Süleyman Koç: “Bir insan gelir, Milas değişir”

Açıklama öncesi CHP İlçe Başkanı Tüze Çetinkaya kısa bir konuşma yaparak, diğer aday adaylarının adaylık konuşmalarını daha önce yaptıklarını, bu gün de Milas Belediye Başkan Aday Adaylarından Süleyman Koç’un adaylık konuşmasını yapacağını söyledi ve sunum sonrasında bütün aday adaylarıyla birlikte kürsü etrafında toplanacaklarını bildirdi.

Daha sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adaylığını açıklayan Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat’a söz verdi. Başkan Tokat, Milas’ta belediye başkanlığı ve meclis üyeliği için aday adayı olan herkese başarılar diledi ve kendisinin de büyükşehire aday adaylığı açıklamasında kendisine destek olan herkese teşekkür etti. Sonuç ne olursa olsun, hep birlikte seçimlerde partinin adayı olacak ismin etrafında kenetlenerek, partilerini iktidara taşıyacaklarını belirten Muhammet Tokat, Belediyespor ve Atatürkçü Düşünce Derneği’nde birlilkte çalışma fırsatı bulduğu Dr. Süleyman Koç’a da başarılar dileyerek, sözü Süleyman Koç’a bıraktı.

Kırsaldan merkeze tüm kesimler için ayrı ayrı projeleri olduğunu söyleyen CHP Milas Belediye Başkanı Aday Adayı Koç, örgütlenme ve kooperatifleşmenin önemine değindi ve belediyenin bu sayede vatandaşların yaşam kalitesini yükseltebileceğine vurgu yaptı.  

Kültür turizminden hak edilen payı alamadığımızı söyleyerek, değişimin isimle değil anlayışla olacağının altını çizen Aday Adayı Koç, “Değişim isimle olmaz. Yönetim anlayışımızı değiştirecek insanlara ihtiyacımız var. Bunun örneklerini geçmişte Fatsa ve Dikili’de gördük. İnsanlarda bunların olmayacağı yönünde bir inançsızlık var. Önce inanın! Gerçekten değişim işitiyorsanız ben hazırım. Bir insan gelir, Milas değişir. Belediye başkanı olursam bu şehri hep beraber yöneteceğiz” dedi.

ÖZGEÇMİŞİ VE ADAY ADAYI OLMADAN ÖNCEKİ ÇALIŞMALARINI AKTARDI

Aday adaylığı açıklamasını geç yapmasının neneni hakkında bilgiler vererek konuşmasına başlayan CHP Milas Belediye Başkanı Aday Adayı Opr. Dr. Süleyman Koç, “Geç bir açıklama oldu ama sizlere kendimi anlatma adına daha fazla konuşma imkânım da oluştu. Öncelikle tüm aday adayları sizlere ulaşmak adına bir yol kat edeceğiz. Sağlık her şeyden önemli olduğu için kimsenin bir zarar görmemesi ve ayağına taş değmemesi öncelikli dileğim. Yakamda gördüğünüz rozeti 10 gün önce taktım. Daha önce takamıyordum çünkü devlet memuruydum. Siyaset bana yasaktı ama ben siyaset yaptım mı ondan bahsedeyim: 1998 yılından bu yana Milas’ta çalışıyorum.  2000’li yılların başında Cumhuriyet okurları grubumuz vardı. Milas’ta 29 tane aydınlanma toplantısı yaptık. Bu toplantılarda Türkiye’nin en değerli aydınları sizlerle ve bizlerle buluştu. Milas’ın örgütlenmesi ile ilgili o sürecin çok ciddi katkıları olduğunu düşünüyorum. Bu sürecin sonunda Yatağan sürgünü yaşadım. Devlette böyle bir görevlendirme şansı olmadığı halde bir kâğıt geldi ve Yatağan’a görevlendirildim. Sonuçta mahkeme kararıyla geriye döndüm. Tehditler de aldım ama burada kaldım. 2006-2008 yıllarında Muğla Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyeliği yaptım.  Yıllardır Milas’ta hastanenin temsilcisi olarak örgütlenme, grev kararları, onların basın açıklamalarını yaptım. 1 Aralık’a kadar da bu çalışmalara devam ettim. Hekimliğe başladığım süreden itibaren SOL bir sendikanın üyesiyim. İnsanlarımızın eylemleri, grevleri, örgütlenmesine elimden geldiğince katkıda bulunmaya çalıştım.  2014 yıllarını hatırlayın; Atatürk dediğinizde veya Atatürkçüyüm demek bu ülkede bir suç haline gelmişti. Korkuyordu insanlar. O dönem yapılan operasyonları hatırlayın. O dönemlerde 2014-2016 yılında ADD başkanlığı yaptım. Çok güzel işler yaptık. 104 gencimize burs sağladık. Elimizden geldiği kadar bu siyasetin içinde bulunmaya çalıştık.” Dedi.

Süleyman Koç açıklamalarına şöyle devam etti:

BU BABA OCAĞI ROZETİNİ ANCAK 10 GÜN ÖNCE TAKABİLDİM

Devlet memurluğu yaparken, zamanında Sağlık Bakanlığı’na bizim dertlerimizi, yapılanları, haksızlıkları, toplumun sağlıktaki kötüye gidişiyle ilgili bir mektup yazdım. İnternette var o mektup ve milyonlarca insan okudu, ulusal basına yansıdı. Şunu demek istiyorum, ben siyasetin hep içindeydim. Bu baba ocağı rozetini ancak 10 gün önce takabildim.  Aday adayları hepsi çok değerli insanlar.

NEDEN ADAY OLDUĞUM VE BENİ NEDEN SEÇMENİZ KONUSUNDA SİZLERE BİLGİ VERECEĞİM

Yıl 1999-2000 Van askeri Hastanesinde terörün çok yoğun olduğu dönemde görev yaptım. Yüzlerce yaralı askerlerimiz için elimizden geleni yapmaya çalıştım. İnsanların elinden tutmaya çalıştım. O dönemde de hayatın içindeydim.

Atatürkçü Düşünce Derneği döneminde 2 yılda 104 tane çocuğa burs sağladık. Paranla sen de bir umut ver isimli bir projesi hazırladık. Sizlerin desteğini alarak bu projeye öncülük yaptık. Ülkemizde meydana gelen depremlerde gönüllü olarak hizmet verdim. Sadece Türkiye’de değil Sudan, Pakistan, Somali’de insani yardımlar, oradaki insanlarla ilgili gönüllü olarak faaliyetlerim oldu. En son Tanzanya’da Milas Akıllı Köyü kurduk. O köye su getirdik. Bunları hep beraber oluşturduk.

BELEDİYECİLİK KONUSUNDAKİ EKSİKLERİ DEĞERLENDİRDİ

Milas olarak bir konuda geride kaldığımızı düşünüyorum. Sosyal demokrat, yüreği solda atan sol bir parti olarak bizim ana noktamız insandır. Sosyal belediyecilik bizim için vazgeçilmez bir görevdir. Bu anlamda yapılabilecek, eksik kaldığımız, tamamlanması gereken projelerin olduğunu düşünüyorum. Milas’ta hiçbir insanın gece yatağa aç yatmasına bir sol parti olarak izin veremeyiz. İlk işimiz bir aşevi kurmamız gerekiyor. İhtiyaç sahibi insan kimse onun evine kadar ulaşıp, ihtiyaçlarını gidermek zorundayız.

İnsanların sosyalleşeceği ortamlarla ilgili eksiklerimiz oldu. Emekliler lokalimiz yok, kadınlar diyor ki gideceğim yerimiz yok, gençler diyor ki gidebileceğimiz bir yer yok.  Özellikle gençlerle ilgili yakınımızda bir ilçe, her mahalleye kültür kafe açıyor. Arka tarafta ders çalışıyorlar, ön tarafta ise çayını kahvesini içebileceği bir alan oluyor. Bunları bizim de yapmamız gerekiyor. Gençlerin birçoğunun bir yere gidip oturabilecek ekonomik gücü yok. Mesire alanları ile ilgili ciddi eksiğimiz var.  Hayvan dostlarımızı da unutmamamız gerekiyor.  Bu konuda da hayvan barınağının geliştirilmesi konusunda yapmamız gerekenler var.

Çöpü temizlemek değil de çöpün oluşmasını engellememiz gerekiyor. Sıfır atık projesi yürürlüğe konulmalı. Değişik belediyelerde görüyorum insanlar çöpünü evlerde ayrıştırıyorlar. Bunun karşılığında belediye bir kart veriyor hem çöpünü ayrıştırıyorsun hem de bunu yaptığın için sana ekonomik değer katıyor.  

Belediye hizmetleri ile ilgili şöyle bir çözüm sürecine girmeyiz. Online yapılabilecek tüm hizmetleri vatandaşı belediye getirmeden yapılmalı.

Çözüm hattı kurulup, bir derdiniz varsa buraya ulaşırsınız, ilgili birim sonra size mutlaka ulaşmalı ve sonucu vermeli. Yapılamıyorsa neden yapılamadığını bildirmeli. Belediye Başkanı da bu yapılamayan sorunları, 15 günde bir ekibiyle biraraya gelerek, neden yapılamadığı konusunda görüş alışverişi yapıp, çözüm üretilmeli. İletişim konusunda eksiklerimiz var.

ARKEOLOJİK MÜZEYE İHTİYACIMIZ VAR

Milas’ın bir arkeolojik müzeye ihtiyacı var.  Afrodisias’ı gördünüz mü bilmiyorum ama orada muhteşem bir müze vardır.  

Milas, Afrodisias’tan daha çok tarihi kalıntılara ve birikime sahip bir yerde, ama maalesef bugün bir arkeoloji müzemiz yok.  Bunu müze yapmış olmak için değil ilçemize yakışır bize müze olması gerekiyor.

KÖYLÜMÜZÜ KALKINDIRMANIN TEK YOLU KOOPERATİFLEŞMEDİR

Milas nüfusunun yarısı kırsal kesimde yaşıyor. Kırsal kesimi geliştirecek belediyecilikten bahsetmek istiyorum. Bugün belediyelerin toplum ile birlikte kooperatif kurmasında hiçbir engel yok. Köylümüzü kalkındırmanın tek yolu kooperatifleşmedir. Örgütlü bir güç olursa bizim köylümüz emeğinin ve ürünün değerini alacak.  O kadar uğraşarak, ürününü tarlada 1 liraya satarken, biz pazarda 10 liraya yiyoruz. Domatesin değerini aradaki insanlar alıyor. Bu köylünün hakkı.

 

ÜRÜN BİZİM AMA MARKA BİZE AİT DEĞİL

En iyi zeytinyağ Milas’ta ama bir örgütümüz yok. Küçük küçük işletmeler var. Herkes kendi başına ayakta durmaya çalışıyor. Ama biz marka olamamışız. Ürün bizim ama marka bize ait değil. Bunlar çok kolay yapılabilir.

MİLAS’IN EKONOMİSİNDE TURİZM YÜZDE 1 BİLE YER ALMIYOR

Milas’ın 27 tane antik kenti var. Dünyanın en güzel denizi diye Gökova Körfezi’ni Heredot diyor. Dünyanın en özel yürüyüş yollarından biri Karya Yürüyüş yolu. Kapıkırı dünyada ender görebileceğiniz yerlerden birisi. 40 tane ülke dolaştım dünyada. Tecrübelerimden dolayı milyonlarca insanın nereye ne için gittiğini biliyorum.

Milas’ın ekonomisinde turizm yüzde 1 bile yer almıyor. Bu değerlerimizi yeterince tanıtamadık, projelendiremedik. Emin olun bunlar kısa zamanda projelendirerek, Milas’ın 10 yıl sonra ekonomisinin yüzde 10’unu, 20 yıl sonra yüzde 20 turizm geliri olmaması için hiçbir neden yok. Her şeyimiz hazır; bir düzen ve programlamama işi. Abartmadan söylüyorum dünyanın en özel kültür rotalarından birisinin üzerindeyiz. Dünyada Milas gibi bir şehre gittiğimizde bu sokakları bayılarak geziyoruz. Ama burada çok fazla var, burası da öyle bir yer, ama kimseyi gezdiremiyoruz, biz geziyoruz. Bunu yaparken şuna çok dikkat etmek gerekiyor: Turizm birdenbire işin içine girdiğinizde sizin doğanızı ve şehrinizi mahvedebilir. Bunu da dikkatli ve yavaş yavaş yapmalıyız.”

YALNIZ DEĞİLİM 87 TANE ADAY ADAYIM VAR

Sürekli yalnız olduğu konusuna da açıklık getiren Süleyman Koç, “’Sen yalnız görünüyorsun, ekibin yok mu’ diye soruyorlar? Bizim 87 tane meclis üyesi aday adaylığı başvurusu yapan arkadaşlarım var. Hepsi Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi adayları. Bu adaylar benim de ekibim, diğer aday adayı arkadaşların da ekibi. Bu insanlar Milas’a hizmet etmek için başvuru yaptı. Yarın hangimiz başkan adayı olursak olalım bu değerli arkadaşlarla bir seçime girilecek. Hep beraber çalışacağız. Şöyle bakıyorum; tüm meclis üyeleri benimle birlikte. Hepsi ile birlikteyim. Bu güne kadar yaptığım toplantılara hepsini davet ettim, bundan sonra da davet edeceğim. Kimseyi benim ya da başkasının insanı, adamı, kadını olarak görmüyorum. Siz Milas’ın aday adaylarısınız.” Dedi.

BELEDİYE BAŞKANI OLURSAM BU ŞEHRİ HEP BERABER YÖNETECEĞİZ

Aday adaylığı açıklamasını kişilerin değil, anlayışın değişmesi gerektiği yönünde yaptığı açıklamalarla sürdüren Aday Adayı Süleyman Koç, “Yerel yönetim anlayışının değişmesi gerekiyor. Başka türlüsünün mümkün olduğunu bu ülkede bize yaşatmış ve göstermiş belediye örnekleri vardır. Yerel yönetimde başarılı olmak istiyorsan, halk, sivil toplum örgütleri, dernekler, sendikalar, muhtarlar, bu şehre katkı veren herkesin oturup karar aldığı zaman hep çok başarılı olmuş. Biz insanların iyiliğine ve kötülüğüne bakmamalıyız. Yerel yönetimlerin kişilerden bağımsız, halkla yönetilmesi konusunu herkesin görmesi gerekiyor.  

YÖNETİM ANLAYIŞIMIZI DEĞİŞTİRECEK İNSANLARA İHTİYACIMIZ VAR

Belediye başkanı olursam bu şehri hep beraber yöneteceğiz. Ekip mi diyorsunuz hepimiz ekibiz. Bu şehre anlam katacak, değer verecek herkesin, görüşü ne olursa olsun, emek verecek herkesle çalışmaya hazırım.

Partimizin Genel Başkanı değiştikten sonra toplumda bir umut oluştu. Bu umut tabanda da görünüyor. Değişim isimle olmaz. Yönetim anlayışımızı değiştirecek insanlara ihtiyacımız var. Bunun örneklerini Fatsa ve Dikili’de gördük.  İnsanlarda bunların olmayacağı yönünde bir inançsızlık var. Önce inanın! Gerçekten değişim işitiyorsanız ben hazırım. Bir insan gelir Milas değişir” diyerek, aday adaylığı açıklamasına gelen partililerine dönerek zor mu, yapamaz mıyız? diye sordu. ‘Yaparız’ cevabını aldı.

 Aday adaylığı açıklamasının ardından Milas Belediye Başkanlığı’na aday olan 8 isim ile birlikte Milas Belediye Başkanı ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Muhammet Tokat kürsüye çıkarak, birlikte ve beraberlik selamı verdi.