CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu ; “MUĞLA ATEŞTEN BİR ÇEMBERDEN GEÇİYOR, ŞAHSIM İKTİDARI SEYREDİYOR”

Zeybekoğlu’nun açıklaması şöyle:

“Ülkemiz yangınlar karşısında ciddi bir sınav veriyor. Bu süreçte hayatını yitiren orman işçilerimize ve vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet ailelerine başsağlığı dilerken, yangından zarar gören bütün vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Yangına müdahale eden bütün kurum ve kuruluşlara, Belediyelerimize, Yangın alanındaki işçilere su taşıyan yemek taşıyan, onlara yardımcı olan tüm halkımıza teşekkür ediyoruz, hiçbirinin hakkı kolay kolay ödenmez.
Değerli basın mensupları,
Yeşili ve doğasıyla ülkemizin gözbebeği Muğla 1 haftadır ateşten bir çemberde.
Muğla coğrafi olarak engebeli bir araziye sahiptir
Bölgenin Dağlık olması nedeniyle karadan müdahale ile kontrol altına alınması mümkün görünmüyor. Havadan müdahale şart diyerek sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.
Sesimiz Saray’ın duvarlarını aşamıyor.  
Devlet böyle zamanda halkın yanında olmayacaksa ne zaman olacak?
Yetkililere sesleniyoruz hava desteği acilen şart, şart, şart!
İtibar saraylarla vip uçaklarla lüks makam araçları ile olmuyor. İtibar Ukrayna’ya Rusya’ya ona buna muhtaç olmadan yangınına kendi imkânlarınla müdahale edebilmek ile oluyor.
Ormanlarımızın cayır cayır yok oluşu yüreğimize göz damlaları olarak aktı, akıyor.
Sadece kentimiz değil, sanki bedenlerimiz ateş toplarına hedef olmuş durumda…
İktidar yangın söndürme namına büyük bir zafiyet içinde.
Böyle bir zamanda konuyu gündelik siyasete taşımak istemiyoruz. Ancak devleti yönetenlerin acziyetide ortada. Ne bir kriz merkezi var, ne etkili bir organizasyon ne de lojistik altyapı.
Ne önceden düşünülmüş tedbirler var ne de ve acil bir eylem planı.
Değerli basın mensupları,
Eğer bir olanaksızlık söz konusuysa diye yapıcı bir öneride de bulunduk.
Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, orman yangınlarının ülkemizin geleceğinin ortak sorunu olduğundan hareketle, Türk Hava Kurumu’nu bitiren kayyum politikalarını eleştirerek, yapıcı bir tavırla yeni bir model önerdiğini açıkladı. Buna göre atıl durumda olan bu uçaklar için şöyle dedi: “Bu uçakları belediyelerimizin kiralamasına ve pilotlar ile teknisyenleri istihdam etmesine izin versinler, yangınlara derhal biz müdahale edelim.”
Reddettiler. Çünkü dertleri yangınla mücadele değil, yanan alanları imara açma mücadelesi.
 

Değerli basın mensupları,
İnsanların ağaçların hayvanların dünyası kararmış, Cumhurbaşkanı kendi dünyasında.
Marmaris’e  yarattığı eseri tepeden görmeye geldi. Bütün bürokrasiyi kilitledi.
İnsanlar çaresiz yetkililere ulaşma derdinde iken gerçeklik ile bağı kopan sayın Cumhurbaşkanı böyle bir ortamda vatandaşa çay fırlattı.
Bu yangınların hangi sebepten çıktığı ayrı bir tartışma konusudur.
Bunun araştırılması soruşturulması hukuk birimlerinin görevidir. Şu an en acil ve elzem olan şey yangınların kontrol altına alınmasıdır.
Hal böyle iken yangındaki zafiyetten CHP’li belediyeleri suçlayarak sıyrılacağını düşünenler yanılıyor.
Asıl CHP’li belediyeleri suçlayanlar böyle bir hayati konuyu gündelik siyasete kurban ediyor.  
Vatandaşlar panik halinde köyleri boşaltıyor. İktidar yardım elini uzatmakta yetersiz kaldı. Siz hala belediyeleri suçlamaya devam mı edeceksiniz?  
Havadan yangını inceleyen Bakana şunu hatırlatalım. Belediyelerimiz kendi görev ve sorumluluğu yanında orman ekiplerine de yangının başından beri destek vermektedir.
Buradaki emeği, alın terini, fedakarlığı görmezden gelip belediyelere çamur atmak Akp’li bakanın acziyetini ve beceriksizliğini gösterir. Derhal istifa etmelidir.
Değerli basın mensupları;
Buradan bir kere daha duyuruyoruz:
Ormanlarımıza dokunamayacaksınız.
Şahsım İktidarı bir imzayla ormanlarda yapılaşma yetkisini Turizm Bakanına verdi. Her yer yandı kül oldu. Dertleri dağı taşı betonlaştırmak. Çok açık söylüyoruz; tek bir tuğla dahi koymaya kalkarsanız, önce ekskavatörle bizi çiğnemeniz gerekecek.”