Yaklaşık bir yıl sonra yinelemek istedim …

A. Kemal KAŞKAR - Yaklaşık bir yıl geçmiş üzerinden. 31 Ocak 2014 Cuma akşamı "Şu Milas’ın içinde" yaptığım kısa ‘inceleme-araştırma turu’nun sonuçlarını kaleme aldığım "Aydem’e, ‘hizmette titizlik’ çağrısı!" başlıklı haber-yazım 2 Şubat 2014 tarihli ÖNDER’de yayınlanmıştı. Üçpınar Sokak’ta, 29 Aralık 2014 Pazartesi akşamı başlayan aydınlanmayı haberleştirirken, sevgili Milas’a yıllardır armağan ettiğim binlerce haber metni gibi , o ‘çok özgün’ haber metnimi de anımsatmak istedim … Elbette bu anımsatmanın nedeni, Üçpınar Sokak’taki mutlu son nedeniyle yaşadığım "duygusallaşma hali"nin yanısıra, o tarihte gündeme getirdiğim diğer ‘titizlik ihtiyacı’ duyulan sorunların henüz çözülmemiş olmasıdır. Özellikle de, ‘neden bir türlü aydınlatılamadığı’nı çok merak ettiğim ‘Hamam Sokak’ için!..   "Aydem’e, ‘hizmette titizlik’ çağrısı!" *   Giriş/ ‘Işıklar Ülkesi’ diye diye tanıtıyoruz Milasımızı. ‘Işık’… Aydınlığı, ışıl ışıl bir aydınlığı çağrıştırıyor bu sözcük. Ama kesinlikle gündüz vakitleriyle sınırlı bu güzel tanıtım sloganı. Akşam ise, vakitlice evlere çekilmekte fayda var Milas’ta. Çünkü ilçemizin kimi cadde ve sokakları zifiri karanlık! O saatlerde o cadde ve sokaklarıyla Milas: ‘Karanlıklar Ülkesi’. Haliyle, can ve mal güvenliği dahil, en genel anlamda güvenlik sorunları yaşanabilme ihtimalini arttırıyor bu durum. Önceki akşam, saat 19:30 sıralarında, ilçemizin tam merkezinin yanıbaşında, adı Üçpınar olan sokakta, ardından, hemen o sokağın yanındaki Emniyet sokakta, sonra İnönü, Nahit Ulvi Akgün ve Cemil Menteşe caddelerinin belli bölümlerinde, ha bir de ‘Hamam Sokak’ta durum tespiti yaptım. Tam da şikayetçi yurttaşlarımızın dile getirdiği karanlıkların içinde buldum kendimi. İşin doğrusu, şikayet noktası ‘Üçpınar Sokak’tı. Diğerleri, oraya gidişte ve dönüşteki rastlantılardı. İş bu haber, yaptığım karanlık sokakları tespit çalışmasındaki izlenimlerimi içtenlikle paylaşma yöntemiyle hazırlanmıştır…   Gelişme/ Üçpınar Sokak- Üçpınar Sokak, bu sokak üzerindeki Otopark, Otopark içindeki ‘tarihi kalıntı’, Belediye Yazlık Düğün Salonu ve Açıkhava Tiyatrosu yanındaki Otopark, karanlıklar içindeydi. Yurttaşların yakındıkları kadar, hatta fazlası vardı. Çok karanlıktı! Üçpınar Sokağını katedip Atatürk Bulvarına ulaştıktan sonra, dönüşü Emniyet Müdürlüğü yanındaki Emniyet Sokaktan yapmak üzere yürüdüm ve yürüdükçe farkettim ki, Emniyet Sokağın, tam da adı üstünde, her bakımdan ‘emniyetli’ bir sokak olduğunu gördüm. Her bakımdan diyorum, çünkü her şeyden önce Emniyet Müdürlüğü binasıyla başlayıp, devamında Emniyet Müdürlüğü Lokal-Misafirhane binası ile süren ve Lojman binalarıyla sona eren sokak ışıklar içindeydi. İlçemizin merkezine daha yakın olan Üçpınar sokakta bir tek sokak aydınlatması bile yokken-yanmazken, Emniyet Sokak, dört direğin dördünden inen ışıklar içindeydi. Üçpınar Sokağın bu durumu ‘talihsizlikten’ miydi, ‘tesadüfen’ miydi, ‘kaderden’ miydi, ‘dikkatsizlikten’ miydi, ‘özensizlikten’ miydi, ‘kimkime dumdumadan’ mıydı, ‘boşveeeer bananeden’ miydi, ‘özelleştirmeden’ miydi, nedendi? Adı Aydem olan kurum, akşamları ilçemizin bazı cadde ve sokakları ile ilişkisini tümden kesiyor muydu? Milas’a akşam inerken, Aydem hiç arkasına dönüp de bakmadan çekip gidiyor muydu? Aydem’in hizmet titizliği bu kadar mıydı? … İki cadde ve bir de dere yatağı- İnönü ve Nahit Ulvi Akgün Caddelerinin Merkez İlkokulu bahçesi boyunca karanlıklar içinde olduğunu da, geçerken şuracığa not etmeliyim. İki caddenin ortasındaki Balavca Dere Yatağının karanlık boşluğunu da eklerseniz, ortaya çok gerilimli bir karanlık tablo çıkıyor! Ve bu tablo, Milas’a hiç mi hiç yakışmıyor. Düşünün; adı Merkez olan ilk-orta okulun bulunduğu bir yerinden söz ediyoruz Milas’ın. Milas’ın kıyı-kenar bölümlerinde nelere razı oluyor kimbilir -ağzı var dili yok- sevgili hemşehrilerim. … Hamam Sokak- Hocabedrettin Mahallemizde, yeni kaldırım-yol düzenlemesiyle güzelleşen Park Caddesinden Hamam Sokağa döndüğünde, yine birdenbire karanlığa batıyor insan, kapkaranlığa.. Bu sokakla ilgili duygu ve düşüncem ise şöyle: İlerde solda Şehir Hamamı ve Ulu Cami civarında hafiften bir ışık olmasa, girilecek sokak değil Hamam Sokak.. … Ve Cemil Menteşe Caddesi!? Bu "cadde" ile ilgili bugüne dek hep ‘gündüz kirlilikleri’ üzerine haberler yaptım. Bu haberim, Cemil Menteşe Caddesi için bir ilk! Sevgili Cemil Menteşe Caddesine ve Sevgili ilçemize hayırlı uğurlu olsun! Ev-işyeri güzergahım üzerindeki Cemil Menteşe Caddesinin karanlıklar içinde olduğunu bilmiyor değildim. Ama, doğrusunu söylemek gerekirse, bu caddemizin -kendisiyle ilgili onca haberime rağmen- makûs talihini yenememiş durumundan beslenen umutsuzluğum yüzünden ‘akşamki hali’ni hiç haberleştiresim gelmiyordu içimden… Ama, birkaç sevgili yurttaşımdan ‘Üçpınar Sokak karanlıklar içinde!’ ihbarı gelince dayanamadım ve ekledim Cemil Menteşe Caddesinin karanlığını da şuracığa… … Sonuç/ 31 Ocak Cuma akşamı yaptığım kısa kent içi geziden edindiğim izlenimleri içtenlikle paylaşmış bulunuyorum. Adı geçmeyen karanlık ya da yeterince aydınlatılmayan tüm cadde ve sokakları da bu haberime ekliyor, sevgili yetkililerimize, gereği için saygılarımla bildiriyorum.   (* 2.2.2014 tarihli ÖNDER’de yayınlanmıştır)