“Sağlık ortamı üfürükçülere, sülükçülere, hacı ve hocalara bırakılmayacaktır!”

ÖNDER Haber - Geleneksel olarak belirli aralıklarla yapılan Ege Tabip Odaları toplantısı Akyaka Yücelen Otel’de, Muğla Tabip Odası ev sahipliğinde 22-23 Kasım 2014 tarihlerinde gerçekleştirildi

“Sağlık ortamı üfürükçülere, sülükçülere, hacı ve hocalara bırakılmayacaktır!”
  • 28 November 2014, Friday 7:29
ÖNDER Haber - Geleneksel olarak belirli aralıklarla yapılan Ege Tabip Odaları toplantısı Akyaka Yücelen Otel’de, Muğla Tabip Odası ev sahipliğinde 22-23 Kasım 2014 tarihlerinde gerçekleştirildi. Toplantıya Çanakkale, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Denizli, Isparta-Burdur, Afyon ve Antalya Tabip Odası temsilcileri katıldı. Ülkemizde sağlığın durumu ve sorunlarının konuşulduğu toplantıda; sağlığın ticarileştirildiği, tıp fakültelerinin özerkliğinin ortadan kaldırıldığı, tıp eğitiminin ikinci plana atıldığı, performans paylaşımının sağlık çalışanları arasındaki barışı bozduğu, halkın sağlık hakkına ulaşımının katkı ve katılım payları ve benzer durumlarla zorlaştırıldığına dikkat çekilerek, bu duruma Tabip Odalarının seyirci kalmayacağı belirtildi. Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Çağlayan Üçpınar, Ege Tabip Odaları Akyaka buluşmasının sonunda yayınlanan açıklamada, Birinci basamak sağlık hizmetlerinin bir ekip faaliyeti olmaktan çıkarılıp aile hekimi ve çalışanın sırtına yüklendiği, aile hekimlerinin çalışma şartlarının gün geçtikçe ağırlaştırıldığı, aile hekimlerine yüklenen angaryaların dayanılamaz boyutlara ulaştığı, bu koşullarda esnek çalışma adı altında sabah 08 akşam 20 arasında mesai dayatmasının kabul edilemeyeceğinin söylendiğini ve "İlgililerin bu durumu bir an önce fark etmelerini sağlamanın çabası içinde olacağımızı belirtmek istiyoruz" dendiğini belirterek, Çanakkale, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Denizli, Isparta-Burdur, Afyon, Antalya, Uşak ve Muğla Tabip Odalarının ortak açıklamasını basın ve kamuoyu ile paylaştı … Seyirci kalınmayacaktır Özellikle mevcut iktidar döneminde, bilimsel ve kanıta dayalı tıp uygulamalarının değersizleştirilmesi yönünde girişimlerin yoğunluk kazandığı görülmektedir. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp başlıkları adı altında üzerlerine vazife olmayan kişi/kişilerin ilerde telafisi mümkün olmayacak bir şekilde sertifikasyon programlarıyla hastalara/hastalıklara müdahalelerine yol açacak uygulamalara seyirci kalınmayacaktır. Sağlık ortamı üfürükçülere, sülükçülere, hacı ve hocalara bırakılmayacaktır. Üretimden gelen gücümüz de dâhil olmak üzere … Hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin her geçen gün arttığı ülkemizde hedef gösterilmekten, kimliğimizin değersizleştirilmesinden, sunduğumuz sağlık hizmetlerinin önemsizleştirilmesinden, toplumsal saygınlığımıza gölge düşürülmesinden patlama noktasına geldiğimizin bilinmesini istiyoruz. Can güvenliği, iş güvencesi, çalışma ortamlarımızın iyileştirilmesi, iş barışını bozacak girişimlerden kaçınılması ve insanca yaşayabileceğimiz emekliliğimize de yansıyacak ücretlendirme sistemini getirilmesini talep ediyoruz. Bu taleplerimizin karşılık bulmaması durumunda üretimden gelen gücümüz de dâhil olmak üzere odalar olarak üzerimize düşeni yapacağımızın bilinmesini istiyoruz. Savaşsız ve sömürüsüz bir dünya yaratmak için … Sürekli yaşıyor olmamıza rağmen deprem, iş kazaları/cinayetleri ve savaş gibi olağan dışı durumlarda sağlık hizmetlerinin sunumunda ülke olarak sıkıntılar yaşamaktayız. Savaş başta olmak üzere tabip odaları olarak olağan dışı durumlara hazırlıklı olma durumundayız. Başta çocuk ve kadınlarımız olmak üzere savaşın etkilerinden insanlarımızı korumak, emperyal güçlerin savaş çığırtkanlıklarına karşı durmak, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya yaratmak için güçlerimizi birleştirmenin önemini biliyoruz. Haykırıyoruz! Soma, Ermenek başta olmak üzere iş cinayetlerinin ve çevre katliamlarının sorumlularını yakından tanıyoruz; İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği alanında tabip odalarını ve Türk Tabipleri Birliğini etkisizleştirme girişimlerinin faturalarını toplum olarak çok ağır ödeme durumunda bırakıldık. Buradan bir kez daha haykırıyoruz: ücretini işverenden alan işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve denetçilerle işçi sağlığı ve iş güvenliği sorununu çözemezsiniz. Kamuyu tamamen devre dışı bırakan taşeron sistemiyle iş cinayetlerini önleyemezsiniz. Gölgesinden korkan bir yaklaşımla çalışanları sendikasızlığa, örgütsüzlüğe sürükleyemezsiniz. Ege Tabip Odaları olarak çatı örgütümüz Türk Tabipleri Birliği, diğer meslek örgütleri, sendikalar, partiler, sivil toplum örgütleri ve halkımızla birlikte bir mücadele ağı örme kararlılığımızı bir kez daha haykırıyoruz!... Unutmak kaybetmektir Ege Bölge Tabip Odalarının ortak açıklaması; "Yaşam, aldığımız nefes sayısıyla değil, nefesimizi kesen anların sayısıyla ölçülür. Unutmak kaybetmektir" vurgusuyla sona eriyor.
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık