Kıyıkışlacıklılar Haykırıyor!!! İASOS YAT LİMANI YÜKLEME LİMANI MI OLUYOR!?..

​​​​​​​Geçtiğimiz hafta sonu, Kıyıkışlacık’taki Antik İasos kentinin I. Derece Arkeolojik SİT alanı olan küçük koyu çevresinde yaşayan yurttaşlar, isyan içindeydiler. Aylardır çalmadık kapı bırakmamışlar, ancak dertlerine çare olabilecek bir makam bulamamışlardı.

Kıyıkışlacıklılar Haykırıyor!!!  İASOS YAT LİMANI YÜKLEME LİMANI MI OLUYOR!?..

Geçtiğimiz hafta sonu, Kıyıkışlacık’taki Antik İasos kentinin I. Derece Arkeolojik SİT alanı olan küçük koyu çevresinde yaşayan yurttaşlar, isyan içindeydiler. Aylardır çalmadık kapı bırakmamışlar, ancak dertlerine çare olabilecek bir makam bulamamışlardı.

İASOS antik kenti, Kıyıkışlacık’ta, karaya bir kıstakla bağlı yarımada üzerinde kurulu. Kara tarafındaki açık müze olarak kullanılan ve “Balık Pazarı” denilen ve girişinde, şimdi üzeri kumla örtülü muhteşem mozayikler bulunan yapıyla birlikte, bölgemizin en önemli ören yerlerinden biri. Buranın binlerce yıldır “limanı” olan güneyindeki koy ve çevresi de I.Derece Arkeolojik SİT alanı.

Bu koyda, 20 yıl kadar önce, DLH tarafından betonlanmış bir rıhtım var. Koy ve rıhtım balıkçı barınağı olarak kullanılıyor. Rıhtımın yapılış amacı, bölgeye gelen yerli ve yabancı yatların bağlanabilmesi ve bölgenin turistik değerinin artırılması. Gerçekten de yıllardır, burası, fotoğrafta görüldüğü gibi onlarca yerli ve yabancı yata ev sahipliği yapıyor. Rıhtımın hemen arka tarafında da pek çok restaurant ve turistik eşya vb. satan dükkanlardan oluşan, neredeyse turistik bir çarşı oluşmuş durumda.

Hem koyun çevresinde oturan vatandaşlar ve hem de buradaki esnaflar, son zamanlarda, yat limanı olarak kullanılan rıhtımın, bazı balık üretim çiftliklerinin balık, balık yemi vb. gibi emtialarının taşındığı nakliye iskelesine dönüştürülmüş. Koca koca kamyonlar ve hatta TIR’lar yanaşıyor, buradan yükleme ve boşaltma yapılıyormuş. Kıyıkışlacıklılar, CİMER’e, Sahi Güvenlik’e, Jandarma’ya, Liman Başkanlığı’na pek çok yazı yazmışlar, durumu anlatmışlar. Hem gürültü kirliliği olduğunu bildirmişler, hem bölgede gezen çocukların ve turistlerin can güvenliklerinin kalmadığından yakınmışlar, rıhtımın zarar gördüğünü belirtmişler. Ve hatta, bu yükleme yapan gemilerin, pek çok yerli ve yabancı yatın iskeleye yanaşmasına engel olduklarına şahit olmuşlar. Hepsini bildirmişler. Ama sorunlarına care bulacak bir yetkili bulamamışlar. Üstelik bu koy, antik İASOS kentinin de limanı. Koyun girişinde kulesi bile deniz içinde duruyor..

Sonunda, dertlerini anlatmak için gazetelere haber vermişler. Gittik, yerinde gördük, dertlerini dinledik, yaptıklarına dair belgeleri inceledik. Evet, burası, geçmişte Güvercinlik Pina Yarımadası’nda da yaşananlara benzer bir şekilde, açık denizde balık üretimi yapan firmaların, bir tür nakliye işlemlerinin yapıldığı rıhtıma doğru dönüşmekte. Muhtemelen korunaklı bir koyda olan bu iskeleden daha kolaylıkla yükleme-boşaltma yapabiliyorlar. Belki bir yerlerden izin aldılar ya da göz yumuluyor bu işlemleri yapmalarına.

Durumdan şikayetçi olan Kıyıkışlacıklılar ise, bu balıkçı barınağından kimin sorumlu olduğunu bir türlü anlayamamışlar.

Eski Muhtar İsa Yılmaz’ın dediğine göre, yatların bağlandığı beton rıhtımın 20 yıl once DLH (Devlet Limanlar ve Havalimanları) tarafından yapılıyor ve işletmesi, yapılan bir sözleşmeyle Kıyıkışlacık Muhtarlığı’na veriliyor. Buraya bağlanan teknelerden alınan küçük ücretlerle de muhtarlığın ihtiyaçları gideriliyormuş. Şu anda ise nereye bağlı olduğu tam anlaşılamıyor. Vatandaşların CİMER’e yazdıkları yazıya verilen cevaba göre, Milas İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, “Kıyıkışlacık Balıkçı Barınağı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’nün 24.10.2014 tarih ve 53637 sayılı yazılarına istinaden Balıkçı Barınakları Yönetmeliğinin 8. Maddesine göre Maliye Bakanlığı taraından kiraya verilinceye kadar İşletme ve İdaresinin İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzce sağlanması bakımından Bakanlığımıza geçici olarak devredilmiştir.

Devredilen balıkçı barınağının SİT alanında olması nedeniyle kesin devri yapılamamıştır. 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa göre bahse konu olan teknelerin barınağı kullanması ile ilgili herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır” deniyor.

CİMER’e yapılan şikayete cevap veren Güllük Liman Başkanlığı ise cevabında, “02.07.2019 tarihinde yerinde yapılan denetim neticisende bölge halkı, balıkçı tekneleri sahipleri ve mahalle muhtarı ile görüşülmüş, kamyonların geçişi için yolun kapatılacağı ve UKOME Kararı beklendiği belirtilmiştir. Anılan bölgeye yanaşan gemiler konuya ilişkin ciddi şekilde uyarılmış, tekrara mahal vermemek için gerekli adımlar atılmıştır. Şikayete konu tekneler uyarılarak faaliyetlerinin durdurulması sağlanmıştır” deniyor.

Sahil Güvenlik Komutanlığı ise verdiği cevapta ise şöyle diyor:

“Sayın ilgili, 21 Haziran 2019 tarih ve 1901393974 sayılı CİMER başvurunuz incelenmiştir. Komutanlığmız tarafndan icra edilen denetimler sonucu bölgede herhangi bir yaşadışı faaliyete rastlanılmamış olup, yapılan incelemeler neticesinde, Milas İlçesi Kıyıkışlacık Mahallesindeki kıyı yapısının balıkçı barınağı niteliğindeki rıhtım olduğu ve Güllük Liman Başkanlığı yetkilileri ile yapılan şifahi görüşmede söz konusu rıhtıma balık çiftliklerine ait balık nakliye gemilerinin yanaşması hususunda bir kısıtlama bulunmadığı öğrenilmiştir.

Balıkçı barınaklarının kiralanması ve işletilmesine ilişkin esasları belirleyen Balıkçı Barınakları Yönetmeliği’nin 9’uncu maddesinin (h) bendi, “Barınağın müsait olması halinde, balıkçı gemilerinden başka Ulaştırma Bakanlığınca belirlenen teknik işletme kriterleri dikkate alınmak kaydıyla kum motorları, nakliye gemileri, yatlar gibi gemilerin ücret karşılığı barınaktan geçici olarak yararlanmasına izin verir. Bu izin süresi balıkçı gemilerinin, barınaktan yararlanmalarını engelleyecek sure ve koşullarda olamaz” hükmünü, (n) bendi ise “barınakta, tahribata neden olabilecek vinç, kamyon, treyler gibi çeşitli ağır vasıtaların rıhtımların beton sahası üzerinde hareket ettirilmesine, yükleme-boşaltma yaptırılmasına ve rıhtım geri sahasında gemilerin bakım onarımının yapılmasına izin vermez” hükmünü amir olduğundan, söz konusu rıhtımın deniz alanına yanaşacak gemiler ile karasal alanına girecek kara araçlarının belirlenmesine yönelik düzenleme yapma yetkisi Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığının sorumluluğundadır.” Deniyor.

Yeni muhtar Halis Şahin ise iddiaları reddetmiş. Sadece nakliye gemilerinin bağlandığını, yükleme yapılmadığını, bunların Güllük Limanı’ndan yapıldığını belirtmiş. Ayrıca Büyükşehir Belediyesi UKOME’nin, limanın gece araç trafiğine kapatılması yönünde bir kararı olduğunu da belirtiyor.

Ancak protestocular, çeşitli fotoğraf ve videolarla kaydettikleri görüntüleri de paylaşarak, buradan yükleme yapıldığını belirtiyorlar. Ayrıca bu gemiler buradayken, pek çok yatın yanaşmasına da izin vermediklerini, taciz ettiklerini belirtiyorlar. Kıyıkışlacık’ın en önemli turistik ve sosyalleşme bölgesi olan rıhtımın, yükleme-boşaltma limanı haline getirilmeye çalışıldığının altını çizen Kıyıkışlacıklılar, “İasos tarihtir, yok edilemez”, “tarihi liman yükleme iskelesi yapılamaz” diyerek, tepkilerini dile getiriyorlar.

İlgili yerlere iletilmek üzere konuyla ilgili imza toplayan Kıyıkışlacıklılar, hazırladıkları basın açıklaması metniyle de şu çağrıda bulunuyorlar:

“Limanında geceleri köy halkının yürüyüş yaptığı, şen kahkahaların yakamozlarla buluştuğu, geçmişi Milattan Önce 8000’li yıllara dayanan Karya’nın başkenti İASSOS’umuzu geleceği taşımak adına, sahip çıkmak için toplandık.

Balık çiftliklerinin yükleme boşaltma limanı haline getirilmek üzere olduğunu mahalle sakinleri olarak, üzülerek gözlemlemekteyiz.

Yetkililerimize sesleniyoruz. Lütfen!!! Geçmişi geleceği taşımak için, bu antik limana sahip çıkmak adına, balık çiftlikleri tarafından yükseleme boşaltma limanı olmasına dur diyelim!!! Sessiz değil, sesimiz olun!!!”

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık