Oktay ÇAYIRLI -
Yaşadığımız ortamdan başlayarak, çevremizde mutlaka güzelliklerin oluşması için çoğumuz çaba harcarız… Ama ne yazık ki bu güzellikleri kullanmalarına rağmen zarar verenler de var… Gittiğimiz her yerde ‘yaptıklarıyla’ karşımıza çıkar oldular… İnsan, bu gibi şeyleri gördüğünde "bu görüntüler olmak zorunda mı?" diye sormaktan kendini alıkoyamıyor…
Her "insan" çevresinde mutlaka bir düzen ve güzellik olmasını ister. Bu güzellik ve düzeni, başta yaşadığımız yerlerde kendimiz oluşturmaya çalışırız. Daha sonra çalışmalar kamu kurum ve kuruluşlarının katkılarıyla yaşadığımız şehre yansır.
Kimi zaman şehir mobilyaları dediğimiz banklar, aydınlatma direkleri, ağaçlar, kimi zaman kaldırımlar, yollar, güzellik katar çevremize.
Bazı "insanlar" ise ne yazık ki adeta ‘düzen ve güzellik düşmanı’dır.
Bu çevre düşmanları, zaman zaman şehrimizin çeşitli noktalarında veya yaşadığımız alanlarda karşımıza çıkmaya devam ediyor.
Tarımsal sulama amacıyla Milas’a kazandırılan Akgedik Barajı çevresi de, bir yandan manzarasının güzelliği ve öte yandan yeşil dokusu ile ilçemizin başta gelen piknik yerleri arasında yerini aldı.
Bu doğa zenginliğinden yararlanan bazıları, o güzelim mekanın olanaklarından bir güzel yararlandıktan sonra, hastalıklı bir ruh haliyle çevreye vahşice saldırmış!...
Bölgedeki aydınlatma direklerinin bazılarına öyle saldırılar gerçekleştirilmiş ki, insan gördükten sonra kendine "bu görüntüler olmak zorunda mı?" diye sormadan geçemiyor.
Bir aydınlatma direğinden aydınlatması dışında ne istenilir veya ne beklenilir ki bu tür bir saldırıya maruz kalsın. Ya da bu saldırıyı gerçekleştirenler o anda ne yaşadı?
Aslında zor sorular değil bunlar. Yeter ki aydınlatma direğini bu hale getirenler, bir an için geri dönüp de yaptıklarına bir kez daha bakıp aynı soruları sorsunlar ve yanıtını samimiyetle verebilsinler...
Tabii ne yazık ki çevreye saldırılar sadece aydınlatma direğiyle sınırlı kalmamış. Yenilip içildikten sonra ortaya çıkan ambalaj atıkları da oraya buraya atılmış.
Yani bir başka saldırı da ortalığa saçılan ambalaj atıklarıyla çevreye ve doğaya yapılmış.
Son saldırı ise yine hiç bir anlam veremediğimiz boyama saldırısı!
Akgedik Barajı’nda bulunan elektrik panosu üzerine yazılan "sözde sevgi sözcükleri" ve isimlerle yazı tahtasına dönmüş durumda.
Çevresine, doğaya, kamu mallarına saygısı, sevgisi olmayanın trafoda adını yazdığı kişiye nasıl bir sevgi beslediği ise, belki faydası olabilir umuduyla sorabileceğimiz sorulardan sadece biri ...
İşbu haberimizden, bazı hemşehrilerimiz ya da kimbilir belki de konuklarımızin ‘tedavi niyetine yararlanmaları’ istek ve umuduyla ...