A. Coşkun EFENDİOĞLU -
Muğla’nın yetiştirdiği değerlerden Prof. Dr. Kemal Kocabaş, birkaç aydır, CHP’den milletvekili aday adayı olmak üzere çalışıyordu. Gazetemizde de her Cuma yazılarını okuduğunuz değerli hocamız, face’de bir açık mektup yayınlayarak, neden aday adayı olmaktan vazgeçtiğini açıkladı.
Biz bu metni, haber değeri olduğu için hazırlarken, Sayın Kemal Kocabaş’ın bugünkü yazısı da geldi. Orada da neden aday olmadığına dair, son derece manidar ve anlamlı bölümler var. Bu yazıyı, Kemal Hocamız’ın bu günkü köşe yazısıyla birlikte okumanızı dileriz.
Sayın Kocabaş’ın face’deki paylaşımı ise şöyle:
"Değerli Dostlarım-Arkadaşlarım, Köy Enstitülü Büyüklerim Adabelenli arkadaşlarım, kardeşlerim, Kavaklıdereli-Muğlalı Hemşehrilerim,
Aralık 2014 başında toplumsal vicdan olabilmek, laik-demokratik-bilimsel eğitimi savunmak, özgürlüğün ve demokrasinin egemen olduğu bir Türkiye için, tüm demokratik kitle örgütlerinin, tüm ötekilerin TBMM'nde sesi yüreği olabilmek adına Muğla-CHP'den aday adayı oldum... İki ay boyunca da Muğlanın her köşesine dolaştım.. Bugün kamu görevlilerinin istifası için son gündü.... CHP Genel merkezi ise büyük bir öngörü (!) ile aday belirleme tarihini 15 Şubat olarak belirledi...İtiraz ettik, yaptığınız yanlış dedik hayır dediler....Tıpış tıpış istifa edin dediler...Son 2 günde CHP-genel merkezinden pek çok arkadaş ile görüştük. Herkes seçim yöntemine ilişkin farklı farklı şeyler söylediler... Sonuçta büyük bir belirsizlik, kaos ve keyfiliğin, kuralsızlığın olduğu bir parti yapısı karşımdaydı. Onlardan çok fazla iktidar olma özlemi duygusunu da alamadım... Son yerel seçimlerde bu kuralsızlık ve keyfilik yüzünden İzmirde 6 ilçe kaybedilmişti ve hala aynı yanlış sürdürülüyordu... Bir öğretim üyesi olarak "zaman yönetimi", hayatın planlı ve kurallı akması temel yaşam biçimim idi... Bugün sabah ta odama 20 kişik bir öğrenci grubu geldi... Bana "hocam bizi terk etmeyin" diye bakıyorlardı... Onlar gittiler, sigaramı yaktım... Saat 17.00'ye kadar düşündüm... Son 15 yılda ülke gündemine ve toplumsallığa yaptığımız katkıların, emeklerin görülmediğini gördüm. Sayın Bekaroğlu,Sayın Aldullatif Şener , Nazlı Ilıcak ile görüşen-uzlaşan CHP, bizlerin Cumhuriyetçi-Sol çabalarımızı görmüyordu... Ve 9 Eylül Üniversitesinden istifa etmedim. Aday olmadım...Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Başkanı ve bir öğretim üyesi olarak topluma daha değerli katkılar sağladığımı ve sağlayacağımı düşündüm...
90 yaşlarına rağmen bu iki aylık sürede bana çok olağanüstü düşünsel katkı veren-heyecanlanan, yüreklerini bana akıtan baba dostu Çok Sevgili Köy Enstitülü büyüklerim Süleyman Koyuncu, Yusuf Büyükçoban, Bahattin Uyar ve Adabelenden öğretmenlerim Raif Türk, Abdullah Aras Öğretmenlerime sonsuz teşekkürler...
Hayat devam ediyor, eşitlikten-adaletten, demokrasiden, hukuktan, kadından, doğadan,emekten, böcü börtüden yana mücadele devam ediyordu... Ülkemizin aydınlık geleceğine duyduğum inançla tüm arkadaşlarımı sevgiyle-saygıyla selamlıyorum... Yeğenim-kardeşim T.Maden-İş Sendikası Başkanı Sevgili Süleyman Girgin'e bu satırlardan başarı dileklerimle gözlerinden öpüyorum.. Sevgiler.”