DUYARSIZLIK!!!

Adem KANKAYNAR -

DUYARSIZLIK!!!

 

Uzun zamandır bu kentin birçok cadde ve sokağında benzer görüntülere rastlamak mümkün… Daralan yollar, gelişigüzel yapılan parklar ve kaldırımlara esnaf tarafından konulan eşyalar nedeniyle her geçen gün bu kentte bir yerden bir yere gitmek, hatta yaya olarak yürümek neredeyse imkânsızlaşıyor… Son örnek, hatalı park yüzünden ambulansta dakikalarca bekleyen hasta kelimenin tam anlamıyla ölümden döndü…

 

İlçemiz Ulusal Egemenlik Caddesi’nde yaşanan son olay ile gündeme bir kez daha gelen bu konuda gerek emniyet müdürlüğü, gerek jandarma ve gerekse milli eğitim müdürlüklerince okullarda trafik bilinci ile ilgili pek çok çalışma yapılıyor. Anlaşılan o ki, ne yapılan bilgilendirmeler, ne de daha ilkokul çağındaki çocuklara verilen trafik eğitimi pek bir işe yaramıyor!

Oysa her fırsatta, her ortamda ‘Eğitim Şart’ diyoruz. Trafik bilinci konusunda da bugüne kadar yapılan çalışmalar hiç de küçümsenmeyecek boyutlarda ancak trafik kazaları ülkemiz gündeminin hala ilk sıralarında yer alıyor. Ne yazık ki bir yılda trafik kazalarına verdiğimiz kurban sayısı, bir savaşta kaybedilen can sayısına eşit..!

‘Otopark yok’ iddiası ‘koca bir yalan...’

Milas’ın trafik sorununa çözüm noktasında ileriye sürülen iddiaların başında gelen ‘ilçe merkezinde yeterli otopark yok’ iddiasının sadece laftan ibaret olduğu gün gibi aşikâr! Çünkü Salı günlerinin dışında tüm otoparklar deyim yerindeyse ‘sinek’ avlıyor! Vatandaş hala aracını, boş bulduğu bir yere park etme alışkanlığını sürdürürken gelişigüzel yapılan parklar, zaten sorunlu olan kent trafiğini, daha da işin içinden çıkılmaz hale getiriyor.

Bu duyarsızlık neden?

Daha ilkokul çağlarında müfredata giren trafik eğitiminde, sürücü kurslarında verilen eğitimlerde, İçişleri Bakanlığı’nca sürekli dağıtılan el ilanlarında, asılan afişlerde, yapılan bilgilendirmelerde, ‘Trafikte Geçiş Üstünlüğü’ konusu işlenir. Ambulans, itfaiye, polis ve jandarma araçlarının yanı sıra cenaze aracının da trafikte geçiş üstünlüğüne haiz olduğunu teorikte bilmeyenimiz yoktur ama iş uygulamaya geldiğinde ne yazık ki ‘sınıfta kalan’ bir toplum yapısındayız.

Son günlerde Milas caddelerinde sıkışan trafik nedeniyle içinde hasta olan veya hasta almaya giden ambulansın trafiğe takıldığına onlarca kez şahit oluyoruz. Bu duruma kimi zaman kırmızı ışıkta veya kavşakta bekler vaziyetteki ne yapması gerektiğini bildiği halde siren sesine aldırış etmeyen bilinçsiz sürücüler, kimi zaman ambulansın önünde bekleyen araçlara yol vermeyen, beklemek yerine hareket etmeyi sürdüren, kimi zaman da aracını gelişigüzel yol kenarlarına park eden araç sürücüleri neden oluyor.

O ambulansta sizin yakınlarınız olabilir!..

Bu durumu yaratanların aklına acaba ‘o ambulansta benim bir yakınım olabilir’ düşüncesi gelmiyor mu?

Bu sorunun cevabına herkesin ‘evet’ demesi gerekirken; birkaç saniyelik beklemeye bile tahammül göstermeyerek korna çalan, yüksek sesle müzik dinleyerek cadde ve sokaklarda tur atan, ‘açık egzoz’ ile dolaşarak gürültü ve çevre kirliliği yaratan, daha ‘sarı’ ışık yanar yanmaz önündeki araçlara korna çalanlar, tüm çağdaş ülkelerle birlikte bizim ülkemizde de, yayaların trafikte geçiş üstünlüğü olmasına rağmen yayalara yol vermeyen, yağmurlu havalarda bile karşıdan karşıya geçmek için yol kenarında bekleyen insanlara geçiş izni vermeyen, dahası bir de su birikintilerini yayaların üzerine sıçratmaktan adeta zevk alan duyarsız sürücülere istenildiği kadar ‘Trafik eğitimi’ verilirse verilsin sonuç değişmeyecek sanırız.

Kent trafiğini sorun yaparak birilerini eleştirenlere şu sözü hatırlatmak sanırım en doğrusu: ‘İğneyi kendinize, çuvaldızı başkalarına batırın.’

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık