Muğla eski Milletvekili Süleyman Girgin’e 11 ay 15 gün hapis cezası: GİRGİN: “SİYASALLAŞMIŞ YARGI PARTİMİZİN İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜNÜ ENGELLEYEMEYECEK!”
27. Dönem CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, “Tayyipler Alemi Karikatürü” davasında 17 Aralık’ta Ankara 73. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 11 ay 15 gün hapis cezası aldı.
ODTÜ’nün 2018 mezuniyet töreninde, Penguen Mizah Dergisi’nin kapağında yer alan “Tayyipler Alemi” karikatürünü taşıyan 3 ODTÜ’lü öğrenci “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret” suçlamasıyla gözaltına alınmış, tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderilmiş, tutuklu yargılanmalarına yapılan itirazın kabul edilmesi sonucu serbest bırakılmışlardı.
Dava, CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuyla ilgili, Erdoğan’a yönelik, “Hapse atarak eleştirinin ve mizahın önüne geçemezsin” şeklindeki paylaşımını, retweet yapan 72 milletvekiline açılmıştı. 68 vekilin dokunulmazlığının kaldırılması için meclise fezleke gönderilmişti. Davası görülen birçok milletvekiline beraat kararı çıkarken Girgin’e 11 ay 15 gün hapis cezası çıktı. Geçen ay da 27. Dönem İstanbul Milletvekili Ali Şeker’e 11 ay 15 gün hapis cezası çıkmıştı. Ceza ertelenmiş olmasına karşın Süleyman Girgin’in dosyası istinafa götüreceği öğrenildi.
Siyasallaşmış yargı Partimizin iktidar yürüyüşünü engelleyemeyecek!” diyen Girgin konu hakkında şu açıklamaları yaptı:
İKTİDAR OTORİTERLEŞEREK ÖMRÜNÜ UZATACAĞINI SANIYOR!
“Aslında ortada bir dava filan yok. Uydurma gerekçelerle açılmış, yargıyı siyasetçileri sindirmek için kullanma amacını taşıyan bir dosya bu. Cumhurbaşkanına hakaret kastı olmadığı açık. Eleştiri sınırları içinde kalındığı da açık.
Ancak ömrünü otoriterleşerek uzatacağını sanan iktidar bu tarz basit hamlelere ihtiyaç duyuyor. Bu hamlelerle vatandaşı sindirerek, siyasetçiyi susturarak CHP’nin yerelden genele iktidar yürüyüşünü baltalayabileceğini sanıyor.”
TÜRKİYE’NİN DEMOKRASİ BİRİKİMİ İKTİDARIN UFKUNUN ÖTESİNDE
“İfade özgürlüğü, Anayasa ve insan hakları sözleşmelerinde yer alan temel haklardan birisidir. TBMM çatısı altında bile bu hakkın kullanılmasına kast edenler için siyasi yolun sonu görünmektedir. Sayın Cumhurbaşkanı, AKP Genel Başkanı olarak Cumhurbaşkanı görevi yanında aktif siyaset yapmıyor mu? Yapıyor, o zaman ona yönelik siyasi eleştiri neden suç olsun?
Hoşgörü ve eleştirme özgürlüğünün yok edilmesi ve toplumun sindirilmesi amaçlanmaktadır. Hapse atarak, yasak getirerek eleştirinin ve mizahın önüne geçilemez, vatandaş da susturulamaz.
“Tayyipler Alemi” davasının arkasındaki akıl ile İstanbul Büyükşehir Başkanımız Ekrem İmamoğlu’na yönelik kumpas davanın arkasındaki akıl aynıdır. 7. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na açılan davanın ardındaki akıl aynıdır. Bu akıl korkudan beslendiği kadar korkutmayı da siyaset biliyor. Ancak kimse bu uydurma davalarla korkmaz. Hapse atarak, yasak getirerek eleştirinin ve mizahın önüne geçilemez, vatandaş da susturulamaz.
Cumhuriyet’İn açtığı yolda, ülkemizin demokrasi birikimi, iktidarın ufkunun çok ötesindedir. Vatandaşımız böyle uydurma gerekçelerle yargının meşgul edilmesini değil; iş, ekmek, özgürlük istiyor.
Bu davalar yıldırma ve sindirme amaçlı davalardır.
Bizler dokunulmazlığımıza güvenerek mücadele etmedik, mücadelemiz dün nasılsa bugün de aynı kararlılıkla devam edecektir.
Siyaset yapmaya gelince taraflı Akp genel başkanı, eleştiriye gelince,hayır ,"tarafsız cumhurbaşkanına hakaret”. Bu mantık doğru değil
Biz daima doğruya doğru yanlışa yanlış demeye devam edeceğiz!
Mücadeleye devam.