Lütfen, kaldırımları yayalara bırakın!

Kemal KAŞKAR - İlçemizde, sadece bazı esnafların kaldırımları dükkanlarının sergi alanı olarak kullanmalarından değil bazı araç sahiplerinin kaldırımları ‘otopark’ olarak kullanmalarından kaynaklanan özellikle bebekli ve yaşlı yayalar başta olmak üzere yaya ve engelli yurttaşlarımıza yönelik ağır hak gaspı anlamındaki kaldırım işgalleri sürüyor. Çeşitli kereler birçok kez dile, gündeme getirdiğimiz, haberleştirdiğimiz bu işgal eylemleri ne yazık ki zaman zaman ‘saygısızlık’ seviyesine inebiliyor... Yaygın olarak kullanılagelen ‘otopark vardı da biz mi park etmedik’ savunmasının da çoğu örnekte gerçeği-doğruyu yansıtmadığı açıkça görülüyor. Gün geçmiyor ki, pekçok hemşehrimizin, işine-rahatına geldiği gibi kamuya açık alanları ‘özel otopark’ olarak kullanma sorumsuzluğuna rastlanılmasın! Bu ise, ne yazık ki günlük yaşantımızı birbirimize zehir etmekten başka bir sonuca götürmüyor. Günlük yaşam alanında ilişkilerimizde gereksiz olumsuzluklar oluşturuyor, gerginlikler yaratıyor ve tatsızlıkları tırmandırabiliyor... Geçenlerde, bir yandan ilçemiz merkezinde yaşam kalitemizi artırabilmek için Milas Kent Konseyi’nce yapılan pankartlı uyarıların olumlu etkilerinin zaman içinde görülebileceğini umup beklerken, öte yanda bu pankartların hemen yanıbaşında, pankartın içerdiği uyarılara aldırmayıp görmezden gelen bir ‘hatalı park hareketi’ni görüntüleyip Kent Konseyimizin ‘kaldırımlar yayalarındır’ anımsatması eşliğinde başlattığı eğitim gayretlerine biz de gazeteciler olarak, yerel basın olarak destek verme amacıyla kaldırıma park edilmiş bir aracın fotoğrafını ‘kötü örnek’ olarak çekmeye başlayan muhabir arkadaşımızın yanına gelen ve aracın sahibi olduğu anlaşılan kişi, “Ne yapıyorsun? Polis misin? Sana mı kaldı?” gibi peşpeşe sorular yöneltince arkadaşımız da “Gazeteciyim, tabii ki bana kaldı” deyip yanıtlıyor kendisini ... Bu arada araç sahibinin “Sen bunun haberini yap bak ne yapıyorum” gibilerden çok gereksiz bir şekilde “ileri gitmeye çalışıyor”! Evet, yinelemek istiyoruz: Gereksiz bir şekilde ... Bunun üzerine de, işbu haber daha bir kaçınılmazlaştı, ‘yapılmazsa olmaz’laştı tabii. Sevgili hemşehrilerimize şunu özellikle anımsatmamız gerekiyor: Kamusal alanda yanlış yaptığınız zaman yanlışta ısrar etmeyin lütfen. Biz gazetecilerin kimseyi teşhir etmeye meraklı olmadığını, haberleştirmelerimizde gerekli ‘mozaiklemeleri yaparak’ kamusal yararı tesis etmeye çalıştığımızı bilin, kamu yararına, dolayısıyla herkesin hayrı için çalışacağımıza da lütfen emin olun. Ve lütfen, kaldırımları yayalara bırakın. Teşekkürler ...