Tüm Emeklilerin Sendikası’nın 8 Mart Açıklaması: “Kadınlara yönelik cins kırımı var”
Tüm Emeklilerin Sendikası Merkez Yürütme Kurulu Kadın Sekreterliği tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yapıldı. Basın açıklamasında son zamanlarda kadınlara yönelik artan şiddet, çocukların istismarı başta olmak üzere gündemde yer tutan birçok konuya değinildi.
Tüm Emeklilerin Sendikası Milas Şube Başkanı Mustafa Ali Demirci tarafından basınla paylaşılan açıklama şu şekilde;
“8 Mart 2024 Dünya Kadınlar Günü’ne; Dünyada savaş, ülkede ekonomik kriz, kadın cinayetleri ve kadın kazanımlarına, insan haklarına yoğun bir saldırı ortamında giriyoruz.
Egemen güçler insanların yaşamını, dünyanın geleceğini umursamadan yakıp yıkmayı sürdürüyor. Dünyanın dört bir yanında biz kadınlar yaşamımızı çalan gerici, baskıcı ve neoliberal politikalara karşı isyanımız ile sokakları dolduruyoruz. Sudan’dan Filistin’e, Şili’den İran’a, Meksika’dan Fransa’ya baskıcı iktidarlara, ataerkil kapitalist düzene karşı isyanın en önünde yürüyoruz.
“KADINLAR HER GÜN KATLEDİLİYOR”
Ülkemizde karanlık, kadın ve emek düşmanı, cinsiyetçi, ayrımcı, homofobik sömürü düzeninde kadınlar her gün katlediliyor, şiddete uğruyor, çocuklar istismar ediliyor. LGBTİ-+’ lar nefret suçlarına maruz kalıyor.
Karma eğitime yönelik hamlelerle, anayasa tartışmalarıyla, İstanbul Sözleşmesi’nin hukuksuzca feshedilmesiyle,6284’e yapılan saldırıyla, Medeni Hukuk’u yok saymayla Laikliği yok edip ülkeyi fetvalarla yönetmek hedefleniyor.
Kadının yalnızca ev ve aile içinde eş, anne, gelin, kardeş olarak tanımlanması kamusal alanda var olmak isteyen kadınlara, sokakların güvensizliğinin anımsatılması, istihdam olanaklarının sınırlandırılması ki dünyada ve ülkemizde yoksul insanların büyük çoğunluğu hala kadınlardır. Eğitim almamış insanların çoğunluğu da ne yazık ki yine kadınlardır. Bilerek ve isteyerek derinleştirdiğiniz yoksulluğun tüm pençesi biz kadınların omuzlarındadır.
“GERİCİ İTTİFAKINIZI BAŞINIZA YIKACAĞIZ”
Politikalarınız yüzünden işten atılan kadınlar, kreşleri kapattığınız, yaşlılara bakamadığınız için emeği bir kez daha evde yeniden sömürülen kadınlar psikolojik ve ekonomik şiddetin içinde boğuluyor.
Biz kadınlar, insanca yaşamak için canımız pahasına verdiğimiz en az 150 yıllık bir mücadeleyi temsil ediyoruz. Binlercemiz katledildi ve hala her gün öldürülüyoruz. Kadını yok sayan bu iktidarın yarattığı karanlığın içinde her gün yeniden üretilen şiddet kadınların var oluş mücadeleleri için gerekli tüm yasal yolları kasten ve taammüden kapatıyor.
Biz kadınlar, dün olduğu gibi bugün de AKP iktidarına, kapitalizme ve gericiliğe karşı sokaklarda olmaya ve direnmeye devem edeceğiz. Tarikat cemaat karanlığında çocukların kaybolmasına, çocuk tacizlerine, sermaye egemenliği altında kadınların bir yandan aileye hapsedilirken, bir yandan da fabrikalarda atölyelerde dizgin siz bir biçimde sömürülmesine ve emeğinin değersizleştirilmesine karşı duracağız.
Bu karanlık kadın ve emek düşmanı, cinsiyetçi, ayrımcı sömürü düzeninin yarattığı her türlü şiddete karşı nasıl barikat kurduysak bundan sonra da daha güçlü aşılmaz barikatlar kurarak, safları sıklaştıracak gerici ittifakınızı başınıza yıkacağız.
İnşa etmeyi düşlediğiniz siyasal İslamcı Faşizm düşlediğinizle kalacak asla gerçekleştiremeyeceksiniz.
Tüm gerici faşist karanlığa, yaşamlarımızı çalan cinayetlere ve Medeni Kanun’dan başlayarak mücadele ile kazandığımız haklarımızı tırpanlamaya çalışan anlayışa karşı biz Kadınlar 21 yıllık AKP karanlığının en direngen unsuru ve muhalefete yol gösteren bir dinamik olmaya devem edeceğiz.
Bugünlerde hızla artan kadın cinayetlerinden sonra yine haykırıyoruz!
Kadınlara yönelik cins kırımı var. Kadın cinayetleri politiktir.
“İLİÇ ALTIN MADENİ ACİLEN KAPATILSIN”
9 İşçimizin canına mal olan ve bölgedeki yaşamı tehdit eden Erzincan İliç altın madeni acilen kapatılsın. Eko kırım suçu işleyen tüm sorumlular yargılansın.
Biz kadınlar, Yaşamlarımıza, talan edilen yaşam alanlarımıza, bilimden kopartılan üniversitelerimize, ranta dönüştürülen doğamıza sahip çıkacağız.
Biz kadınlar, iktidarın tüm baskılarına, eşitlik ve feminizm karşıtı propagandalarına, işten atmalara karşın asla sokaklardan ve mücadeleden vazgeçmeyeceğiz.
Toplumsal cinsiyet eşitliği olmadan, kadınları tüm süreçlere katmadan demokrasiden söz edilemez.
Türkiye’nin geleceği, kadınlar olmadan konuşulamaz, tartışılamaz.
Medeni haklarımıza göz dikenler, eşitlik ve laiklik ilkesini yok sayanlar, kadınların ve çocukların nafakasına el uzatanlar, istismarı affedenler kadın cinayetlerini görmezden gelenler gidecek..
“KADINLARIN EŞİT, LAİK VE ÖZGÜR YAŞAMALARI İÇİN BURADAYIZ”
Direnme gücümüzü ve inadımızı, karanlığın içinde parlayan umudumuzla, bu ülkenin sokaklarında, birbirini bulan kadınların dayanışmasının sıcaklığında, yıkılmaz görünen bir tarikat liderinin karşısına dikilen binlerce kadının cesaretinde bulacağız.
Her evde, her sokakta, her mahallede, her kampüste kadınların sesi yankılanacak.
Kadınların eşit, laik ve özgür yaşamaları için buradayız, bir aradayız.
YAŞASIN 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ. YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI. YAŞASIN MÜCADELEMİZ.”