ÖNDER Haber -
Eğitim Sen Milas Temsilciliği’nden yapılan açıklamada, Milli Eğitim Temel Kanunu ve Bazı Kanun ile Kanun Hükmündeki Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına ait Kanun ile, eğitim yöneticileri atamasında tek kriterin ‘hükümetin çizgisinde olmak’ olacağını ve bütün atamalarda "siyasi torpil"in temel belirleyen haline geleceği belirtilerek, "Bu düzenleme, AKP hükümetinin eğitimde en alt kademeden en üste kadar hiçbir farklı görüşe yer vermek istemediğini, bütün eğitim yöneticilerinin siyasi iktidarın sözünden çıkmayan ‘siyasi kadrolar’ haline getirilmek istendiğini gösteriyor" denildi.
Eğitim Sen Milas Temsilciliği’nin açıklamasında, daha sonra şu görüşler dile getirildi:
Sayın Başbakan, her defasında atanmışların, seçilmişlerin emrinde olacağını söylemektedir. Eğitimde yaptığı bu düzenleme ile tüm eğitim çalışanlarını kendi kuklası haline getirmek, okullarda AKP’nin dışında bir ses çıkmasını istememektedir. Daha önceki konuşmalarında belirttiği gibi, 2023 hedefine ulaşmak için istediği dindar, itaatkar, muhafazakar, kindar gençlik modelini yetiştireceği okulları dizayn etme çabası içindedir.
Bu siyasi kadrolaşmanın örnekleri ilçemizde de AKP’nin arka bahçesi gibi çalışan toplu sözleşme sürecinde öğretmeni sırtından bıçaklayan sendikanın temsilcileri ve ona üye olan kimi okul yöneticileri tarafından yürütülmektedir. Mart ayı başından itibaren malum sendika yöneticileri okulları gezip müdür ve müdür yardımcılarına yüz yüze görüşmeler yaparak sendikalarından istifa etmelerini ve kendi yandaş sendikalarına geçmelerini dile getirerek insanlara ahlaksız tekliflerde bulunmaktadırlar. Bu teklifler birilerine telefon ettirilerek de yapılmaktadır.
Yine bu sendika tarafından 13 Hazirandan sonra Milas’ta okullarda görev yapacak yöneticiler için bir liste hazırlandığı ve bu liste dışında kalanların yer beğenmeleri istenmektedir. Kısacası sayın başbakanın gezi eylemlerinde dediği gibi yöneticilerimize "ya taraf olursunuz ya da bertaraf" denilmektedir.
Atatürk "Öğretmenler; Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür nesiller ister" sözünü söylerken, gelecekleri iktidar yanlısı bir sendika yöneticisi ve iktidarın kadrolu memuru gibi çalışan valilerin iki dudağının arasında kalan okul yöneticileri, kendileri özgür olmadan özgür nesillerin yetişmesi için nasıl ortam hazırlayacaktır?
Eğitim Sen olarak "Üreten biziz, yöneten de biz olacağız" ilkesinden hareketle, eğitim yöneticilerinin okullarda ya da işyerlerinde gerçekleştirilecek demokratik seçimlerle belirlenmesini ve yönetici atamalarında liyakat ve yeterlilik kriterlerinin temel alınmasını savunuyoruz. Sendika olarak talebimiz, her okulun kendi yöneticisini kendisinin seçmesi, okullarda sandıklar kurularak ve demokratik bir ortamda seçimler yapılarak eğitim yöneticilerinin siyasal atamalarla değil, okul bileşenlerinin ortak iradesi ile belirlenmesidir.
Eğitim Sen olarak, ilçemizdeki bu gelişmeleri kınıyor ve tüm eğitim yöneticilerimizin yanında olduğumuzu bildiriyoruz.





