“İstifa etmeli ve sözleri nedeniyle yargılanmalıdır!”

ÖNDER Haber -

“İstifa etmeli ve sözleri nedeniyle yargılanmalıdır!”

TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın “laiklik karşıtı sözleri”ne karşı ilçemizde de tepki eylemi ve açıklamaları yapılıyor … İlçemizdeki çok sayıda sendika, dernek, meslek odası ve siyasi parti tarafından dün Milas Şehir Parkı’nda “Laikliğe Destek” açıklaması yapılırken, TGB Milas İlçe Temsilciliği’nden de yazılı açıklama geldi …

 

Asıl niyetlerini ortaya

koymaktadır …

TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın “laiklik karşıtı sözleri”ne karşı Eğitim Sen Milas Temsilciliği, Tüm Bel Sen, DİSK Genel İş, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Milas Şubesi, Cumhuriyet Halk Partisi Milas İlçe Örgütü, Birleşik Haziran Hareketi Milas Meclisi, TTB Muğla Tabip Odası Milas Temsilciliği, Cumhuriyet Kadınları Derneği Milas Şubesi, Atatürkçü Düşünce Derneği Milas Şubesi, Muğla Barosu Milas Temsilciliği ve Özgürlük ve Dayanışma Partisi Milas İlçe Örgütü tarafından dün saat 12.30’da Milas Şehir Parkı’nda kitlesel bir basın açıklaması yapıldı.

Eğitim Sen Milas İlçe Temsilcisi Mustafa Ali Demirci tarafından okunan ortak basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“TBMM Başkanı İsmail Kahraman İstanbul’da bir konferans esnasında, ‘Yeni anayasada laiklik tarifi olmamalıdır. Anayasamızın dinden kaçınmaması lazım. Müslüman bir ülke olarak neden kendimizi dinden arındırma, geri çekme durumunda olacağız? Bir İslam ülkesiyiz. Bu nedenle dindar bir anayasa yapmalıyız’ demiştir.  Bu sözler, Kahraman’ın ve ekibinin bilinçaltının birebir yansımasıdır. Yaklaşık 14 yıldır, Cumhuriyet’in tüm nimetlerinden faydalanan ve kürsülerini kullananların asıl niyetlerini ortaya koymaktadır.

Meclis Başkanı Kahraman, sözleriyle şeriata açık çağrı yapmıştır. Meclis Başkanı’nın bu sözleri, siyasi iktidarın 14 yıldır başta eğitim olmak üzere, toplumsal yaşamın bütün alanlarında oluşturmaya çalıştığı ‘tek din, tek mezhep’ anlayışına dayalı toplum modelinin anlaşılması açısından ibret vericidir. Yıllardır halkın dini duygularını sömürerek, hemen her alanda inanç istismarı yaparak hareket edenlerin laiklik fikrinden rahatsızlık duyması hiç şaşırtıcı değildir.

Bugün Sayın Kahraman’ın başkanlık ettiği Meclis, şeriata, hanedanlığa, gericiliğe, yobazlığa karşı büyük mücadeleler sonucunda kurulmuştur. Bütün bunları hiçe saymamız, Cumhuriyetimizin temel değerlerine ve Laiklik ilkesine karşı yapılan saldırıları onaylamamız mümkün değildir.

AKP hükümeti, 14 yıldır ülkeyi kendi zihniyetine göre şekillendiriyor. Bir baskı rejimi kurarak, basın özgürlüğünden tutun da kişisel ve sendikal özgürlüklere kadar, kadınları, çocukları, gençleri hiçe sayan bir politika izlemeye devam ediyor. Hükümet, ‘sağlıkta dönüşüm’ dedi; kadın doktor erkek hastayı ‘namahrem’ diyerek muayene etmedi; ‘eğitimde dönüşüm’ deyip 4 + 4 + 4’ü getirerek anaokullarını adeta sıbyan okullarına, ilkokul ve ortaokulları ise bilim yuvası olmaktan çıkartıp Kur’an Kursu’na çevirdi, liseleri de Diyanet’in bir kolu haline getirdi. Camilerden patronların çıkarlarını savunan, ‘greve çıkmanın caiz olmadığını’ anlatan vaazlar verilmekte, küçük yaştaki çocuklarımız, el ele tutuşmasınlar diye sınıfları ayrılmaktadır. Birçok kurumda ‘dini’ baz alarak; kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirerek türbanı kamuya siyasi malzeme etti.’

Laiklik, kadınların

özgürlüğüdür.

Laiklik, dinin siyasal alana taşınarak sömürünün örtüsü haline getirilmesine son verilmesidir.

Laiklik çocukların Ensar karanlığından kurtarılmasıdır.

Laiklik işçi cinayetlerinden kadın katliamlarına, çocuk tecavüzlerinden hırsızlığa, yolsuzluğa kadar her türlü soruna karşı dinsel referansların kalkan olarak kullanımının önüne geçmektir.

Laiklik; Gezi düşleri ile Ensar işlerinin birbirinden ayrılmasıdır.

Kilis’e IŞİD terör örgütünün bombaları yağıyor. Vali ise, ‘abdestli gezin’ diye fetva veriyor.

‘Yeter artık’ diyoruz! Türkiye Cumhuriyeti’ni bir İslami rejim çizgisine getirmeye çalışanlara, gencecik fidanlarımızı toprağa koyan politikalar güdenlere, kadınları, çocukları sömüren, onlar üzerinden kendilerine politika devşirenlere ‘artık yeter’ diyoruz. Cumhuriyet’in değerleri, kazanımları sayesinde TBMM Başkanı olan ve açıklama yapabilen İsmail Kahraman; derhal istifa etmeli ve sözleri nedeniyle yargılanmalıdır. Çünkü açık ve aleni bir biçimde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yönetim şekline müdahale ederek ‘Şeriat’ istemiştir. Yargıtay Başsavcısını ve Cumhuriyet savcılarını göreve davet ediyoruz.

AKP’nin anayasa değişikliğinin asıl amacı da bu sözlerde saklıdır. Fiilen yok ettikleri laikliği anayasadan çıkartarak, ‘dini anayasa yapmak’ şeriat ilan etmektir.

Şeriat anayasası aynı zamanda Başkanlık anayasasıdır, yani hilafettir.

AKP, şeriat ve hilafet ilan ederek siyasal İslamcı faşizmi kurumsallaştırma planları yapmaktadır.

14 yıl boyunca adım adım varmak istedikleri nokta buydu. Laikliği fiilen kaldırarak, tecavüzcü Ensar tipi gerici ağlarla toplumu gerici karanlığın içine hapsettiler.

Şimdi de bir adım daha atarak, son noktayı koymak istiyorlar! Ancak başaramayacaklar. Bu ülkenin ilerici, demokrat, devrimci birikimi şeriat ilan etme arayışındaki gericiliği püskürtecek güçtedir.

Siyasi iktidar bunu TBMM başkanının kişisel düşüncesi olduğunu söylüyor. O zaman neden Türkiye genelinde basın açıklamalarında Laiklik isteyen kişilere neden tomayla, gazla, plastik mermiyle saldırmaktadır. Acaba kendisi de aynı düşüncede olduğundan TBMM başkanını koruma altına mı almaktadır.

Gün artık bugündür! Gün, İslami faşizmin saldırılarına karşı birleşme günüdür.

Ülkemizin tüm ilerici, demokrat, yurtsever, devrimci ve sosyalist insanlarını, aydınlarını İslami faşizmin saldırılarına karşı biraraya gelmeye, her yerde birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.

Artık savunulacak, korunacak bir laiklik yok, kazanılacak bir laiklik var. Laikliği de ancak gerici saldırılara karşı her mevzide birlikte mücadele ederek ve AKP rejimini yıkarak kazanabiliriz. Gericiliği yenmek laikliği kazanmak için birleşelim! Yapabiliriz! Birlikte başarabiliriz!”

 

Sloganlar

Demirci’nin okuduğu ortak açıklama sırasında alanda toplananlar, “Türkiye laiktir, laik kalacak”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Direne direne kazanacağız” ve “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek” sloganları attılar.

 

Anayasayı çiğneyerek

suç işlemiştir…

TGB Milas İlçe Temsilciliği’nce de konuyla ilgili yazılı açıklama yapıldı. Bu açıklamada ise şu ifadeler yer aldı:

“25 Nisan 2016 günü saat 17’de Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman Anayasayı çiğneyerek suç işlemiştir. Anayasamızın, ‘değişmesi teklif dahi edilemez’ maddelerini değiştirmeyi önermek suçtur.

‘Laiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır. Dindar anayasa meselesinden anayasamızın kaçınmaması lazım. Dini olarak bahsetmesi lazım’ sözcüklerinin kapsadığı suçlar sadece Türk Ceza Yasasında değil Türk Devrim Tarihinin yasalarında da tanımlanmıştır.

Cezası açıktır, uygulamayanlar tarih önünde hesap verecekler.

Biz, Türkiye’nin vatansever, devrimci gençliği, gerekeni her yerde ve her zaman yapacağız.

Suçları cezasız kalmayacak!

Ortaçağın hortlakları ortalıkta dolaşıyor. Türkiye’yi şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar ülkesi yapmaya kalkanlar, tarikatçılar, üfürükçüler eliyle ölüyü diriltmeye kalkıyorlar.

Laikliğe kefen biçmeye kalkanlar, ölü saltanata, padişahlığa, ortaçağ hukukuna hayat öpücüğü vermeye çalışıyorlar. Milli egemenliğin ve laikliğin düşmanları ortaçağ hortlaklarıyla bizi korkutabileceğini sanıyor. Yanılıyorlar!

Laiklik sizin kefeninize sığmaz. Yırtar! Sizin ortaçağı hortlatma çabalarınız, ölüyü diriltmeye kalkanların nafile çabaları gibidir. Sonunuz hüsran.

Laiklik, İnsan Olmanın, Millet Olmanın Zorunluluğudur.

Laiklik, milli egemenliğin dayanağıdır. Saltanat heveslilerinin, ümmetçilerin, gayrı milli cephenin karşıtlığı ondan.

Laiklik, Türk milletinin birlikte yaşamasının teminatıdır. Bu yüzden Türkiye’yi bölmeye kalkanların baş belasıdır.

Laiklik, tarikatların, cemaatlerin yasadışılığıdır. Ortaçağın ruhunu çağırmaları ondan.

Laiklik, kadının özgürleşmesi davasıdır. Türk kadınını ikinci sınıf yapmaya kalkanların heveslerini kursaklarına tıkar.

Laiklik, çocuklarımızın bugününün ve yarınının barış içinde, huzurlu ve özgür olmasının garantisidir. Tacizcilerin, tecavüzcülerin, çocuk istismarcılarının laiklik düşmanlığı ondan.

Düşman oldukları Laiklik Türk milletinin hayat suyudur. Gericiler, millet düşmanları... Bu suyu kurutmaya gücünüz yetmeyecek. Gericiler kaybedecek, Laiklik kazanacak.

Türk gençliği, Türkiye Gençlik Birliği Laikliğin teminatıdır. Türkiye’nin geleceğinde laiklik düşmanı gericilerin yeri yok! İşledikleri suçlar da cezasız kalmayacak. Türk gençliği olarak söz veriyoruz: Milli egemenliğimizi, milli birliğimizi, özgürlüğümüzü boğmaya kalkan laiklik düşmanlarına geçit vermeyeceğiz. Türkiye laik olacak. Sonsuza dek.”

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık