“Mylasa, tüm dünya için önemli bir yer!”

Kemal KAŞKAR - Milas Belediyesi’nce bu yıl 6’ncısı düzenlenen ‘Sanat Edebiyat Günleri’ kapsamında Hemşerimiz, Profesör Doktor Aşkıdil Akarca’nın (1916-2010) anısına düzenlenen "Arkeoloji ve Aşkıdil Akarca’nın Emeği Sempozyumu" 18 Eylül Cuma akşamı saat 20:30’da Aşkıdil Akarca Kültür Merkezi’nde başladı. Sempozyumun ilk gününe, Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Başkan Yardımcıları Zeynep Mat ve Faik Karagöz, CHP Milas İlçe Başkanı Suat Özcan ile Milas ve Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Murat Yazar’ın da aralarında bulunduğu yurttaşlardan oluşan bir topluluk katıldı. Başkan Tokat: "Onur, gurur duyuyoruz" Burcu Kutsal’ın sunumuyla başlayan sempozyumun açılışında Başkan Tokat bir konuşma yaparak, Prof. Dr. Aşkıdil Akarca’nın ilçemiz için büyük değerine değinip o değere yakışır adımlar atmaya çalıştıklarını dile getirdi. Konuşmasında, bu yıl altıncısı yapılan ‘Sanat Edebiyat Günleri’ etkinlikleri için özel olarak Halim Şafak Şanlıdağ’a teşekkür eden Başkan Tokat, teşekkürlerini Akarca ailesi, katılımcı bilim insanları ile yurttaşlar ve basın mensupları için de yineledi. Belediye yönetimine geldikleri günden bu yana ilçemizin tarihi-kültürel değerleriyle, çok değerli insan kaynaklarına sahip çıkmaya çalıştıklarına dikkat çeken Başkan Tokat; "Bu mekanı, Milas’ın kültür sanat hayatına kazandırmaktan onur, gurur duyuyoruz. Aşkıdil Hanımın ismini buraya tereddütsüz, tartışmasız verdik" dedi ve sempozyumun başarılı geçeceğine ilişkin düşüncelerini belirterek sözlerini tamamladı. Halim Şafak: "Arkeoloji, insan emeğinin araştırmasıdır" Başkan Tokat’ın konuşmasının ardından Sempozyum yöneticisi Halim Şafak Şanlıdağ’ın konuşmasıyla sempozyumun ilk oturumu başlamış oldu. Bundan önceki 5 sempozyumda, ilçemizin sanat-edebiyat alanında yetişmiş değerleri üzerinden yapılan çalışmanın, bu yıl ‘arkeoloji disiplini’ ile bambaşka bir boyut kazandığını belirterek; "Başından beri şiir, müzik, resim üstünden geçmişe dönük bir tartışma yapıyoruz. Bugün de arkeoloji üzerinden geçmişi tartışacağız" diyen Şanlıdağ, Aşkıdil Akarca’nın; "Arkeoloji, insan emeğinin araştırmasıdır" sözünün büyük anlamına dikkat çekip şöyle sürdürdü, "Hatta Akarca, arkeolojinin insan emeğinin tarihini yeniden yazdığını düşünür." Sunumlar Şanlıdağ’ın konuşmasının ardından Aşkıdil Akarca’nın öğrencilerinden Turhan Birgili "Bir Anı-Bir Seyahat", Prof. Dr. Adnan Diler "Neandreia ve Aşkıdil Akarca’da Araştırma Kültürü", Akarca’nın bir başka öğrencisi Şehrazat Karagöz "Mylasa’nın Karyatite Heykelleri" başlıklı bildirilerini sundular. Yard. Doç. Dr. Abuzer Kızıl’ın "Aşkıdil Akarca’nın Eserleri ve Arkeolojiye Katkıları" başlıklı bildirisi, Kızıl’ın ses tellerinden geçirdiği ameliyat nedeniyle KUDEB Birimi Sorumlusu Arkeolog Ernur Öztekin tarafından okundu. Turhan Birgili: "Bir Anı-Bir Seyahat" Prof. Dr. Aşkıdil Akarca’nın öğrencisi olan Turan Birgili, bir öğretmen olarak Aşkıdil Akarca’yla ilgili anılarını paylaştığı konuşmasında, birinci sınıfta iki yarıyılda girdikleri iki vizeden de iyi not alan Gevher ve Halil isimli arkaşlarıyla birlikte kendisinin Prof. Akarca tarafından İstanbul-Tekirdağ-Çanakkale-İzmir-Efes-Latmos Herakleia-Selimiye-İassos-Milas-Beçin güzergahını izleyen ve konaklamanın Akarcaların Kıyıkışlacık’taki (İassos) çiftliğinde yapıldığı üç aylık özel turdan bazı anları-anılarını anlattı. Prof. Dr. Adnan Diler: "Mylasalı olmak doğaya bağlı olmaktır" Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Adnan Diler, "Neandreia ve Aşkıdil Akarca’da Araştırma Kültürü" başlıklı sunumuna, Mylasa’nın ‘orta demir çağı’ndan bu yana çok önemli bir yerleşme ve dolayısıyla dünya için çok önemli bir yer olduğuna dikkat çekerek başladı ve "Mylasa her şeye değer bir yerdir. Çok önemli bir yerdir. Bu sempozyumun yapılması bu bakımdan çok önemlidir. Belediye Başkanı ve ekibine teşekkür ediyorum" diyerek başladı ve sözlerini özetle şöyle sürdürdü: "Mylasalı olmak doğaya bağlı olmaktır. Sunumumda, Aşkıdil Hocanın Mylasalı yanını da ortaya koymaya çalışacağım. Onun Çanakkale Neandreia antik kentine ilişkin 1977 yılında yayınlanmış kitabındaki anlatımları yalın, akıcı, şiirseldir. Önemli bir akademik çalışma olan bu kitapta keçiler, palamut meşeleri, dağlar, tepeler vardır. Anlatımlarında sözcüklerle adeta resimler çizer. Kolayca anlaşılabilir cümleler kurar Akarca. Onun bu şiirsel dili, Mylasalı yanıyla buluşup arkeolojiye olan aşkını oluşturur ve onu bir bakıma adıyla özdeşleştirir... Prof. Dr. Aşkıdil Akarca, Milas’ın geçmişinde hiç silinmeyecek bir ayak izi olarak kalacaktır." Şehrazat Karagöz: "Mylasa’nın Karyatite Heykelleri" Yine Aşkıdil Akarca’nın öğrencilerinden olan Şehrazat Karagöz de konuşmasına, "Büyük bir vefa örneği gösteren" Belediye Başkanı Muhammet Tokat ve Halim Şafak Şanlıdağa teşekkür edip "içtenlikle kolaylıklar diliyorum" sözleriyle başladı ve görseller eşliğinde "Mylasa’nın Karyatite (mimarlıkta kadın bedeni şeklinde kullanılan sütun) Heykelleri" başlıklı sunumunu yaptı. Yard. Doç. Dr. Abuzer Kızıl: "Aşkıdil Akarca’nın Eserleri ve Arkeolojiye Katkıları" "Arkeoloji ve Aşkıdil Akarca’nın Emeği Sempozyumu"nun ilk oturumunun son sunumu, Yard. Doç. Dr. Abuzer Kızıl’ın "Aşkıdil Akarca’nın Eserleri ve Arkeolojiye Katkıları" başlıklı bildirisiydi. Kızıl’ın ses tellerinden geçirdiği ameliyat nedeniyle Milas Belediyesi KUDEB birimi sorumlusu Arkeolog Ernur Öztekin tarafından okunan bildiride, Prof. Dr. Aşkıdil Akarca’nın, Kardeşi Turhan Akarca ile birlikte kaleme aldıkları MİLAS / Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi, Neandreia (Kuzey Ege’de Arkaik ve Klasik Çağlara Ait bir Şehir), ŞEHİR ve SAVUNMASI ile Milas’ın Antik Yunan Sikkeleri (LES MONNAIES GRECQUES DE MYLASA) adlı Fransızca kitabı ve makaleleri tanıtıldı. Abuzer Kızıl’dan bir çağrı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abuzer Kızıl’ın sunumunun son bölümündeki bir çağrısı dikkat çekti. Kızıl, Prof. Dr. Aşkıdil Akarca’nın çok zengin bir kütüphanesi olduğunu belirterek, bu kütüphanenin Akarca Ailesi tarafından Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’ne bağışlanması yönündeki çağrısını, "İnsanlar ölür, ancak eserleri yaşamaya devam eder" sözleri eşliğinde dile getirdi. Ölüm-kalım meselesi Ve sempozyumun birinci oturumu, Moderatör Halim Şafak Şanlıdağ’ın, "Yazmak, ölüm karşısında kalımlı hale gelmektir" sözleriyle tamamlandı. İki kitap Sempozyumun ilk gününde ayrıca, Milas Belediyesi Kültür Yayınları’nın 26’ncı kitabı olarak yeni yayınlanan "Arkeoloji ve Aşkıdil Akarca’nın Emeği" ile yine Milas Belediyesi Kültür Yayınları’nın 25’incisi olarak henüz yayınlanmış olan ve Halim Şafak Şanlıdağ - Muhammet Tokat imzasını taşıyan "Arapsaçından Telturlamaya Milas Yemek Kültürü" kitapları katılımcıların ilgisine sunuldu. Halim Şafak Şanlıdağ tarafından hazırlanan ve sempozyumda sunulan bildirilerden derlenen "Arkeoloji ve Aşkıdil Akarca’nın Emeği" kitabının sunuş yazısında Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, "Aşkıdil Akarca ve onun arkeolojiye emeği ile ilgili düşüncelerini bizimle paylaşan akademisyenlere, hemşehrimizin arkadaşlarına ve öğrencilerine, sempozyuma ve bu kitaba katkıları için teşekkür ediyorum" diye yazdı. Bu arada sempozyuma katılan bir yurttaş, Prof. Akarca’nın kendisine imzalayarak vermiş olduğunu söylediği MİLAS adlı kitabını, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat’a hediye etti. İkinci gün- Gazetemizin baskıya girdiği saatlerde başlayan ikinci gün programı, sempozyumun ilk gününe ilişkin video gösterimi ile başlayacak, daha sonra; Nezih Başgelen’in "Yaşamı-Çalışmaları-Yayınlarına Genel Bir Bakış", "Mustafa Hamdi Sayar’ın "Aşkıdil Akarca ve İstanbul Üniversitesi", Halim Şafak’ın "Aşkıdil Akarca ve İnsan Emeği" ve Veysel Tolun’un "Mektuplarıyla Hocam Prof. Dr. Aşkıdil Akarca" başlıklı sunumlarını yapacakları sempozyumun ikinci oturumuna geçilecekti. "Arkeoloji ve Aşkıdil Akarca’nın Emeği Sempozyumu"nun ikinci gününe ilişkin haberimizi yarınki gazetemizde yayınlayacağız.