“Yasta değil isyandayız!”

ÖNDER Haber - Mersin'in Tarsus ilçesinde katledilen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için ilçemizde eylemler düzenlenmeye devam ediyor

“Yasta değil isyandayız!”
  • 20 February 2015, Friday 7:34
ÖNDER Haber - Mersin'in Tarsus ilçesinde katledilen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için ilçemizde eylemler düzenlenmeye devam ediyor... Son prodtesto eylemi Milas KESK Bileşenleri tarafından gerçekleştirildi... Atapark'ta yapılan basın açıklamasının ardından etkinliğe katılanlar sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdiler... Yürüyüşe katılan grup, belirlenen güzergahın dışında yürüyüşlerine devam etmek isteyince güvenlik güçleriyle kısa süreli bir tartışma yaşandı... Milas KESK bileşenleri tarafından önceki gün akşam saat 17.30 sıralarında Atatürk Anıtı önünde, Tarsus'ta katledilen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için basın açıklaması gerçekleştirildi.   Artık, öldürülen kadınların haberlerini almak istemiyoruz Hazırlanan basın açıklaması, Eğitim Sen Milas İlçe Temsilciliği Kadın ve Eğitim Sekreteri Çiğdem Çetin Bozkurt ile TÜMBEL Sen Üyesi Gül Kömür Tan tarafından okundu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "20 yaşındaki Özgecan’ın yakılmış cesedi, ülkemizde kadına yönelik şiddetin korkunç boyutlarını bir kez daha gözler önüne seriyor. Tarsus’tan Mersin’deki evine dönerken, bir baba, oğlu ve bir adam tarafından kaçırılan, tecavüze uğrayan ve öldürüldükten sonra cesedi yakılan Özgecan’ın yaşadığı şiddetin ve vahşice katlinin sorumlusu, ülkede kadına yönelik şiddet bu denli yaygınken, şiddeti azaltmaya ve kadınları her halleriyle kabul eden bir toplumsal yapıya zemin oluşturmaya yönelik politikalara kafa yormak yerine, kadına yönelik şiddet davalarında erkekten yana tavır alan, tacizde tecavüzde kadının rızası olup olmadığını sorgulamayı adaletten sayan, kadınların erkeklerce katledilmesine ve kadına yönelik şiddete karşı yükselen sese kulak tıkayan, en yetkili makamlardan eşitsizlik fıtrattandır diye bağıran, "kadın"lığa hiçbir alanda tahammülü olmayan siyasal iktidarın erkek aklıdır. Bu nedenle hepimiz, d olmuşta, takside, sokakta, sessiz karanlık yolda, tek başımıza… Özgecan Aslan’ın katilleriyle baş başayız. Bize, tecavüzlere karşı 'çocuklarınıza çığlık atmayı öğretin" diyen bakanlarımız var. Soruyoruz buradan sizlere, Özgecan’ın çığlıklarını duydunuz mu? 'Kız mıdır kadın mıdır bilmem', 'Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum' diyen Cumhurbaşkanına sesleniyoruz, Özgecan’ın ölümü, yarattığınız bu eşitsizliğin sonucu olmasın sakın? 'Tecavüzcü, kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masumdur' diyen AKP milletvekillerine soruyoruz, Özgecan’ın bir katili de sizler değil misiniz? Erkekleri cesaretlendiren, tecavüzü ve katliamları teşvik eden, adalet anlayışınız, söylemleriniz değil mi? Kadına yönelik uyguladığınız politikalarınız öldürmüştür Özgecanları. Soruyoruz, 'Vicdanlarınız rahat mı?' Kadınların her gün 3’er 5’şer katledilmesine, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete göz yuman akla tahammülümüz yok! 'İdamı değil uygulanmayan yasaları konuşalım' diyoruz. 'Her yerde kadın cinayeti varken neden halâ Meclis olağanüstü toplanmıyor' diye soruyoruz. Özgecan'ı, katledilen kadınları, yıllarca süren davalarda tecavüzcüleri aklanarak hayatı karartılan N.Ç. gibi nice kız çocuğunu, savaşlardan kaçarak sığındıkları yerlerde ikinci eş olarak satılan, fuhuşa zorlanan ve adları bilinmeyen mülteci kadınları, yargıdan koruma talep etmesine rağmen şikayeti dikkate alınmadığı için sokak ortasında erkeklerce katledilen kadınları hiçbir zaman unutmayacağız. 'Suçlarını itiraf eden katilleri hak ettiği cezayı alana kadar da peşinde olacağız. Şunu unutmasınlar ki kadınlar bu memlekette kadın cinayetlerini durdurmak için yalnızca protesto etmiyor. Meclis’e de gidiyor, çözüm de öneriyor. Devlet yetkililerine düşen görev, çözüm önerilerimizi hayata geçirmek için bir an önce harekete geçmektir. Üniversite öğrencisi, hayatının daha başında öldürülen kadınların haberlerini almayı artık istemiyoruz. Bunun için yapılması gerekenleri net olarak dört maddeyle açıklayabiliriz. 1) Kadın Bakanlığı kurulmalı ve 6284 sayılı koruma kanunu etkin uygulanmalı, kadınların korunmasındaki tüm bürokratik engeller kaldırılmalı, 2) Kadın katillerine indirimler uygulanmamalı, hafifletici sebepler aranmamalı, caydırıcı ceza verilmeli, 3) Şiddet gören kadınlara mali destek sağlanmalı, kadınların korunması için bütçeden yeterli pay ayrılmalı, 4) İstanbul Sözleşmesinin uygulanması sağlanmalıdır. Biz KESK'li kadınlar, sadece 'erkek' olmadıkları için şiddete maruz kalan, tecavüze uğrayan ve öldürülenlerin sorumlusunun devlet ve onun erkekten yana yargısı ve kurumları olduğunu biliyoruz. Erkek - yargı - devlet hesap verene, failler en ağır cezaya mahkum edilene kadar her yerde mücadele edecek ve bu davanın takipçisi olacağız."   Kısa süreli gerginlik Okunan açıklamanın ardından etkinliğe katılanlar "Kadına uzanan eller kırılsın", "Erkek vuruyor devlet koruyor", "Yasta değil, isyandayız", "Katil hükümet hesap verecek", "Özgecan'ın hesabı sorulacak", "Erkek vuruyor, erkek kuruyor", "Katillerden hesabı kadınlar soracak" sloganları ve "İtaat etme, isyan et", "Özgecan ölümsüzdür", "Kadın demekten korkma, bayan demekten vazgeç", "İdam değil uygulanmayan yasaları konuşalım"; "Özgecan Aslan'ın hesabını soracağız" dövizleri eşliğinde yürüyüşe geçtiler. Atatürk Anıtı önünden yürüyen grup, Müştakbey Caddesi'ne doğru ilerlemek istediğinde Milas İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkilileri tarafından uyarıldılar. Gruptakiler Ulusal Egemenlik Caddesi, Cumhuriyet Caddesi ve Atatürk Bulvarı'ndan geçerek yeniden Atapark'a geldiler ve ardından olaysız bir şekilde dağıldılar.
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık