MİLAS’IN TARUMARI

MİLAS’IN TARUMARI

ABDULLAH GÜRGÜN

Beşparmak ve Ilbıra’dan sonra sıra Sodra Dağına mı geldi?

Milas’ın dinamitlenmedik yerini bırakmayacaklar...

ÖNDER’in notu:

(Bölgemizin madencilik çalışmalarının tehdidi altında olduğuna kuşku yok. Akbelen bunun sadece ama çok önemli bir parçası. Başka pek çok maden de uzun zamandır işletmede. Ama bunlara yenilerinin ekleneceği haberleri de hep gündemimizde. Abdullah Gürgün’ün aşağıdaki yazısında ele aldığı Sodra Dağı’ndaki boksit ve diaspor madeni için açılmak istenen yeni işletmelerde sözü edilen diaspor madeni konusu, 2013 yılında gazetemiz tarafından ilk kez farkedilerek geniş olarak incelenmişti. Madencilik literatüründe “Bafa Zonu” olarak bilinen, alüminyumun hammaddesi Boksit madeni ve bu madenin zonları arasında sıkışmış olarak bulunan Diaspor kristali, dünyada sadece bölgemizde bulunuyor ve Sodra Dağı ile Ilbıra Dağı arasında uzanan boksit yataklarında bulunuyor. Geçmişte Etibank tarafından Sodra eteklerinde 4-5 yerde ve Danişment sırtlarındaki iki ocakta üretilmiş ve sonradan üretimden vazgeçilmiş. Etibank’ın özelleştirilmesi sonrasında Eti Maden’in elinde olan arama ve işletme ruhsatları da çeşitli kişi ve kurumlar tarafından satın alınmış. Çoğu, yabancı firmaların kontrolündeki bu işletmeler, şimdi, maden yasasının boşluklarından yararlanarak, 25 hektarlık küçük alanlarda üretim yaparken valilikten aldıkları ÇED gerekli değildir raporlarına dayanarak yeni işletmeler açıyorlar. Bunlardan biri geçtiğimiz yıllarda, Bafa Kocaorman bölgesinin üst kısımlarında açılmıştı. Şimdi Çandır bölgesindeki 5-6 köyü etkileyen yeni işletme ruhsatları ile yeni ocaklar açma peşindeler.)

4 Ağustos 2023 tarihli Karya Milas Gazetesi’nde bir yazı başlığı:
“Milas’ta Dev Diaspor Serveti: Bölgeyi İhya Edecek Büyüklükte” ...

Yazının başına fotomontaj, yanıltıcı bir fotoğraf konmuş. Bir araziye dev iki taş yerleştirilmiş. Bunlar diyaspor taşlarını temsil ediyor. Bir kepçe dağı kazıyor.

Karya Milas Gazetesi yazısında ne resmin nerede çekildiğini belirtiyor ne de diyasporu kimin, nereden çıkardığını yazıyor. Nasıl çıkarıldığı konusunda, “Muğla’nın Milas ilçesindeki diaspor yatağı, çevre dostu madencilik yöntemleri kullanılarak işletiliyor. Bu madencilik faaliyetleri, hem bölgenin doğal güzelliklerini korurken[!], hem de yerel ekonomiye ciddi bir katkı sağlıyor.” diyor. (1)

“Pes”, diyorum.

Yazı övgüyle dolu. Bana kalırsa bu, makale kılığında bir reklam yazısı. Bu tür yazılar uzun zaman gazetecilik yaptığım İsveç’te çerçeve içine alınır ve üst köşesine “text reklam” yani “reklam metni” uyarısı konur. Bizde ne yazık ki, tüm basın yayın organlarında para istemek ve vermek olağan hale gelmiş. Ilbıra Platformu olarak yaptığımız ilk toplantımıza gelen bir hanım televizyoncunun açıkça bizden para talep etmesi küçük dilimi yutmama neden olmuştu. Biz vermeyince madenciden para alarak onların çalışmalarını öven bir program yaptığını duyunca büyük dilimi de yuttum. Dilsiz kaldım, konuşamadım, ne diyeceğimi bilemedim. Adı hem Karya hem de Milas olan; yani Milassever bir duygu uyandıran bir basın organının böyle bir yazı yayınlamasına, şerbetli olduğum için, hiç şaşırmadım.

Kamuoyuna, diyaspor çıkarılan Ilbıra’da ilk dinamit patladığında çekilen resmi, 2022’de çekilen 2. resmi ve bugün Google Earth’tan aldığım Ilbıra’nın son hal-i pür melalini gösteren resmini sunuyorum. Yorumu okuyucuya bırakıyorum.

Karya Milas’taki yanıltıcı fotomontaj resmin montajsız aslı sekiz yıl önce, 19 August 2015 tarihinde Milas Önder gazetesi internet sitesinde yer alan “Sodra’da Diaspor madeni aranacak” başlıklı yazıda kullanılmıştı. Yazıda “Bu değerli taşın, bölgemizde, yaygın olarak, Sodra Dağı’ndan Ilbıra Dağı’na kadarki yükseltilerde boksit yatakları içinde olduğu biliniyor.” deniyordu. (2)

Sodra nerede? Milas’ın yanı başında... Artık yamaçlarında bina ve yerleşim birimlerinin olduğu dağ. Ne olacak şimdi?

Yandım çavuş, keten helvası...

BOKSİT- DİYASPOR - ZULTANİT NEDİR?

www.hurriyet.com.tr internet gazetesinde 16 Şubat 2016 tarihinde “Yeraltında yatan mucize” başlıklı bir söyleşi yayınlandı.

Dünyada diyaspor çıkaran tek kuruluş olan Milenyum Şirketi sahibi Murat Akgün önce diyasporun alüminyum bazlı bir mineral olduğunu söylüyor. (3)

MADEN TETKİK VE ARAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ internet sayfasında, “diyaspor”un, boehmit ve gibbsit ile birlikte önemli bir boksit bileşeni olduğu bilgisi var. (4)

Aynı sayfada “boksit” hakkında, sertliği 1-3, yoğunluğu 2,5-3,5 gr/cm3 arasında değişen alüminyum oksit ve hidroksitlerin bir karışımı olduğu bilgisi yer alıyor. (5)

SULTAN TAŞI

Akgün, bu minerale neden Zultanit adını verdiğini şöyle anlatıyor:

“Benim babaannemin babası Reşat Paşa, Sultan Vahdettin’in özel doktoruydu. Dedemin dedesi Fazlı Paşa’da değerli bir komutan olarak hep padişaha yakın isimlerdi. Bir de tabi Türk taşı olması önemliydi. Tüm bunlar yüzünden ismini “Sultanlara Yaraşır” anlamına gelen Zultanit™ (6) adını verdim.”

Akgün, sadece Milas’ta Ilbıra Dağında bulunan madenin 1970’li yıllarda ETİ Bank’a ait olduğunu, kendisinin bu madeni 1998 yılında duyduğunu belirttikten sonra buranın işletme ruhsatını alma öyküsünü anlatıyor.

Paşa çocuğu Akgün, bu iş için önce Amerika’ya yerleşiyor. 2005 senesinde bunu bir ihale yoluyla tüm hak ve vecibeleriyle, bedellerini ödeyerek alıyor ve Florida’da bir şirket kuruyor ve markasını Amerika’da tescil ettiriyor. Ancak daha sonra ortağıyla bozuşuyorlar. Bu kez Csarite’ın (Sarayt) markasını alıyor. Ona göre bu taştan daha değerli taş yok. Bunun nedeni ışığa göre renk değiştirmesi. (7)

Bu taşa “sultan taşı“da deniyor

İşte bütün mesele, “sultanlara yaraşır” bu taşı en ucuza çıkarıp en pahalıya satmak... Boksit, aliminyum, diyaspor adına ne derseniz deyin, kıyamet bu kıymetli taşın başının altından çıkıyor. Dağlar taşlar duman ediliyor.

Bütün Milas alt üst olacak. Anlaşılan Güllük’ten Akbük’e dek tüm dağlar taşlar kazılacak. Tarumar edilecek...

SODRA SON DEĞİL

Çandır bölgesinden Bafa’ya dek etki edecek yeni ruhsat gündemde. Aldığımız bilgiye göre, Yıldızlar Grup isimli şirket yaklaşık 23.32 hektarlık bölümü ÇED kapsamına giren, toplamda 1908,79 hektarlık alan için ruhsat almış. Yerleşim yerlerine çok yakın. Muğla merkeze 69 km, Milas’a 17 km, Çandır köyüne 1,3 km, Kurudere köyüne 250 m mesafede. Hatta bir konut ise 190 m uzaklıkta.

Şirket, maden bölgesinde ve yakın çevresinde endemik bitkilerin ve korunması gerekli alanların olmadığını iddia ediyor. Bölgede kızılçam ve zeytin ağaçlarının kesileceğini, ama başka yerlere bunun beş katı fidan dikileceğini öne sürüyor.[!!!]

İnanalım mı?

YENİ BİR MÜCADELE BAŞLIYOR

Çandır Köyü kahvesinde bir araya gelen vatandaşlar, boksit madeni ile ilgili olarak verilen “ÇED Gerekli Değildir” belgesine itiraz etmek üzere Muğla Barosu avukatlarından Arzu Alper’e vekalet verdiler. Çok sayıda davacının imzasını taşıyan dilekçe bugün  (14 Ağustos 2023 Pazartesi) Muğla İdare Mahkemesine veriliyor.

Alper’e göre, Maden ocakları, zeytinliklerin orta yerinde. Bölgede arıcılık faaliyeti yapılmakta ve bu faaliyet Bafa köyüne dek 10 köyü olumsuz etkileyecek bir girişim.

Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 2010’daki kararına göre de 1’inci derece arkeolojik sit alanı. Dahası burada yüzlerce yıllık zeytin ağaçları var. Bölge’nin 1. Derece sit alanı olmasına karşın madenciliğe açılacak olması, “PES! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” dedirten cinsten.

BEŞPARMAKLAR İÇİN YENİ DAVA

Bölgede kanayan diğer bir yara Beşparmak Dağları’ndaki vahşi madencilik. Feldispat ve kuvars çıkarabilmek için 1. derece sit alanlarını hiçe saymakta olan şirketlere karşı Latmos platformu, Muğla Yeşil Yaşam Derneği, Aydın Ekoloji ve Yaşam Platformu (AYEP) ve Çine Yaşam Platformu (ÇİYAP) tarafından 2. dava açıldı.

Ilbıra için, Sodra için, Beşparmak Dağları için ve vatanın her köşesi, her karış toprağı, her çakıl taşı için ellerini koca kayaların ve belaların altına koyan ve gerçekten yurdun tarumar olmasına HAYIR diyen vatan severlere omuz verme zamanıdır.

Bazı dostlar Akbelen ormanlarının kömür için feda edilmesine, “aman, biz enerji bağımlısıyız, sanayileşmemiz lazım, işçiler işsiz kalmasın” gibi zırva nedenlerle karşı çıkmamışlardı.

O dostlarım Arap sultanlarının, zengin artistlerin parmaklarını ve gerdanlarını süsleyecek “sultan taşı” için tüm Ilbıra ve Sodra’nın dinamitlerle paramparça edilmesine de sessiz kalırlar mı acaba?

Zaman, zenginin, paşa çocuklarının sultan taşına değil, vatanın en küçük çakıl taşına bile sahip çıkma zamanıdır.

Gün, sözde değil özde vatansever olma günüdür.

 Not: Beşparmak Dağları için eski isimlerinden biri olan Latmos’un kullanılmasını çok yanlış buluyorum. Bu dağların adı Luvice LAD(A)UMA’ya dayanıyor. Zamanla Bereket tanrıçası ya da Ana Tanrıça Lada’ya dönmüş giderek Helenleştirilerek Latmos olmuş. O bakımdan bugün artık Beşparmak dedimiz dağa olur olmaz Latmos deyip durmaya, her şeyi Yunan/Helen yapmaya son vermeli. Vatana sahip çıkarken yanlışların yayılmasına aracı olmamaya dikkat etmeli. Bu konuları incelemek isteyenlere Prof.Bilge UMAR’ın “Türkiye'deki Tarihsel Adları“ ve “Karia” kitaplarını salık veririm.

  1. https://karyahabermilas.com/milasta-dev-diaspor-serveti-bolgeyi-ihya-edecek-buyuklukte/?fbclid=IwAR2nmeBq-BXDTe9v1MWkdQyOT8SA0nHXUfvBf6kiN2PkHMLu7taMzMohwss
  2. https://www.milasonder.com/guncel/sodrada-diaspor-madeni-aranacak/32954
  1. https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/yeraltinda-yatan-mucize-40055134
  2. https://www.mta.gov.tr/v3.0/bilgi-merkezi/diaspor
  3. https://www.mta.gov.tr/v3.0/metalik-madenler/boksit
  4. https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/yeraltinda-yatan-mucize-40055134
  5. A.g.e.

HABERE AİT RESİMLER

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık