Güllük Limanı Revizyon Planı, Oybirliğiyle reddedildi!..

Hem Güllüklü vatandaşları daha fazla bekletmemek, hem de Evlendirme Memurluğu’nda kıyılacak pek çok nikah olduğundan,  İmar Komisyonu Raporları içerisinde 5. Sırada yer alan Güllük Limanı ile ilgili maddeyi öne almayı, hem de gündemin birinci maddesinde Mali İşler Müdürlüğü’nce istenen, Temizlik İşleri Müdürlüğü Gider tertibine 10 milyon TL. Ödenek verilmesi talebinin de komisyona havale edilip, ek gündem maddelerinin dördüncüsü olarak, üçüncü maddeden sonra bir ara verip komisyonun raporunu yazmasını sağlayarak, görüşülmesini, meclisin onayını sundu.

Talebin Kabul edilmesiyle birlikte, İmar Komisyonu Raporları öne alınarak görüşülmeye başlandı.

İmar Komisyonu Başkanı Halil Mutlu, İmar Komisyonu’nun raporunu okumaya başladı. Yapılan incelemeler sonrası, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü’nün, Milas ilçesi Güllük Mahallesi sınırları içerisinde hazırlanan “Liman” amaçlı 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli ilave Uygulama İmar Planı teklifi’nin uygun bulunmadığını açıklayan Halil Mutlu, ayrıca Güllüklülerin kendilerine ulaştırılan 125 imzalı itiraz dilekçesini de belirtti. Yapılan oylama öncesi, İYİ Parti Grubu adına Meclis Üyesi Gürsel İnce de, söz konusu revizyon projesinin sakıncalarına dair ek görüşlerini okudu. (Haberimizin ekinde bunu ve toplantıdan iki gün once Milas Kent Konseyi’nin yayınladığı, revizyon projesinin reddedilmesi gerektiğine dair bildirisini bulabilirsiniz).

Yapılan oylama sonrası, İmar Komisyonu’nun red kararı meclisin oybirliğiyle kabul edildi. Kararın duyulması sonrası, bir kısmı meclis salonunda, bir kısmı da dışarda bekleyen Güllüklü vatandaşlardan alkış sesleri ve “bravo”, “teşekkürler” tezahüratları duyuldu.

Daha sonra Güllüklü vatandaşlar ayrıldılar ve ‘sosyal mesafe’ koşulları biraz rahatladı.

MECLİS DEVAM ETTİ

Bir diğer İmar Komisyonu Raporu, Milas Belediye Meclisi’nde ilginç bir durumu da ortaya çıkardı. Emlak ve İstimlak Müdürlüğü, İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün talebi üzerine, Kızılcakuyu Mahallesinde mülkiyeti Milas Belediyesine ait 4500 m2’lik taşınmazın 1360 m2’sini, Sağlıkevi ve Aile Hekimliği mobil hizmet binası olarak sürekli kullanmak için tahsis edilmesini istemişti. İmar Komisyonu’nda millet ittifakının CHP 2, İYİ Parti 1, AKP 1 ve MHP grubunun 1 temsilcisi olmasına karşın, çıkan kararda, CHP’li iki üyenin red kararına karşın, 3 üyenin oy çokluğuyla kabulü yönünde görüş belirtilmişti. Başkan, konuyla ilgili açıklama yaparken, belediyenin bu taşınmazının belirli bölümünün  İlçe Sağlık Müdürlüğü ve Telekom’ca ihtiyaçları için kullanıldığını ve bu kullanıma karşı olmadıklarını, bunun devamı için bir karar oluşturulabileceğini, ama bu mülkiyetin belirli bir bölümünün İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne tahsisine karşı olduklarını, çünkü hem burayı başka çalışmalar için kullanma imkanlarının ortadan kalkacağını, hem de daha çok aile hekimleri için kullanılacak mekan için buna gerek olmadığını, çünkü, diğer bütün aile hekimlerine İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün mekan tahsisi yapmadığını, aile hekimlerinin bunu kendileri oluşturdukları için, tahsis gerekçesinin sıkıntı yaratabileceğini belirtti ve sadece kullanmalarına devam edilmesini önererek, tahsise karşı çıktı. Buna göre yapılan oylamada, Komisyon Raporu yönünde 16 oy çıkarken, CHP’nin önerisi de 16 oy aldı. Başkanın oyu 2 oy yerine geçtiği için, oy çokluğuyla Komisyonun önerisi kabul edilmedi. Başkanın önerisi kabul edildi. Tahsis yapılmadı, ancak kullanmaya devam edilebileceği kararlaştırılmış oldu.

BELEDİYE ARAÇ KİRALAMADAN VAZGEÇİYOR

Gündemin bir diğer önemli maddesi, 31.12.2020 tarihinde bitecek olan ve araç kiralama konusunda, bundan böyle araç kiralanmasının düşünülmediği, bunun yerine, ihtiyaç duyulan araçların Devlet Malzeme Ofisi’nden satın alınarak, kiralamalara son verileceğine ilişkin, Belediye Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü’nün talebi konuşuldu ve Meclis, oybirliği ile araçların satın alınmasına, kiralamadan vazgeçilmesine karar verdi.

TEMİZLİK İŞLERİNE 10 MİLYON TL EK ÖDENEK VERİLDİ

Bir diğer önemli gündem maddesi de, Temizlik İşleri Müdürlüğü’ne 10 milyon TL’lik ek gider bütçesi verilmesi konusu idi. Meclisin sonunda verilen arada toplanan komisyonun raporu okundu ve meclisin oybirliğiyle Temizlik İşleri Gider Bütçesi’ne 10 milyon TL ek ödenek verildi.

KADASTRO 22-A ÇALIŞMALARI İÇİN BİLİRKİŞİLER TESPİT EDİLDİ

Bir önemli gündem maddesi de Muğla Valiliği Kadastro Müdürlüğü’nün talebi üzerine, mahallelerde yapılacak 22-a kadastro çalışmalarında, kadastro ekipleriyle birlikte görev yapmak üzere her mahalle için ayrı ayrı 6’şar kişilik bilirkişiler seçimi vardı. Kızılcakuyu, Karakuyu, Çandır, Derince, Karşıyaka, Bafa, Kazıklı, Bozbük, Gürçamlar, K.Dibekdere, Baharlı, Bahçeyeni, Yusufça, Tuzabat, Aslanyaka, Karapınar, Çiftlik, Gürceğiz, Pinar, Türkevleri, Gökbel, Dereköy, Kısırlar, Çökertme, Çamlıca, Korucuk, Alatepe, Kultak, Kılaviz ve Hacıahmetler Mahalleleri için belirlenen 6’şar kişilik bilirkişiler, meclisce oybirliği ile Kabul edildi.

ÖREN’DEKİ TAHSİSLER GERİ ALINDI

2016 yılında, Milas Belediyesi’ne ait Ören’deki bir park alanındaki yerleri, spor tesisleri yapmak ve işletmek maksadıyla Büyükşehir Belediyesi Turizm Gençlik ve Spor Daire Başkanlığı’na bedelsiz olarak tahsis edilmişti. Büyükşehir buraya halı sahaları yapmış, hatta işletmeye de vermiş. Ancak, işletilmesi açısından verimli olmayacağı değerlendirildiğinden, buraları Milas Belediyesi’ne geri vermek istemiş. Konu görüşüldü ve eski tahsis oybirliği ile kaldırılarak, buralar yeniden Milas Belediyesi’ne geçti.

 

Komisyon Üyesi Gürsel İnce’nin İlave Gerekçeleri

“Söz konusu plan değişikliği talebi ile; Güllük mahallemizde bulunan mevcut liman iskelesinin 75 m kuzeyinde 503 metre uzunluğunda yeni bir iskelenin yapılması planlanmaktadır.

Bilindiği üzere mevcut alan, Güllük Dalyanı, Güllük Deltası ve Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Paklar Genel Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan Metruk Tuzlası arasında yer almaktadır. 

Güllük Dalyanı, sahip olduğu olağanüstü doğal zenginlikleri ile zengin bir flora ve faunaya sahip olup çok çeşit ve türde balık ve diğer canlıların yaşam alanıdır.

Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Paklar Genel Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan Metruk Tuzlası; 2001 yılında dünyaca önemli kuş alanı olarak belirlenmiştir. Her yıl bölgeye gelen ziyaretçi kuşlarla birlikte 250'ye yakın kuş türünü içinde barındırmakta ve her yıl 3 bin civarında flamingoya ev sahipliği yapmaktadır.

Söz konusu plan değişikliği talebi ve ÇED raporu incelendiğinde; 503 metrelik yeni bir iskelenin yapılmasını içeren Güllük Limanı Revizyon projesi; Güllük Dalyanı ve Metruk Tuzlası’nda ekolojik dengeye ve doğal yapıya ciddi zararlar verecek olup, yapılması planlanan iskelenin tam da Dalyan ağzına gelmesi sebebiyle binlerce yıllık Dalyanın sahip olduğu balık ve canlı çeşidinin de yok olmasına sebebiyet vereceği aşikardır.

Muğla Üniversitesi tarafından daha önceki yıllarda körfezde yapılan ölçümlerde birçok noktada normal seviyenin üzerinde petrol kirliliği belirlenmiştir. Limanın büyütülmesi halinde kapalı bir havza olan Güllük Körfezinde demirleyecek gemi sayısında ve gemi büyüklüğünde artış olacağından gemi atıklarından kaynaklanan kirlilik de artacak ve bu da körfeze ciddi zararlar verecektir.

Güllük Körfezi aynı zamanda Boğaziçi, Kıyıkışlacık ve Güllük mahallesi gibi ilçemiz açısından çok önemli turizm bölgelerini de içinde barındırmaktadır. Limanın büyütülmesi halinde ortaya çıkacak olan çevre, gürültü, hava ve görüntü kirlilikleri, başta Güllük’te yaşayan vatandaşlarımız olmak üzere bölge turizmini olumsuz etkileyecek olup bu durumun da bölge ekonomisine olumsuz yansımaları olacaktır.

Gemilerin, Güllük Körfezi’ne Bodrum ilçemize bağlı Gündoğan, Gölköy ve Göltürkbükü gibi önemli turizm bölgelerine yakın noktadan giriş yaptığı göz önünde bulundurulduğunda, limanın genişletilmesi, gemi trafiğini arttıracağından ve daha büyük yük gemilerinin gelmesi pek olası olduğundan bu husus, sadece bölge turizmi değil ülke turizmi, tekne ve yat turları ile balıkçılık faaliyetlerinin de olumsuz etkilenmesine sebep olacaktır.

Güllük Limanı genelde feldspat olmak üzere çeşitli madenlerin yüklendiği bir limandır. Açık sistem yükleme yapıldığından yükleme esnasında kanserojen içeren maden tozlarının çevreye yayılması insan sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Ayrıca söz konusu madenlerin limana kamyonlar ile taşınması, Bodrum gibi uluslar arası bir turizm şehrinin karayolu güzergâhında bulunan ilçemizin trafik akışını da ciddi şekilde sekteye uğratmaktadır.

Güllük Limanı ve yapılması planlanan ilave liman çalışması sağlık, çevre, turizm, ekonomi ve ekolojik sistem gibi birçok açıdan sakıncalar içermektedir.

Ülke ekonomisi ve bölge ekonomisi için önem arz eden maden ihracatının daha iyi koşullarda sağlanması, hatta bölgemizde ithalatçı birçok firmanın da bulunduğu göz önüne alındığında, ihracat ve ithalatı kapsayacak daha büyük bir limanın; konusunda uzman bilim insanları tarafından yapılacak inceleme ve araştırmalar neticesinde, körfez dışında, açık denize bakan, yerleşime uzak, insanların ve diğer canlıların yaşamı ile doğal yapıya zarar vermeyecek bir noktada yapılması daha uygun olacaktır.

Plan değişikliği talebi; şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve hukuka uygunluk yönünden incelendiğinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü’nün 04.06.2020 tarih ve E.110844 sayılı yazısı ekinde gönderilen taslak planın onanması,  yukarıda ifade ettiğim gerekçeler ile tarafımca UYGUN BULUNMAMIŞTIR.

Belediye Meclisimizin takdirlerine saygı ile sunulur.05.08.2020

 

Kent Konseyi’nden duyuru

10 Ağustos günü Belediye meclisi toplantısında oylanacak olan “Güllük Limanı Revizyon Projesi” hakkında taşıdığımız tedirginliği kamuoyuyla paylaşmak gereği hasıl olmuştur.

Güllük körfezi yıllardır balık çiftliklerinin ve maden sevkiyatının baskısı altında, her geçen gün daha fazla kirlenmektedir. Hangi gerekçelerle açıklanmaya çalışılırsa çalışılsın bu “revizyon” Güllük körfezi ve Güllük dalyanının idam fermanıdır.

Kamuoyuna doğru bilgiler aktararak, yapılacak revizyon hakkında bilgi sunması beklenen ÇED raporu birçok yanlış ve gerçek dışı bilgilerle doldurulmuştur. Böylelikle kamuoyu ve bu konuda duyarlılık gösteren kuruluşların yanlış yönlendirilmesi ve limana karşı oluşacak tepkinin azaltılması amaçlanmıştır

Şu anda Türkiye'deki en kirli denizlerden biri olan güllük körfezinin daha da kirletecek olan liman projesinin bir “revizyon” değil “Yeni Liman Projesi” olduğu gün gibi aşikardır.

ÇED raporunda göze batan en önemli yanlış bilgilerden bazıları şunlardır:

ÇED raporunda kullanılan harita gerçek durumu yansıtmamakta, sarıçay başka bir alandan denize dökülmekte ve dalyanın oluşturduğu delta yok farz edilmektedir

Görsel haritada liman uzunluğu gerçek boyutlarında gösterilmemiştir. Şu anda Güllük dalyanının ağzına 80m yakında olan iskele, uzatılarak dalyanın ağzına kadar uzanacak, dalyanın su sirkülasyonunu engelleyecektir.

Liman iskelesinin uzunluğu ve genişliği iki katına çıkarılarak yepyeni bir liman yapılacak, depolama alanı olarak karada geniş bir alan depolamaya uygun hale getirilecektir.

Raporda denize dolgu yapılmayacağı belirtilmekte, ama rapordaki haritadan limanın hemen arkasındaki büyük bir alanın depolama alanı olarak  traşlanacağı anlaşılmaktadır. Burası zeytinliklerin olduğu bir dağdır. Bu durum projede ne yazık ki gizlenmektedir.

Liman kapasitesinin aynı kalacağı bilgisi verilmesine rağmen bu bilgi inandırıcı değildir. Bu bilgi, raporda verilen gemi tonajlarının artırılması, limanın 503m’ye çıkarılması ve limana tren yolu yapılması projelerine aykırı düşmektedir. Kapasite artışı olmayacaksa bu liman niye yapılmaktadır?

ÇED Raporunda bölgede tarihi eser ve alan yokmuş gibi gösterilmektedir. Oysa limanın olduğu yerin adı bile Manastır Mevkii’dir. Güllük, tarihi Hermias kentidir ve limanın hemen karşısı da İasos antik kentinin ve limanının kalıntılarını içermektedir.

ÇED Raporunda gemi trafiğinin yaratacağı risklerden hiç söz edilmemiştir. Büyütülecek limanla birlikte kapasite artışı, gemi tonaj ve sayısındaki artışın olacağı açıktır. Zaten mevcut kültür balıkçılığı ile av balıkçılığı gemi ve tekneleri ile turistik teknelere bu artış da eklendiğinde herhangi bir gemi kazasının olmaması mümkün değildir. Böyle bir durumda zaten insan sağlığına son derece zararlı maden tozları taşıyan gemilerin bırakın körfezi çok büyük bir bölgeyi mahvedeceği açıktır.

Dalyan’ın uluslararası sözleşmelere göre korunması gereken sulak alanlar olduğu ve yine ülkemizin de imzaladığı korunması gereken canlıları barındırdığından söz edilmemektedir. Üstelik Dalyan ile 3-4 km ötedeki Tuzla lagünü arasında canlı (kuş, balık) geçişleri mevcuttur ve bu geçiş her sabah ve akşam gerçekleşmektedir.

Bilirkişi Raporu Çelişkilidir ve Yanlıdır.

Uzun uzun Dalyan flora ve faunasının önemini, değerini anlatan Bilirkişi Raporu, ne yazık ki liman inşa ve işletmesinin buraya zarar vermeyeceği sonucuyla bitmektedir. Bu her şeyden önce bilimsel etiğe aykırıdır.

Hepsinden önemlisi Güllük ve körfezdeki halkın sağlığı hiçe sayılmakta, maden tozlarının ve yükleme boşaltma sahasının yaydığı gürültünün insan sağlığına etkisi göz ardı edilmektedir.

Birçok toplantı yapılarak ÇED raporunun nasıl yanıltıcı bilgilerle oluşturulduğu gözler önüne serilmesine rağmen bu projenin inatla sürdürülmeye çalışılmasında Güllük ve körfez halkının hiçbir kazancı olmadığı gibi, Güllük ve körfez sakinleri bu projeye karşı olduklarını defalarca dile getirmişlerdir.

10 Ağustos günü toplanacak olan Belediye meclisi toplantısında gündem maddelerinden birisi olan Güllük Limanı Revizyon projesinin bu işletmeyi çalıştıran şirket dışında kimseye hayrı dokunmayacaktır. Kirlilikte ilk sıralarda yer alan körfezin kendini onarabilmesi için daha fazla kirletilmemesi gerekmektedir. Bir zamanlar deniz dibindeki canlılığı çıplak gözle görebildiğimiz denizlerimize kavuşabilmek için bu projeye onay verilmemesi gerekmektedir.

Belediye meclisinde tüm Milas’lı hemşehrilerimizin adına irade koyacak olan temsilcilerimizin sağduyulu davranacaklarına inancımız tamdır.