Ören’de, deniz üstünde ‘tanımlanamayan şeyler’?!

A. Kemal KAŞKAR - Ağustos ayının ikinci yarısının bunaltan sıcaklarının etkisini biraz olsun azaltabilmek için Ören’e giden yurttaşlar, geçtiğimiz hafta içinde ‘çok tatsız bir sürpriz’le karşılaştılar. Belki bu ifade ediş yeterince ‘etkili’ olmayabilir ama, bilemediğimiz bir durumdan söz etmeye, böyle bir durumu haberleştirmeye çalıştığımız için, doğrusu biz de tam ‘ne diyeceğimizi’ bilemiyoruz... Ören Yat Limanı yapım çalışmalarının sürdürüldüğü bölgeden geldiği sanılan bir ‘gümbürtü’nün ardından denizin üzerini otlu-yosunlu-taşlı bir tabaka kapladı. ‘Taş’ dediğimiz, topuk törpülemek için de kullandığımız için topuktaşı da denilen ponza taşı... Süngerimsi bir dokuya sahip bu hafif taşın da içinde bulunduğu ‘tanımlanamayan şeyler’, birdenbire yüzmeye başladı deniz üzerinde... Giderek çoğalıp sıkılaşarak ve dolayısıyla insanları sudan kaçıracak kadar yoğunlaştı... Oldukça büyük bir alanı işgal eden bu deniz üstü örtüsü, doğal olarak, yurttaşların endişelenmesine yolaçtı. Aceleyle denizden çıkan yurttaşlar, cep telefonlarıyla çektikleri fotoğrafları gazetemize ulaştırıp "Nedir bu?" diye sordular... Ben de soruyorum ... Elbette bu haklı ve gerekli sorunun yanıtını sevgili yetkili-ilgililerimiz, ne yapıp edip bulup öğrenip verecektir diye düşünüyor ve ‘o sade soru’yu biraz ayrıntılandırıp çeşitlendirerek ben de soruyorum: Gerçekten, nedir bunlar? Nereden gelmişlerdir? O gümbürtü nedir? O ‘yüksek gürültü’ ile deniz üstündeki ‘tanımlanamayan şeyler’ arasında bir ilişki-ilinti var mıdır? Varsa nedir? Yoksa da, ‘o gümbürtü’ nedir? Bu durum daha sonra yine yaşanabilecek midir? Yaşanabilecekse eğer, denizde yüzmekte olan yurttaşlara ne yapmalarını tavsiye edersiniz? Bu ‘iyi’ bir şey midir? Yoksa sizler de ‘çok kötü bir şey’ olduğunu kabul eder misiniz? Eğer öyleyse, bu nedenle sorunun kaynağı ile ilgili soruşturma açar mısınız? Ve son olarak da: Verilen çok büyük rahatsızlıktan ötürü, sevgili yurttaşlarımızdan özür diler misiniz?