Erdoğan’ın hedefinde yine CHP ve Fethullah Gülen vardı

ÖNDER Haber - Başbakan Erdoğan, geçtiğimiz Pazar günü Muğla il merkezi eski garaj alanında düzenlenen mitingte konuştu. Başbakanın gelişi öncesinde polis ve jandarma, geniş güvelik önlemi alarak, kentte adeta kuş uçurtmadı. Başbakanın geçeceği güzergahtaki binaların çatılarına keskin nişancılar yerleştirildi, miting alanına bağlantılı tüm yollar trafiğe kapatıldı. Denizli, Aydın, İzmir, Manisa, Uşak ve Antalya'dan da yurttaşların getirildiği ve yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı mitinge Muğlalı enerji ve maden işçilerinin katılmasına engel olundu. Saat 17.05'de seçim otobüsüyle halkı selamlayarak miting alanına gelen Başbakan Erdoğan, konuşmasına Adnan Menderes üzerinden CHP’ye yüklenerek başladı ve "Türkiye'nin demokrasi yolculuğu burada Aydın ve Muğla'dan başladı. Menderes ‘Yeter söz milletin' diyerek buradan yürüyüşe başladı. 10 yıl bu ülkeyi idare etti. Baskılara son verdi, zulme son verdi, hakarete, ayrımcılığa, kibirli devlet anlayışına son verdi... Çok partili dönemde hiçbir zaman CHP iktidar olamadı. Muğla merkezde ilçelerde ve bazı illerde belediye kazandı. Yoksa asla bu ülkenin idaresini alamıyorlar. Neden? Millet güvenmiyor. Bunların olduğu yerde yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar var. İşte bu CHP Menderes'i milletin gözünden düşürmek için tahrikler yaptı. Gazetelerle manşetlerle, Menderes'e hücum ettiler, sokak olaylarını kışkırttılar. Hiçbiri Menderes'in itibarını zedeleyemedi, sandıkta Menderes'i yenemediler. Onun üzerine 27 Mayıs 1960 yılında askeri müdahale ile Menderes'i indirdiler. Ne oldu? Menderes idam edildi. Menderes unutuldu mu? O gönlümüzde Menderes'i idam edenler sürekli lanetleniyor lanetle anılıyor" dedi. Menderes'e yapılanın aynısı şu anda bize yapılıyor Başbakan Erdoğan, konuşmasında CHP’den sonra Fethullah Gülen'i hedefine alarak, özetle şunları söyledi: "Said'i Nursi'nin cezaevine atıldığı zamanlarda o ülkesini hiçbir zaman terk etmedi. Sibirya'ya sürdüler birileri gibi Pensilvanya'ya gitmedi. Pensilvanya'ya giden 'Bediüzzaman'ın izindeyim' diyordu fakat Bediüzzaman o cezaevinde olduğu zaman bir şey söyledi. 'Zalimler için yaşasın cehennem' dedi. Menderes'i idam edenler için de yaşasın cehennem var. Menderes'e yapılanın aynısı şu anda bize yapılıyor. Manşetlerle, çirkin iftiralarla üzerimize geliyorlar. Yolsuzluk ve iftiraların benzerlerini şimdi bize üretiyorlar. O gün CHP nasıl bir rol üstlendiyse bugün de aynı rolü üstleniyor..." Bunlar kasaba bile yönetemez Başbakan Erdoğan, sözlerini CHP'nin kasaba bile yönetemeyeceğini belirterek, şöyle sürdürdü: "Burası turizm, tarih, medeniyet şehri. Muğla kanalizasyon meselesini çözemedi. Şu mitingi yaptığımız alanı bile düzenleyemediler. Bundan öce geldiğimizde de bu alan böyleydi daha beterdi. Şimdi nasıl olduysa asfalt dökmüşler. Muğla bunu hak ediyor mu ya? 28 gün var. 28 gün gece gündüz çalışarak şu Muğla'yı AK Parti'ye teslim edeceğiz. Muğla'yı büyükşehir yapınca buna ilk CHP karşı çıktı. Anayasa Mahkemesi'ne götürdüler. Hangi yüzle karşınıza gelecek de 'oyu bize verin' diyecek. Şunu söyleyin siz 'Muğla'ya büyükşehir olmayı yakıştıramadınız hangi yüzle geliyorsunuz' deyin. Bunlar kasaba bile yönetemez." Çocuklarımızı bunların dershanelerine verip de geleceğimizi karartmayalım Başbakan Erdoğan, konuşmasının son bölümünde yine Fethullah Gülen'i sert sözlerle eleştirerek şunları söyledi: "Türkiye'nin istikbalinin ulusal güvenliğini tehdit eden bu ihanet girişimine asla geçit vermeyiz. Çocuklarını bu paralel örgütün dershanesine gönderenler dershanelerden çocuklarınızı alın, bunların okullarına gönderenler çocuklarınızı o okullardan alın, devletin okulları var. Bundan böyle hafta sonlarında da anne baba isterse takviye kurslarını okullarımızda vereceğiz. Ücreti devlete ait olacak. Çünkü bunlar milletimi çok sümürdüler. Sülük gibi emdiler. Sülük çok değerli bir havyandır. Sülük zararlı olan kanı emer. Bunlar maalesef faydalı olan kanı emer. Bunlar çok tehlikeli. Bunların dershanelerine verip de geleceğimizi karartmayalım. Ablalar gece seansları yapıyorlar, yurttaki yavruları ayağa kaldırıp Başbakan'a beddua ettiriyorlar. Sekiz kızımız geçenlerde yanıma geldiler. ‘Bize gece seansı yaptırıp size beddua ettiriyorlar, eşinizle çocuklarınızla ilgili bize yalan yanlış şeyler anlatıyorlar' diyorlar. 'Haberimiz var' dedim. Ne olacak bunların hocasını televizyonda izledik, nasıl beddua ettiğini gördük. Bir hoca beddua eder mi ya! Bedduaya lanet duaya davet. Biz zulümle emir olmadık, rahmetle emir olduk. Zaman gelecek kendi okullarına öğrenci bulamayacaksın. Çünkü artık güven vermiyorsun. Bunlara tavrınızı koyun, gazeteleri okumayın, atın çöpe. Yalan dolan var bunlarda, takkiye var, her türlü numara var."