BAŞKAN ADAYI ÇAYIRLI, BÜTÜN ADAYLARA MAL VARLIKLARINI AÇIKLAMA ÇAĞRISI YAPTI..

Başkan Adayı Çayırlı’nın basın kuruluşlarına gönderdiği yazılı açıklama şöyle:

“Değerli Milas halkı; hayatımın son 20 yılını siyasetin içinde geçirdim. Geldiğimiz noktada siyaset kurumunun yıprandığını, yozlaştığını, şeffaf olmaktan uzak ve giderek hesap vermez bir hale geldiğini görmekten üzüntü duyuyorum. Bu durum seçmende de siyaset kurumuna olan güven duygusunun yitirilmesine yol açmış, kamuoyunun gözü önünde yaşananlara tepki göstermek yerine kanıksamış bir ruh haline bürünmesine neden olmuştur. Oysa geçmişiyle, atalarıyla övünen bir toplum olarak; Şeyh Edebali’nin Osman Bey’e verdiği nasihati unutmuş görünüyoruz. Dürüst, namuslu, garibanın, fakir fukaranın, deyim yerindeyse tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumanın suç olarak görülmeye başlamasına kadar gelmiş durumdayız.

Seçilmeden önce halktan biri olduğunu söyleyenlerin seçildikten sonra herkese tepeden bakar hale gelmesi, bir anlamda güç zehirlenmesine kapılması ne yazık ki toplumda kabullenilmiş bir tutuma dönüştü.

En acısı ise vatanına, milletine halis bir niyetle hizmet etmek için yola çıkmış siyasi kimliklere de aynı gözle bakılmasıdır. Bunu kabullenmek mümkün değildir. Kötünün iyisini seçmeye mahkum değiliz.

Bu nedenle unutulmaya yüz tutmuş bir davranışı tekrar hatırlatmak, bu anlamda bir farkındalık yaratarak başkalarına örnek olma adına, 31 Mart’ta yapılacak seçimlerden önce tüm çalışma hayatım boyunca edindiğim mal varlığımı bugünden açıklıyorum.

Mehmet Çayırlı olarak; Milas merkez Cumhuriyet Mahallesi’nde yıllardır oturduğum bir daire, Güllük Mahallesi’nde (eşimin adına kayıtlı) bir yazlık, bir de otomobil’den başka ekonomik değeri olan hiçbir şeyim yok.

Bu saydıklarımı bir servet olarak görmüyorum. Çünkü benim asıl servetim, eşim ve iki oğlumdur. Onurum, şerefim ve namusum, yolundan ayrılmayacağıma ant içtiğimiz Atatürkçü çizgim, cumhuriyete ve demokrasiye olan sarsılmaz inancım, ailemle birlikte sahip olduğum en büyük zenginliğimdir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”