“Plajımı benden alamazsınız!”

ÖNDER Haber / A. Coşkun EFENDİOĞLU - Dün saat 13’te, Güllük Limanı Genişletilmesi Projesi kapsamında, yapılması gerekli olan Halkın Bilgilendirilmesi ÇED (Çevre Etki Değerlendirme) Toplantısı, Güllük Palm Beach Restaurant’ta yapıldı. Güllüklülerin geniş bir katılımla katıldıkları toplantıda, Muğla Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü Şube Müdürünün gözetiminde, Güllük Limanı’nın Genişletilmesi Projesi için ÇED Raporunu hazırlayan firmanın yetkileri, yapılacak çalışma hakkında sunum yaptılar, bilgi verdiler. Her meslekten pek çok Güllüklünün izlediği toplantıyı, Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyeleri ile, CHP ve MHP Milas İlçe Başkanları ile partililer de izledi. Toplantının başlamasından hemen sonra, katılımcıların isim ve imzalarının toplandığı bir kağıdın dolaştırılmaya başlanması üzerine, katılımcılar buna tepki gösterdiler ve "Biz daha sonra görüşlerimizi belirtirken isimlerimizi söyleyeceğiz. Sanki bu toplantıya katılıp olur vermişiz gibi imza toplanması yanlıştır" diyerek itiraz ettiler ve imza toplanması durduruldu. Çevre Şehircilik Muğla İl Müdürlüğü Şube Müdürü Kenan Gürolhan, bunun böyle bir anlama gelmeyeceğini belirtse de, itirazlar sürdü. Gürolhan, bu toplantıda herşeyin bitmeyeceğini, burada alacakları itirazların da eklenerek, kendi raporlarının 18 Mayıs’a kadar Bakanlığa iletileceğini, buradaki itirazlar da dikkate alınarak firma tarafından yapılacak ÇED Raporu’nun, Ankara’da Bakanlıkta yapılacak olan ÇED Toplantısında görüşülerek karara bağlanacağını, bunun uzun bir süreç olduğunu belirtti. Ancak Güllüklüler, bütün bunların tam bir aldatmaca olduğunu belirterek, tepki göstermeye devam ettiler. Daha sonra ÇED raporu hazırlayan firma yetkilisi İnş. Yük. Müh. Kenan Dereboy bir sunum yaptı. % 95 ihracat amaçlı Projenin Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Güllük Limanı Genişletme Projesi olduğunu belirten Kenan Dereboy, şimdiye kadar, daha çok feldspat ağırlıklı madenlerin ihracının yapıldığı limanın, konteyner taşımacılığı da yapacak şekilde genişletilmesi amacını taşıdığını ve % 95 ihracat amaçlı olduğunu belirtti. Daha çoğu Aydın-Muğla hinterlandından gelecek yüklerin gemilerle, ağırlıklı olarak İspanya ve İtalya’ya ihracı için kullanılacak limanın şu anki haliyle yetersiz ve bu nedenle açıkta sürekli 10-12 geminin beklemek durumunda kaldığını belirtti ve konteyner taşımacılığının çevresel etkiler açısından da olumlu bir gelişme olduğunu belirtti. Mevcut iskelenin her iki taraftan 15’er metre genişletileceğini ve 100 metre de uzatılacağını, bunun yanında, üç ayrı yerde, biri halk arasında Semiramis Plajı olarak bilinen koy olmak üzere, arkadaki 35 metre rakımlı tepenin 2,5-3 metre koduna indirileceğini ve buradan çıkacak toprak ve kaya ile doldurulacağını ve bütün bu işlemler sonunda 390 metre uzunluğunda yeni gemi yanaşma yeri planlandığını belirtti.   Böylece 4 aynı noktada yükleme yapılabileceğini ve mevcut çalışanlara ilave olarak 126 kişi için istihdam alanı yaratılacağını açıkladı. 3 ayrı yerde yaklaşık 49 dönümlük bir deniz yüzeyinin doldurulacağını ve iskelenin de kazık usulüyle yapılacağını belirtti. Denize toplam 800 bin metreküp dolgu yapılacağını, genişletme çalışmaları bittikten sonra 45.000 DWT’luk gemilerin yanaşarak yükleme yapabileceğini kaydetti.   Projenin çevresel etkileri Daha sonra, firma yetkililerinden Çevre Mühendisi Sergün Semerci, projenin çevresel etkileriyle ilgili bilgi verdi. Semerci, yapılacak dolguların deniz ekosistemine olabilecek olası etkilerine ve iskelenin uzatılması ve yapılacak dolgular sonrasında akıntıların nasıl etkileneceğine, bunun hemen yanıbaşındaki Dalyan’a ne tür etkileri olacağına hiç değinmeden, çıkacak çöp ve atıkların nasıl bertaraf edileceği ile ilgili son derece sathi ve söylediklerinin mümkün olup olmadığını da araştırmadıkları ortaya çıkan şeyler söyleyince, çok büyük tepkiler başladı.   Kesinlikle kabul edilemez Söz alan dinleyiciler, itirazlarını belirtirken, temel itiraz, bir tatil beldesi olan Güllük’te binlerce konutun hemen yanıbaşında olan ve zaten şimdi bile çok büyük rahatsızlıklara ve çevre kirlenmesine neden olan limanın genişletilmesinin, Güllüklü insanların hiç düşünülmediğinin kanıtı olduğunu ve bu güzel tatil beldesinde bunun kesinlikle kabul edilemez olduğunu belirttiler. Bir Güllüklü, bu ÇED toplantısının neden Güllük’ün en ücra köşesinde, 8 aydır kapalı olan bir mekanda yapılıp da, daha fazla Güllüklünün katılabileceği, merkezdeki bir toplantı salonunda yapılmadığını sordu. Amacın, gerçeklerin Güllüklülerden saklanması olduğunu iddia eden pek çok Güllüklü, bu yöndeki tepkilerini dile getirdiler. Kemal Kisirlioğlu, Recep Temur, Şeref Topaloğlu ve pek çok Güllüklü, liman genişletmesinin, Güllük’te yaşayan insanlara tam bir hakaret olduğunu belirterek, "Neden bu limanı, binlerce ikinci konutun bulunduğu alanın daha uzağındaki ve boş olan alanlarda yapmadıklarını" sordular.   Körfez ekosistemini altüst ediyor Katılımcılardan Meliha Tekin, ÇED Raporu’nda, Güllük Limanı’nın şu anda bile en büyük sorunu olan ve boş gemilerin yolculuklarında kullandıkları "Balans Suyu" denilen ve geldikleri nehir ve denizlerden aldıkları suları, Güllük Körfezi’nde boşalttıklarını ve bunun da körfezin eko sistemini altüst ettiğini, bu denizlerde bulunmayan ve bilinmeyen pek çok mikroorganizma ve canlıların Güllük Körfezi’ne taşındığını ve körfezin gün geçtikte kirlenerek, denize bile girilemez hale getirildiğini belirterek, ÇED Raporu’nda, gelecekte liman büyütülürse daha da artacak bu sorunla ilgili hiç bir şey bulunmamasını eleştirdi.   "Siz bizim aklımızla ve birikimimizle alay ediyorsunuz" Milas Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi Coşkun Efendioğlu, "Siz bizim aklımızla ve birikimimizle alay ediyorsunuz" diyerek başladığı konuşmasında, bir ÇED raporunda esas ele alınması gereken konulara hiç değinilmediğini belirterek, bu limanın Güllük’e gelmesi planlanan ve 1/25.000’lik  yeni Çevre Düzeni Planlarında işlenmiş olan demiryolu ile yapılacak ihracat malları taşımasının son durağının bu genişletilecek liman olduğunu belirterek, buna değinmemeniz bile büyük bir bilgi kirliliğidir dedi. Ayrıca uzatılacak mendirek ve doldurulacak koylardaki deniz sonrasında, körfezin eko sisteminde ne gibi değişiklikler olacağı ya da bir balık üreme merkezi olan ünlü Güllük Dalyanı’nın nasıl etkileneceği konusunda hiç bir araştırmaya yer verilmemesini de eleştirdi ve "Siz, burada söylediğiniz ve bu temel konulara hiç değinmeyen sunumunuzla, buraya katılan bizlerin akılları ve birikimleriyle açıkça alay ediyorsunuz, böyle ÇED Raporu olmaz ve bu koşullarda buraya böyle bir tesisi de kimse yapamaz" dedi. Bölgedeki ikinci konutların, kooperatiflerin yöneticileri de çok sert tepki göstererek, bu genişletme çalışması sonrası Güllük’ün yaşanılmaz bir yer olacağını, denize girilemeyeceğini belirterek, tepkilerini dile getirdiler.   "Bize koca bir masal anlatılıyor" Reşat Uygun, 2011-2013 yılları arasında Üniversitenin bu körfezdeki sulara limanın etkileri konusunda kapsamlı ve ayrıntılı bir bilimsel çalışma yaptığını ve bu çalışmanın sonucunda yayınlanan raporun da bulunduğunu, ÇED’i hazırlayanların bunlardan haberdar olup olmadıklarını sordu ve "Bunlar olmadan nasıl bir ÇED hazırlanabilir bilmiyorum" dedi. Milas Kent Konseyi Başkanı Mehmet Günlük de, "35 yıldır Güllük’te tatil yapan bir insan olarak, burada bize koca bir masal anlatıldığını söylemeliyim. Temelli hiç bir soruna değinmeyen ve sıradan bilgilerle doldurulmuş bir raporla, bu liman genişletmesinin çevreye olumsuz etkisi olmadığını söylemeye çalışmak, Güllüklülere masal anlatmaktır. Böyle şey olmaz" diyerek tepkisini belirtti.   Zeytinlikler tuzlu suyla çoraklaştırılıyor! Bu arada söz alan Ahmet Erbey de, "Sizin dolgu için kazılarak denizin doldurulacağını söylediğiniz verimli zeytinlik araziler, yapılacak bir tahlilde ‘verimsiz arazi’ olarak görünsün diye, liman yetkililerince iki yıldır tuzlu su pompalanarak çoraklaştırılmaya çalışılıyor. Bunu biliyor musunuz?" diyerek tepkisini ortaya koydu.   Hani ‘beyaz kuğular’ gelecekti Şeref Topaloğlu isimli öğretmen emeklisi bir vatandaş da, 9 yıl kadar önce, limanın açılışı için Güllük’e gelen Bakan Binali Yıldırım’ın vatandaşlara "Buraya beyaz kuğular gelecek" diyerek, Güllük’e turist gemilerinin geleceğini söylediğini belirterek, "Bakın karşıya, beyaz kuğular dedikleri tam 12 adet kara şilep, bunların bizim hayatımızı nasıl olumsuz etkilediğini en iyi biz biliyoruz. Şunu söylüyorum size, benim denize girdiğim plajı benden alamazsınız, buna hakkınız yok" diyerek tepkisini belirtti.   Tepkiler artarak sürecek Yoğun itirazlar ve tepkilerle, sunum tamamlanamadan toplantı sona erdi. Muğla İl Çevre Müdürlüğü yetkilisi, yapılan itirazların da not alındığını belirterek,18 Mayıs’a kadar bunun bir raporla bakanlığa kendilerince iletileceğini belirttiler. Toplantıya katılan vatandaşlar, bu tepkinin bir başlangıç olduğunu ve artarak süreceğini belirttiler.