Öğretmenleri kıskanıyorum!

Gülçin ERŞEN - Tinsel (manevi) doyumu en fazla mesleklerin başında gelir öğretmenlik. Benim de kıskandığım mesleklerdendir; hele 24 Kasım Öğretmenler günü kutlanırken... 20 küsür yıllık gazeteciyim; ama, yaptığım haberlerden, çalışmalardan ötürü aldığım birkaç ödül dışında kimse, özellikle de okuyuculardan, izleyicilerden hiç armağan alamadım. (Zaten basın sektörünün ve mesleğinin iyice yozlaştığı; gerçek gazeteciler mesleklerini hakkıyla, layıkıyla yapamazken, uyduruk gazetecilerin hızla türediği dönemde, Basın Bayramı'nı, Gazeteciler Günü'nü kutlamanın ne anlamı var?) Dün 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutladık. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da öğretmenlere, öğrenci ve velilerin ayrı ayrı ve topluca aldığı armağanlar yağdı. Biz (Ben ve 8 veli, çocuklarımız adına) bir saksı çiçeğiyle birlikte yanında bir demet çiçek armağan etmeyi uygun gördük. Çünkü, ben öğretmen olsaydım, başkaca bir armağan kabul etmezdim. Zaten, bir öğretmen için yetiştirdiği çocukların başarısını, kendisine olan sevgi ve saygısını görmek, üzerinden yıllar geçse bile onlarla iletişimde bulunabilmek en güzel armağandır. Ben bugün 77 yaşında olduğunu bildiğim Keşan'daki ilkokul öğretmenin Fatma Başak ile sıkça telefonlaşıyorum. Kendisiyle 11 yaşımdan bu yana yüzyüze görüşmüş değilim. Yine de, sanki o zamandan bu yana çok kısa zaman geçmiş gibi belleğimizdeki anılarımız çok taze. Telefon görüşmelerimizde öğretmenimin çocukluğumdan anımsadığım ilgisini, sevgisini, şefkatini, halâ bir şeyler öğretme isteğiyle karışık gurur duygusunu, takdir edildiğimi algılamak çok hoş. Ayrıca, öğretmen olan akrabalarımın, arkadaşlarımın ve tanıdıklarımın da öğretmenler gününü kutlamayı unutmam.   Hem eğlendiler, hem eğlendirdiler Güllük'te bu yılki Öğretmenler Günü kutlama programını izlemekten ötürü mutluyum. Öğlenci öğrenciler de sabah erken derse giri, üçer ders yaptıklarından, öğleden sonraki kutlama programına, aileleriyle birlikte katılabildiler. Okulda ve sınıflardaki kutlamaların ve öğlene dek süren derslerin ardından, görevli ve emekli öğretmenler, 13'te Atatürk anıtında düzenlenen çelenk sunma törenine katıldılar. Törende Okul Müdürü Süleyman Yatakçı, Güllük İlköğretim Okulu öğretmenleri ve öğrenci topluluğu, Milas Belediye Başkan Yardımcısı Faik Karagöz, bazı sivil toplum örgütü yönetici ve temsilcileri ile yurttaşlar da hazır bulundu. Kalabalık topluluk, ardından Güllük Evlendirme Salonundaki kutlamaya katıldılar. Öğretmen ve öğrencilerin hazırlayıp sunduğu program hem konuklara hem de öğretmenlere coşkulu anlar yaşattı. Öğretmen Gülistan Som, günün anlam ve önemiyle ilgili bir açış konuşması yaptı. Öğrenciler şiirler okudu. Özellikle "Muallim" türküsüne çekilen klip yoğun ve tempolu alkışlar ve seyredenlerin hep bir ağızdan "Bi daha! Bi daha!" diye bağırarak isteklerini yinelemeleri üzerine ikinci kez izlettirildi (Gerçekten internete yüklense, tıklanma rekoru kırabilecek eğlenceli bir klip olmuş). Ardından okul öğretmeni ve çalışanların çalıp söylediği solo parçalar ve türkülerle süren program, öğretmenler korosunun sahne almasıyla son buldu. Daha sonra topluca yemek yiyen öğretmenler, yat gezisiyle yoğun kutlama programını tamamlamış oldular. Gönlündeki insan ve çocuk sevgisini, meslek ve görev aşkıyla birleştiren tüm öğretmenlerin, eğitimcilerin Günü'nü sevgi ve saygıyla kutluyorum. 25 Kasım 2014 / Güllük