Unutmadılar, unutturmayacaklar!

Gülçin ERŞEN - Tam bir yıl önce, 17 Haziran 2013'te, Babalar Günü'nün ertesinde, Akfen Güllük Çevre ve Su Yatırım Yapım ve İşletme A.Ş.'de çalışan Fikret Özdemir, Hasan Özgür, Özcan Özkan, Serkan Miral, Yüksel Kum, Mevlüt Özbakar ve İşletme Müdürü Mustafa Öztürk'ün yaşamlarını yitirdikleri facia yaşandı. Ana, baba, eş, evlat, arkaba, dost onlarca kişinin, hatta tüm Güllük halkının yüreğini dağlayan, sözde "İş kazası"nın yıldönümü nedeniyle, Av. Erbay Yucak önderliğinde, ölenlerin yakınları tarafından, Güllük halkının ve basının katılımıyla dün Güllük’te bir eylem düzenlendi. Saat 12.30'da, facianın yaşandığı Akfen 4 nolu terfi istasyonunun önünde toplanan eylemciler, önce bir dakikalık saygı duruşunda bulundular. Bu sırada, ölenlerin yakınlarından sinir krizi geçiren ve fenâlaşanlar oldu. Henüz diğer basın çalışanları gelmeden önce burada kısa bir konuşma yapan Erbay Yucak, bu olayın "Güllük'ün Soma'sı" olduğunu vurguladı.   Buradan Akfen İşletmesi'nin yazıhanesine yürüme kararı alan topluluk, pankartlar, dövizler taşıyarak; "İş kazası değil cinayet", "Susma sustukça sıra sana gelecek", "Sorumlular belli, yargılansın", "Güllük unutma, unutturma" savsözlerini hep bir ağızdan bağırarak, Akfen'in önüne geldiler. Bu arada sahil boyunca yürüyen topluluğu şaşkınlıkla ya da üzüntüyle izleyenlerin yanı sıra hiç umursamayanların bulunduğu da gözlendi. Bu durum, eylemcilerden bazılarının "İnsanlık ölmüş" şeklinde yorumlarına neden oldu. Güllük Akfen "tatilde"! Akfen önünde daha da kalabalıklaşan eylemcilere, Av. Yucak, yazıhaneye girmemeleri ya da kapısının önünde birikmemeleri konusunda telkinde bulundu. Öte yandan, içeride kimsenin bulunmadığı ve kapısı kapalı olan işletmeye bugün tatil verildiği öğrenildi. İşletme önünde, ellerindeki gaz maskelerini gösteren, sallayan bazı "şehit" yakınları, "Bizim yavrularımız bu 50 kuruşluk maske yüzünden öldüler... Çocuklarımız bu maske olmadığı için babasız kaldılar" diyerek ve ağlayıp feryat ederek acılarını ortaya koydular. Ölenlerden birinin yakını da gaz maskesini "Alın işte sizin yerinize biz aldık" diyerek, şirketin kapısına astı. Daha sonra faciada yaşamını yitiren Mevlüt Özbakar'ın kızı Rabia Özbakar, hazırlanan basın açıklamasını okudu. Basın açıklaması okunurken, Hasan Özgür'ün annesi Fatma Özgür, fenâlaşarak bayıldı. Kalp hastası olduğu bilinen Fatma Özgür için ambulans çağrıldı. Ambulans gelene kadar yakınları tarafından rahatlatılmaya çalışılan yaşlı kadın, eyleme katılanların yardımıyla sedye ile ambulansa konuldu ve gelini Emine Özgür eşliğinde Milas'a hastaneye götürüldü. (Daha sonra yakınlarından alının bilgiye göre, Fatma Özgür’ün durumunun iyi olduğu öğrenildi.) Basın açıklamasının metni ise, -özetle- şöyle … 1. yıldönümü anması nedeniyle bugün buraya gelerek alaka gösteren bütün dostlarımıza öncelikle teşekkür ediyoruz. Öncelikle, Soma katliamında ve diğer iş cinayetlerinde hayatlarını kaybeden işçi kardeşlerimize rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Ve biz biliyoruz ki, Güllük’te 7 canımızı kaybetmemizin nedeni de, Soma’da 301 işçi kardeşimizin hayatını kaybetmesinin nedeni de aynıdır, Tam 1 yıl önce 17.06.2013 tarihinde, Güllük Belediyesine ait, AKFEN şirketi tarafından işletilen Atıksu terfi istasyonunda, yapılmayan gaz ölçümleri ve esirgenen 50 TL’lik gaz maskeleri nedeniyle 7 canımızı kaybettik.1 yıldır adil bir yargılanmanın gerçekleşmesi ve bütün sorumluların yargılanabilmesi için çabalamaktayız. Bizler diyoruz ki, 7 canımızın hayatını kaybetmesine neden olan bu iş cinayetinde, şirket yönetim kurulu üyeleri ve yetkilileri, bu işyerlerinin denetiminden sorumlu olan bütün kurum ve kişiler birinci derecede sorumludur. 06/12/2012 tarihli 28509 No’lu Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren "İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği" uyarınca "Çok Tehlikeli İşler" sınıfına giren "Arıtma Tesisi" kategorisinde ticari faaliyet gösteren işveren AKFEN Güllük Çevre ve Su Yatırım Yapım ve İşletme A.Ş.’nin işletmeciliğini yaptığı 4 no’lu Atık Su Arıtma Terfi Tesisi’nde, iş kazasının meydana geldiği 17/06/2013 tarihine kadar olan çalışma koşulları; 7 canımızın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bu olayın tehlikeliliğe işaret etmektedir. Buna rağmen, İşveren, yasal mevzuatımızda ifade edilen "iş ve işçi güvenliği ve sağlığı hükümleri" gereği olan iş güvenliği önlemlerini"ticari faaliyetinin başından beri almamış" ve "ölümlerin meydana gelmesine sebebiyet vermiş"; diğer şüpheliler ise "yasal yükümlülüklerini yerine getirmekten" ve "görevlerini ifa etmekten" kaçınarak sorumluluğa ortak olmuşlardır. 16/09/2013 tarihli suç duyurusu dilekçemizde belirtmiş olduğumuz gibi; Akfen Güllük Çevre ve Su Yatırım Yapım ve İşletme A.Ş. /Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri, yetkili Müdürleri sorumludur. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı - İş Teftiş Kurulu Başkanlığı sorumludur. İller Bankası A.Ş. yetkilileri sorumludurlar. Olay sonrasında işyerindeki evrakları-belgeleri-bilgisayarı alarak götürenler sorumludurlar. Güllük Belediye Başkanlığı sorumludur. "Eksiksiz, bütün sorumlular yargılanmalı!" isteğimiz doğrultusunda adalet mücadelemize devam ediyoruz. 30 Mayıs’ta Muğla adliyesindeydik, her duruşmada Muğla Adliyesinde olacağız. Açıklamalarında daha sonra, Mahkeme Heyetinin, "sanıkların kendi ikametgahlarında dinlenilmesine dair verdiği kararı adil bulmadıkları"nı yineleyen ve diğer Adalet Arayan İşçi Aileleri ile birlikte her ayın ilk Pazar günü Galatasaray meydanında VİCDAN/ADALET nöbetinde olacaklarını belirten işçi yakınları, açıklamalarının sonunda, yetkililere şöyle seslendi: · 28-Nisan diğer dünya ülkelerindeki gibi ülkemizde de ‘ İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenler İçin ANMA ve YAS Günü’ ilan edilmelidir. · Güllük’te hayatını kaybedenler anısına bu bölgede bir park yapılmalıdır. İş cinayeti lanetinin unutulmamasının bir işareti ve kaybettiklerimizin anısına saygımızı temsilen bir Anıt dikilmelidir… (17 Haziran 201 / Güllük)