ÖNDER Haber -
Partisinin "Önce Türkiye" başlıklı seçim bildirgesini açıklayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "İş garantili eğitim yapacağız, mezun olduğunuz gün işiniz hazır olacak. Taşeron işçilerin tamamı kadro alacak. Asgari ücret CHP iktidarında net 1500 lira olacak. Aile sigortası kapsamında lise öğrencileri son sınıf öğrencilerine okul harcamalarını karşılamaları için lise kart uygulaması getireceğiz. Hiçbir harcama yapmayacak" dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara ATO Kongre Merkezi’nde "Önce Türkiye" başlıklı seçim bildirgesini açıkladı.
Seçim Bildirgesini gençlere adadığını belirten ve konuşmasında gençlere önemli yer ayıran Kılıçdaroğlu konuşmasında özetle şunları ifade etti:
"Bugün 30 Eylül 2015. 7 Haziran seçimlerinin üzerinden 5 ay geçti. Yeni bir seçim bildirgesiyle yeniden huzurlarınızdayız. Bu seçim bildirgesini gençlerimize adıyoruz. Bu seçim bildirgesinin ana omurgasını gençler oluşturuyor. Umudumuz ve geleceğimiz olan gençler oluşturuyor. Gençleri yarının umudu olarak görüyoruz ama gençler bugünün de ortaklarıdır.
Onlara ‘sus’ demeyeceğiz, önce sen konuş diyeceğiz, söz vereceğiz onlara. Baskıya karşı direnen, özgürlüğü savunan, söz konusu vatansa gerisi teferruattır diyen gençlere adıyoruz bu seçim bildirgesini, Ali İsmaillere, Özgecanlara adıyoruz bu seçim bildirgesini. Merdiven altı atölyelerde karın tokluğuna çalışan onbinlerce gence adıyoruz. Taşeron işçisi olarak çalışan kıt kanaat geçinen gençlere adıyoruz. Çöpten kağıt toplayarak ailesinin geçimini sağlayan gençlere adıyoruz bu seçim bildirgesini, Soma’da, Ermenek’te yerin yüzlerce metre altında yaşamını yitiren genç maden işçilerine adıyoruz bu seçim bildirgesini.
Mevsimlik tarım işçilerine adıyoruz bu seçim bildirgesini. Üniversiteyi kazanıp yurt sorunu çözülmeyen gençlere adıyoruz. Teröre kurban verdiğimiz gencecik fidanlarımıza adıyoruz bu seçim bildirgesini. İşsiz gençlerimize adıyoruz. Üniversite öğrencilerine adıyoruz.
TOMA’lara, biber gazlarına karşı polis barikatlarının önünde elinde gül ile karanfil ile bekleyen kitap okuyan, yarattığı mizahla bir diktatöre diz çöktüren gençlere adıyoruz bu seçim bildirgesini.
"Gençleri baş tacı
yapacağız"
Onlar gençleri göz ardı ettiler, biz gençleri baş tacı yapacağız.
Bir süreç başladı, 12 Eylül hukuku ile başladı. Gençler olağan şüpheli olarak görülüyorlar. Gençleri olağan şüpheli sınıfından çıkaracağız. Onları olağan yurtsever olarak göreceğiz.
Gençlerden beklediğim bir şey var. Bütün gençlere sesleniyorum.
"Siyaseti dinazorlardan
temizleyin"
Sizlerden istediğim sadece bir şey var. Siyasete ilgi gösterin. Siyaseti dinozorlardan temizleyin. Siyasette aktif olarak yer alın. Eğer sizler siyasete girerseniz emin olun bugün Türkiye’de yaşananların hiçbirisi olmazdı. Ülkeye barışı sizler getirirdiniz. Ama bazı siyasiler kulaklarını kapatmışlar. Sizi dinlemiyorlar.
Yüzde 10 gençlik kotası getirdik. Oran az diyorsanız. Önümüzde kurultay var. Gelin kurultaya oranı yükseltin, ben size destek vereceğim.
Biz size ne vaat ediyoruz.
Bütün gençlere sesleniyorum. CHP’nin internet sitesine girin, internet üzerinden partiye üye olun. Hiçbir engel yok, hiçbir duvar yok önünüzde siyaset için.
Biz size ne vaat ediyoruz.
En büyük sorun işsizlik miydi, evet.
Gençlere iş
İş garantili eğitim yapacağız. Bütün organize sanayi bölgelerinde yatılı meslek liseleri olacak. Üçüncü sınıftan itibaren fabrikalarda stajınızı yapacaksınız, mezun olduğunuz gün işiniz hazır olacak. Mezun olduğunuz gün fabrikada çalışarak bunu gerçekleştireceksiniz. Bizim getireceğimiz düzende oğlunuz, kızınız asla işsiz olmayacak, işi hazır, aynı zaman da arzu ederse üniversiteye de devam edecek.
Taşeron işçiler
kadroya alınacak
800 bin taşeron işçisi var. Bunların yüzde 80’i genç. Taşeron işçilerin tamamı kadro alacak. Tamamı sendikal hakka kavuşacak.
Asgari ücret:
Bin 500 lira net!
İşçilerin yüzde 80’i asgari ücretle çalışıyor. Şu anda mevcut asgari ücretle çalışan yüzde 80’i genç. Bin lira 54 kuruş. Gençler, size sözüm söz, asgari ücret CHP iktidarında net 1500 lira olacak. Aylığınızdaki artış yüzde 50 olacak.
Herkes rahat yaşayacak.
Öğrenim Kredileri
Üniversitede okurken öğrenim için kredi alıyor. CHP iktidarında iş buluncaya kadar bu borçların tahsili engellenecek. İş bulduktan sonra parayı sizden isteyeceğiz, faizler de silinecek.
Bütün meydanlar sizin olacak. Meydanlarda özgürce gezeceksiniz, biber gazı olmayacak. Yasaklar da kalkacak.
Bir yıl içinde hiçbir üniversite öğrencisi benim yurdum yoktur demeyecektir. Herkesin yurtta yeri olacak.
"Passoligi kaldıracağız"
Gençler maça gitmek istiyor. Passolig nedeniyle gidemiyor. Kaldıracağım bu belayı. Passoligi kaldıracağız.
YÖK kaldırılacak!
Üniversitede iken sizi yönetimin dışında tutuyorlar. YÖK belasını kaldıracağız. Öğrencilere üniversite yönetiminde söz ve karar imkanı sağlayacağız.
Mevsimlik tarım işçileri tamamının sosyal güvenliğini sağlayacağız.
"LiseKart"
Ve yeni bir uygulama getireceğiz. Lisekart. Aile sigortası kapsamında lise öğrencileri son sınıf öğrencilerine okul harcamalarını karşılamaları için lise kart uygulaması getireceğiz. Hiçbir harcama yapmayacak, tamamını sosyal devlet karşılayacak.
Atama bekleyen öğretmenler, sizi çocuklarınızla yan yana getireceğiz.
İkinci öğrenimde harçlar var, o harçları da kaldıracağız."
5 sorun
Bir ilki daha başardık. Dedik ki ülkenin beş temel sorununa çözüm üretmemiz gerekiyor. Nedir o beş temel sorun?
Bir, Türkiye’de demokrasinin, hukukun üstünlüğü.
İki, ekonomi. 13 yılda buraya getirdiler.
Üç, dış politika.
Dört, eğitim ve Beş toplumsal barışımız, yani Kürt sorunu. Şimdi buradan diğer siyasetçilere sormak istiyorum; bizim dışımızda, Türkiye’nin beş temel sorununu dillendiren başka bir siyasi parti var mı? Herkes bir ucundan tutuyor. Oysa sorunu bileceksiniz. Neden bizim seçim bildirgelerimiz örnek alınıyor? Çünkü bunları yapacak kadroları yok, bilgileri yok, birikimleri yok. Bilgi birikim ve kadro sadece ve sadece CHP’de var.
Hukukun üstünlüğü… Eğer siz 12 Eylül darbe hukukunu değiştirmezseniz hangi demokrasiden söz edeceksiniz? Darbe hukukunu tahkim ederseniz hangi demokrasiden söz edeceksiniz? Yargı bağımsızlığının olmadığı ülkede demokrasiden mi söz edeceğiz? Bir kişi konuştuğu zaman bütün savcıların harekete geçtiği ortamda demokrasiden mi söz edeceksiniz? Lise öğrencilerinin hapse atıldığı ülkede demokrasiden mi söz edeceksiniz?
‘Ben anayasaya uymuyorum, anayasayı bana uydurun’ denilen bir ülkede demokrasiden mi söz edeceksiniz? Yasama yargı ve yürütme organlarının, güçler ayrılığı ilkesini getireceğiz. Yüzde 10 seçim barajını kaldıracağız, YÖK’ü tamamen sona erdireceğiz. Anayasayı değiştireceğiz. Eşit yurttaşlığı getireceğiz. Hiç kimse etnik kimliğinden ötürü ötekiyim diye düşünmeyecek. Siyasi ahlak yasası getireceğiz. Her kuruşun hesabını siyasetçi vermek zorundadır.
Ödenen vergiyi vatandaş ödüyor. Gençlerimiz de ödüyor, otobüse binerken vergi ödüyorlar. Vergi ödüyorsam, verginin nerelere harcandığının hesabı verilmek zorunda. Kesin hesap komisyonunu kuracağız.
İki örtülü ödenek kullanan makam var. Biri cumhurbaşkanlığı, biri başbakan. Cumhurbaşkanı, başbakandan gizli örtülü ödeneği nasıl kullanacak? Ne için kullanacak? Aklınız kabul ediyorsa bir sorun yok. Ya böyle bir şey olmaz diyorsanız elinizi vicdanınıza alın.
Bu garabete beraber son vereceğiz. Can ve mal güvenliğinin olmadığı bir yerde üretim olmaz. Demokrasinin olmadığı bir yerde üretim olmaz. İş adamının elinde vergi sopasıyla üretim olmaz. Makul şüpheyle iş adamını, öğrenciyi, genci içeri atacaksın. Dosyaya gizlilik kararı koyacaksın, avukat savunamayacak. Kaldıracağız bunları. Tamamını çöp sepetine atacağız.
Benim insanım neden üçüncü sınıf demokrasiye layık olsun? Neden bu ülkenin insanları düşüncelerini özgürce dile getirmesinler? Düşünceyi kabul eder etmeyiz, ama mutlaka birinci sınıf demokrasiyi getireceğiz.
İktidarda kim var?
Ne diyorlardı; ‘sakın ha CHP’ye oy vermeyin, iktidar olursa dolar fırlar.’ Eee dolar 3 lirayı geçti, kim iktidarda? ‘CHP’ye oy vermeyin sakın faizler fırlar…’ Eee faizler fırladı kim iktidarda? Biz bunları biliyorduk. Kendisi sorun olan bir siyasal iktidar sorunlara çözüm bulamaz.
Vatandaş borç batağında. Kim borç batağından kurtaracak? Bir daha sorayım vatandaşı kim kurtaracak? Buradan tüketici kredisi ve kredi kartı borcu dolayısıyla sizin omuzlarınıza yüklenen faizlerin en az yüzde 80’ini silme sözü veriyorum. Diyorlar ya nasıl? Şimdi diyemiyorlar. Biz dünya uygulamalarına da baktık, hiç endişe etmeyin. En az yüzde 80 diyorum. Ekonomide en iyi kadrolar bizde. Türkiye’yi krizden çıkaran kadrolar şu an CHP’de.
Esnaflara
Esnaf kardeşim de beni dinlesin. Çalışıyor, emekli oluyor. Emekli maaşıyla geçinemiyor, dükkanda devam edecek. Vay sen misin devam eden, sosyal güvenlik destek primi kesiliyor. Esnaf kardeşim, maaşını tam almak istiyorsan oyunu CHP’ye vereceksin.
Prim borcu olan esnaf… Sağlık hizmeti alamıyor yasak. Böyle bir kanun çıkardılar. Eşine de bakmıyorum diyor. Eğer sen borcun dahi olsa hastanelerde insanca tedavi olmak istiyorsan, oy vereceğin tek parti var CHP.
Buradan bürokrasi konusunda yapacağımız bir değişiklikten söz ediyorum. Cumhuriyet tarihinin en büyük bürokratik devrimini yapacağız. Bir işveren düşünün. Yanında çalıştırdığı işçiler için beyannameyi SGK’ya veriyor. Vergiyi gelir idaresine, işçilerin beyanlarını da veriyor. Esnaf da iki ayrı yere veriyor. Niye iki ayrı yere veriyorlar? Milyonlarca kağıt harcanıyor. Milyonlarca harcamalar yapılıyor. Biz bütün gelirleri sadece ve sadece gelir idaresi başkanlığının toplayacağı bir düzenleme yapacağız. En büyük kağıt tasarrufunu gerçekleştirmiş olacağız. Bir yere muhatap olacaklar. Yeminli mali müşavirler, muhasebeciler sizin de eliniz rahatlayacak.
Çiftçilere
Çiftçi kardeşim. Ekonomide biliyorum sorun olduğunu. Mazotu sana 1,5 liradan vereceğimizi söylemiştim. Çiftçi kayıt sistemine göre. Kimin ne kadar ekeceği, ne kadar yakıt kullanacağı belli. Buna göre mazotu sadece dolardaki artış nedeniyle 1 lira 80 kuruştan vereceğiz. Her kuruşu hesaplıyoruz.
Bugüne kadar orman köylüsüyle ilgili hiçbir şey denmedi. Kişi başına gelirin en az olduğu kesimdir orman köylüleri. orman genel müdürlüğü kaçak işçi gibi çalıştırır onları. Bu uygulamaya son vereceğiz, orman genel müdürlüğü seni çalıştıracak, sigortalı yapacak ve sen çalışacaksın ve zamanı geldiğinde emekli olacaksın. Sana bu hakkı biz vereceğiz.
Bir ülke nasıl güçlü olur? Bir ülkenin gücü üretmesiyle olur. Eğer üretmiyorsanız güçlü Türkiye olmaz. Tüketen hiçbir toplum güçlü olmamıştır. Saygınlık kazanmamıştır."
CHP’nin diğer vaatleri:
TBMM’ye etkinlik kazandıracağız.
Başta yüzde 10 seçim barajı olmak üzere demokratik siyasetin ve adil temsilin önündeki bütün engelleri kaldıracağız.
Yurt dışındaki yurttaşlarımızın, her 300 bin seçmene bir milletvekili düşecek şekilde, 10 milletvekili ile temsil edilmesini sağlayacağız. Memurların siyasi partilere üye olma yasağını kaldıracağız.
Siyasi Ahlak Yasası çıkaracağız.
Siyasi Partiler Kanunu’nu parti içi demokrasiyi güçlendirecek şekilde değiştireceğiz.
Kolluk güçlerinin keyfi uygulamalarına, orantısız şiddete ve biber gazı kullanımına son verecek yasal düzenlenmeleri yapacağız.
MİT müsteşarının yargılanması için gerekli olan idari izni, Cumhurbaşkanı’ndan alarak, yetkiyi Başbakan’a vereceğiz.
Adalet Bakanlığı’na bağlı Adli Kolluk kuracağız. Devlet Güvenlik Mahkemeleri’ne (DGM) dönüşmüş olan Sulh Ceza Hâkimlikleri’ni kaldıracağız.
HSYK’yi, Hâkimler Yüksek Kurulu ve Savcılar Yüksek Kurulu olarak ikiye ayıracağız.
Partiler üstü, sembolik yetkilerle donatılmış, yürütme ve yasama üzerindeki etkisi sınırlandırılmış bir Cumhurbaşkanlığı modelini yeniden tesis edeceğiz. Cumhurbaşkanı’nın yargı ve diğer üst düzey bürokrasi atamalarındaki yetkilerini kısıtlayacağız. Cumhurbaşkanlığı’nın bütçesini anayasal tanımlara uygun olarak mütevazı ve hesap verebilir hale getireceğiz. Örtülü ödeneğin keyfi biçimde ve siyasi amaçlarla kullanılmasını engelleyecek yasal düzenlemeleri yapacağız. Cumhurbaşkanı’na hakaret suçunun, yurttaşları sindirme amacıyla kullanılmasını mümkün kılan yasaları kaldıracağız.
Medya kuruluşları ve mensuplarına karşı partizanca saldırılara ve keyfi cezalandırmalara engel olacağız.
Din, mezhep ve inanç farkı gözetmeksizin tüm yurttaşlarımızın inanç ve ibadet özgürlüğünü güvence altına alacağız.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nı, tüm inançlara eşit mesafede duracakşekilde yeniden yapılandıracağız.
Evrensel insan hakları ilkeleri çerçevesinde, farklı din ve inançlara mensup tüm yurttaşların ibadethane açmalarının önündeki engelleri kaldıracağız.
Cemevlerini diğer ibadethaneler gibi yasal statüye kavuşturacağız.
Zorunlu din derslerini kaldıracağız. Bu dersleri çoğulcu bir içeriğe kavuşturacak ve seçmeli hale getireceğiz."
"Kürt Sorunu"
Her türlü şiddet ve baskıyı sona erdirerek, sorunu siyaset yoluyla çözeceğiz.
Kürt sorununun çözüm yerinin TBMM olmasını sağlayacağız. TBMM’de temsil edilen tüm siyasi partileri çözüm için bir araya getirerek süreci geniş bir toplumsal uzlaşma ile yürüteceğiz. Sorunu çözmeye yönelik tüm girişimlerin şeffaf ve hukuka uygun olmasını temin edeceğiz. Diyarbakır Cezaevi’nde yaşananlar ve Uludere katliamı başta olmak üzere tüm faili meçhuller, işkenceler ve hak ihlallerini araştıracak bir Meclis Komisyonu kuracağız. Eşit vatandaşlık ilkesinin gereği olarak, anadili Türkçe olmayan yurttaşlarımızın kamu hizmetlerinden eksiksiz olarak yararlanabilmesini sağlayacağız. İdari sistemimizde yerinden yönetim ilkesini hayata geçireceğiz.
Seçimlerde ve siyasette dil yasaklarını sona erdireceğiz.
Türk Ceza Kanunu’nda ve Terörle Mücadele Kanunu’nda yer alan ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı hükümleri kaldıracağız.
Resmi ve ortak dilimiz Türkçe’nin her kademede eğitim ve öğretim dili olmasını ve anadilin öğretimi önündeki engellerin kaldırılmasını sağlayacağız.
Yurttaşların anadilin öğretimi hakkından yararlanabilmesi için gerekli altyapıyı, kamu desteği ile oluşturacağız. Eğitim politikalarımızı çocuğun üstün yararı anlayışını gözeterek geliştireceğiz. Mayınlı arazilerin temizlenerek, tarım amaçlı kullanım için yoksul köylülere dağıtılmasını sağlayacağız.
Faili meçhul cinayetlerde, insan hakkı ihlali ve işkence suçlarında zaman aşımını kaldıracağız.
Roboski katliamını yeniden soruşturacak, sorumluları, bulundukları görev ne olursa olsun yargı önüne çıkaracağız. Dersim olaylarının araştırılması için Dersim arşivlerini, TBMM’de toplayarak araştırmacıların incelemesini ve gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlayacağız.
21 Mart’ı Nevroz bayramı olarak resmi tatil ilan edeceğiz.