelen MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, Bafa Gölü'nün Muğla'da aslında can çekişen değerlerden birisi olduğuna dikkat çekerek, "Daha önceki çalışmalarımızda Muğla'nın 4 T'si bulunduğunu ifade etmiş bu 4 T'nin turizm, tarım, tarih ve tabiat olduğunu söylemiştik. Bunlar o kadar önemli ki hiçbirinden vaz geçmek mümkün değil. Binlerce yıldan beri medeniyetlere ev sahipliği yapan Muğla'nın doğasının ve tarihin korunması çok önemli" dedi. Muğla çevreden para kazanan bir il CHP Muğla Milletvekili Tolga Çandar ise yaptığı konuşmada Muğla'nın doğal güzelliklerine ve tarihine değindi. Muğla'nın çevreden para kazanan bir il olduğunu belirten Çandar, "Bizler Muğla olarak çevreden para kazanan bir iliz. Tarımımız vardı yok oldu. Geriye bir tek turizm kaldı. Onun için tarihimiz doğamız önemli. Şuanda Bodrum'da RES'ler gündemde. Bodrum'un canlı ekolojik yapısını değiştirecek bir çalışma bu. Buna karşı bir mücadele başlatıldı" dedi. Bafa Gölü'nün çevresinde yer alan tarım arazilerinde kullanılan ilaçların hem Bafa Gölü'ne hem de yer altı sularına zarar verdiğini dile getiren Çandar, "tarım ilaçları yer altı sularına ve Bafa'ya karışıyor. Ayrıca yine çevrede bulunan fabrikaların atık suları da dolaylı yollardan Bafa'ya kadar geliyor" dedi. Artık kuş gözlemcileri de Bafa'yı ziyaret ediyor Katılımcıların açılış konuşmalarının ardından, çalıştayın birinci oturumuna geçildi. Akdeniz Yeşilleri Derneği’nden Mustafa Tuncaelli'nin yönetiminde gerçekleşen oturumun ilk konuşmacısı olarak söz alan EKODOSD Derneği Başkanı Bahattin Sürücü "Bafa Gölü’nün Doğal, Kültürel ve Tarihsel Önemi" başlıklı sunumu yaptı. Gölün yıl içerisinde mavi, yeşil ve siyah renklere büründüğüne dikkat çeken Sürücü, gölün çevresinde bulunan yerleşim yerleri hakkında bilgiler aktardı. Bafa Gölü'nün etrafının zeytin ağaçlarıyla çevrili olduğunu belirten Sürücü, "Antik dönemlerden beri bu bölgede zeytin üretimi yapılıyor. Ayrıca çevrede yaşayanların en önemli gelir kaynaklarından birisi balıkçılıktı. Turizm ve hayvancılık da bölgede yapılıyor. Kuş gözlemcilerinin son yıllarda keşfettiği yerleşim yerlerinden birisi Bafa. Artık kuş gözlemcileri de Bafa'yı ziyaret ediyor. Çok fazla kuş türü var. 325 değişik tür bitki türü tespit edilmiş ama belki de bu oran 10 kat daha fazla. İnanılmaz bir orkide çeşidi var. Maalesef bunlar da, düzensiz toplamadan dolayı azalıyor. Bafa ayrıca tarihiyle de dikkat çeken bir yer. Tarihi yapısı ve burada bulunan M. Ö. 8 bin yıl öncesine ait resimler korunması gereken önemli değerlerden" dedi. Bafa'daki yaban hayatının çok zengin olduğunu da dile getiren Sürücü, bazı kuş türlerinin neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi ve Bafa'nın mutlaka koruma altına alınarak dünyaya tanıtılması gerektiğine dikkat çekti. Çalıştayın birinci oturumu; Orman Mühendisi Orman ve Su İşleri Bakanlığı 4. Bölge Aydın Şubesi'nden Egemen İşcan’ın "Bafa Gölü Tabiat Parkı Koruma Alanı", Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici’nin "Dünden Bugüne Bafa Gölü" konulu sunumlarıyla devam etti. Bafa'ya ait daha önceki yıllara ait görselleri ve bölgede yaşayanların kendisine aktardığı bilgileri salonda bulunanlarla paylaşan Yrd. Doç. Dr. Kesici, "kirliliğin nedenleri ve çözümü belli. Her kurum, her siyasetçi, her bürokrat üzerine düşeni yapmalı. Bazen bizi felaket tellalı olarak bile gösteriyorlar, hatta bazı bölgelere gitmemizi bile istemiyorlar. Bizler zaten yaptığımız çalışmalarda hatalıysak bulunduğumuz yerlerde de tutmazlar. Bafa Gölü'nde mekanik ve biyolojik temizlik yapılarak, koruma altına alınmalı. Bafa Gölü su vermekle, oyalamakla kurtulamaz. Çünkü içerisindeki, dipteki kirliliği temizlenmedikten sonra yapılan su vermeler bir şeye yaramayacak" dedi. Çalıştayın ikinci oturumunda yapılan sunumlarla ilgili haberimize bir sonraki sayımızda yer vereceğiz.