Hava soğudu, kan bağışının önemi arttı!

Oktay ÇAYIRLI - Marmaris Birgül Gökmen Kan Bağışı Merkezi Kan Bağışcısı Uzmanı Nilüfer Erdoğan ve Türk Kızılayı Milas Şube Başkanı Mustafa Gezginci, Radyo Gözlem’de programa katıldılar… Kan bağışı ile ilgili önemli bilgiler paylaşan Erdoğan ve Gezginci, soğuk havalar nedeniyle ülkemiz genelinde kan bağışı sayısında büyük azalma olduğunu ve mevcut stokların da azaldığını belirterek, sağlıklı her bireyin kan bağışında bulunmasını istediler… Marmaris Birgül Gökmen Kan Bağışı Merkezi Kan Bağışcısı Uzmanı Nilüfer Erdoğan ve Türk Kızılayı Milas Şube Başkanı Mustafa Gezginci, dün saat 12

Hava soğudu, kan bağışının önemi arttı!
  • 03 February 2016, Wednesday 7:46
Oktay ÇAYIRLI - Marmaris Birgül Gökmen Kan Bağışı Merkezi Kan Bağışcısı Uzmanı Nilüfer Erdoğan ve Türk Kızılayı Milas Şube Başkanı Mustafa Gezginci, Radyo Gözlem’de programa katıldılar… Kan bağışı ile ilgili önemli bilgiler paylaşan Erdoğan ve Gezginci, soğuk havalar nedeniyle ülkemiz genelinde kan bağışı sayısında büyük azalma olduğunu ve mevcut stokların da azaldığını belirterek, sağlıklı her bireyin kan bağışında bulunmasını istediler… Marmaris Birgül Gökmen Kan Bağışı Merkezi Kan Bağışcısı Uzmanı Nilüfer Erdoğan ve Türk Kızılayı Milas Şube Başkanı Mustafa Gezginci, dün saat 12.30’da Radyo Gözlem’de Haber Müdürü Gizem Kapusuz tarafından sunumu gerçekleştirilen programa katıldılar. Kişilerin beyanı çok önemli Kapusuz’un kan bağışı ile ilgili sorularını yanıtlayan Erdoğan, kanın kaynağının sadece insan olduğunu belirterek, “Kan başka yollarla elde edilemeyen, kaynağı sadece sağlıklı insan olduğu için çok önemli ve değerli bir unsur. 18 – 65 yaş arasında, 50 kilolunun üzerindeki her sağlıklı birey kan bağışında bulunabilir. Erkekler üç ayda bir, yılda en fazla dört defa, bayanlar ise yılda üç kere kan bağışında bulunabilir. Kan bağışında bulunmak isteyenler bir sürece tabi tutuluyorlar. Kan bağışı öncesinde 42 farklı sorunun yer aldığı bir form dolduruluyor. Özel hayatı ilgilendiren bazı soruların da yer aldığı bu formu kimileri doldurmaktan çekiniyor. Ama alınan kanlar yine başka insanlarda kullanıldığı için hiçbir unsur gözardı edilmemeli. Kişinin beyanının yanısıra onun için alınan kanlar çeşitli testlere de tabi tutuluyor. Sorular bizler için önemli. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar olabilir. Kişilerin beyanı çok önemli. Bulaşıcı hastalıklar grip gibi değil. Biz test yapsak dahi aldığımız kanda 1 aydan 3 aya kadar, hatta 6 ay veya 1 seneye kadar hepatit B, C ya da AİDS virüsü çıkmayabiliyor. O yüzden kişinin tüm soruları doğru yanıtlaması gerekiyor. Herkesin sanki annesine, babasına, en sevdiği kişiye kan veriyormuşçasına bunu dikkate alarak cevaplaması gerekiyor” dedi. Alınan kan 3’e ayrılıyor Kan bağışı sırasında, bağışçı bilgilendirme formunu doldurduktan sonra sadece hemoglobin tahlili yapıldığını ifade eden Erdoğan, “Ama asıl testlerimiz kan alındıktan sonra İzmir Ege Bölge Kan Merkezimizde yapılıyor. Burada hepatit B, hepatit C, AİDS’in yanısıra bel soğukluğu diye adlandırılan sifilis denilen o kana bakılıyor, kan gruplarına bakılıyor. Aldığımız kanlarda herhangi bir şey yoksa onları 3 ürüne ayrıştırıyoruz. Hep diyoruz ya, bir kişinin verdiği kan 3 hayat kurtarıyor. İşte bu ifade buradan kaynaklanıyor, aldığımız o bir torba 450 milim kanı 3 farklı hastaya iletiyoruz” dedi. Hastalık çıkarsa Bağışçılardan alınan kanların çeşitli testlere tabi tutulduğunu, eğer testlerin ardından bir hastalık çıkarsa bağışçılara yeniden ulaşıldığını belirten Erdoğan, “Aldığımız kanlara yaptığımız testlerden sonra AİDS gibi herhangi bir hastalık varsa bu durum hem kişiye hem de bulunduğu bölgedeki sağlık müdürlüğüne bildiriliyor. Tekrar kan alıp numune alıp onları doğrulama testine tabi tutuyoruz. Eğer hastalığı varsa kendi sistemimizden kişiyi reddedip Türkiye’nin hiçbir yerinde kan vermesinin önüne geçiyoruz. Milas’taki bir kişide hepatit çıktıysa gidip de Adana’da, Ankara’da, Kayseri’de kan bağışı yapamıyor. Sağlık kurumlarına yönlendirmesini yapıyoruz ve tedavi olmasını sağlıyoruz. Eğer yapılan testler sonucunda alınan kanda herhangi bir şey çıkmaz ise bağışçıya cep telefonuna mesaj atarak alınan kanın kullanıldığını belirtiyoruz” dedi. Bağışçı ve stoklar azaldı Bağışçılardan alınan kanın 3’e ayrıldığını ve herbirinin saklanma süresinin farklı olduğunu söyleyen Erdoğan, “3’e ayrılan kanlar, 5 gün, 42 gün veya 2 yıla kadar saklanabiliyor. Ama şu an o kadar çok ihtiyacımız var ki. 42 gün bile beklemeden 2 - 3 gün içerisinde hiç tanımadığınız en az 2 insanın 3 insanın dolaşımına katılıp damarında dolaşmaya başlıyor. Kış ayları nedeniyle ülkemiz genelinde havalar soğuk. Milas diğer il ve ilçelerimize göre biraz daha sıcak. Hava soğukluğu nedeniyle bağışçı sayısı ve stoklarımız çok azaldı. Hastalara ve hastanelere kan yetiştirmekte güçlük çekiyoruz. Kan vermenin insan vücuduna da birçok faydası var. Erkeklerde özellikle kalp krizini önlüyor. Ama bizler en önemli faydasının insan hayatı kurtardığını söylüyoruz” dedi. 2015’te 3 bin civarında kan bağışı Program sırasında, ilçemizden toplanan kan bağışı oranlarıyla ilgili de bilgiler aktaran Erdoğan, “Milas’ta 2015 yılında 3 bin küsura yakın kan bağışı kabul edildi. Milas’ta bulunan hastanelerin ihtiyacını büyük ölçüde karşıladık. Tek sıkıntımız, olumsuz hava şartlarında yer sorunu. İnşallah kısa süre içerisinde Milas’a kapalı bir yer de temin edilecek. Kanın acil değil sürekli bir ihtiyaç olduğunu unutmayalım” dedi. Sabit kan bağışı merkezi için çalışıyoruz Program sunucusu Gizem Kapusuz, programa katılan Türk Kızılayı Milas Şube Başkanı Mustafa Gezginci’ye ise ilçemizdeki çalışmalarla ilgili sorular yönetti. 2013 yılından itibaren Kızılay Milas Şube Başkanlığı görevini sürdürdüğünü belirten Gezginci, “Göreve geldiğimizde ilk işimiz Kızılay’ın binasının yenilenmesini sağlamak oldu. Daha sonra ilçemizdeki kan bağışı çalışmalarına hız verdik. Ayrıca yardıma muhtaç aileler için gıda, öğrenciler için ise kırtasiye yardımlarında bulunuyoruz. Kan bağışı ile ilgili öğrencilerimizi ve toplumumuzu bilinçlendirmek için etkinlikler de yapıyoruz. Elimizden gelen herşeyi yapmaya çalışıyoruz. Mevcut binamızın alanı sınırlı. İlçemizde bir sabit kan bağışı yeri oluşturmak istiyoruz. Bu yönde de girişimlerimiz var. Yerel yöneticilerimizle görüşüyoruz. İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün bulunduğu bölgede bir yer tahsis edilecek. Süreç devam ediyor. Tahsis olduktan sonra inşallah Milasımıza Sabit Bir Kan Bağışı Merkezi oluşturmuş olacağız. Fethiye ve Bodrum kan bağışı konusunda rakibimiz. Ben Milas’ı birinci yapmak istiyorum ve Milaslıların da bu yönde desteğini bekliyorum” dedi. Gerçekleşen programın ardından Erdoğan ve Gezginci, Atapak’ta bulunan Kan Bağışı Tırını ziyaret ederek, bağışta bulunanlara teşekkür ettiler.
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık