AKP Milas İlçe Danışma Kurulu toplantısı yapıldı

ÖNDER Haber -

AKP Milas İlçe Danışma Kurulu toplantısı yapıldı
  • 30 November 2016, Wednesday 6:53

AKP Milas ilçe örgütünün Kasım ayı Danışma Kurulu toplantısı, adeta bir miting havasında geçti. Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş’ın konuşması sık sık tezahüratlarla kesilirken, İl Başkanı Kadem Mete’den CHP’ye ağır bir itham geldi.

Toplantıya, Teşkilatlardan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş’ın yanısıra AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, İl Başkanı Kadem Mete, MKYK Üyesi Ö. Yelda Erol Gökcan, Eski İzmir Milletvekili ve Muğla Koordinatörü Ali Aşlık, Eski Denizli Milletvekili Mehmet Yüksektepe, Eski Muğla Milletvekili Hasan Kökten, Muğla Büyükşehir Belediye Meclisi AKP Grup Başkan Vekili Av. Gültekin Akça, AKP Milas İlçe Başkanı Levent Akyer, Yatağan İlçe Başkanı Ali Tekin, İl Kadın Kolları Başkanı Armağan Erol, Milas Belediye Meclis Üyeleri Ayşegül Semerci Güneş ve Mehmet İnpınar, Milas eski İlçe Başkanı Av. Bülent Demir, ilçe yönetim kurulu üyeleri, Milas İlçe Kadın Kolları Başkanı Saadet Gönül ve yönetim kurulu üyeleri, İlçe Gençlik Kolları Başkanı Emre Güçlü ve yönetim kurulu üyeleri, çok sayıda mahalle muhtarı ve partililer katıldılar..

Divan heyetinin belirlenmesinin ardından saygı duruşunda bulunulması ve akabinde okunan İstiklâl marşımızla başlayan toplantının açılış konuşmasını yapan AKP Milas İlçe Başkanı Levent Akyer, Milas ilçesinin; 132 mahallesi, 132 bin 800 civarındaki nüfusu, 341 sandıkta oy kullanan 102 bin seçmeniyle Muğla’nın en büyük ilçelerinden biri olduğuna dikkat çekerek; “14 bin civarındaki kayıtlı üyemizle ilçemizin her köşesinde çalışmalarımız sürüyor. En son İl Teşkilat Başkan Yardımcımız ile bir toplantı yaptık ve sandık görevlilerinin katıldığı bu toplantıda bugüne kadar yapılanlar, bundan sonra neler yapılması gerektiği masaya yatırıldı. Her alanda Milaslı hemşehrilerimizin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak, gerek ilçe yönetimi, gerek il yönetimi ve gerekse milletvekillerimiz aracılığıyla bu hizmetleri vatandaşımıza ulaştırmaya çalışıyoruz” dedi.

 

İl Başkanı Mete’den

CHP’ye ağır itham!..

2 gündür Muğla’nın 8 ilçesindeki toplantılara katılarak, adeta Muğla’nın röntgeninin çekildiğini belirten AKP Muğla İl Başkanı Kadem Mete ise yaptığı konuşmada, “15 Temmuz ile ilgili televizyonlarda, gazetelerde çok şey yazıldı, söylendi. Aslında bu konuya değinmek istemiyordum ancak son günlerde bazı kalemşörler, bazı klavye şovalyeleleri o gün yaşananlarla ilgili bir şeyler yazıp çiziyorlar. Aramıza daha yeni katılmış olan bazı isimler herkesten daha fazla Ak Partili oldular ve son günlerde sosyal medyada veya gazetelerde bir şeyler yazıyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımızın cep telefonu bağlantısıyla milletimize seslendiği saat 00.36 idi. Onun öncesinde Sayın Başbakanımız 22.45 sularında bunun bir kalkışma hareketi olduğunu yaptığı açıklama ile duyurdu. Bütün bu zaman dilimlerinin öncesinde ise bütün il başkanlarını arayan ve tüm il ve ilçe teşkilatlarını sokağa davet eden ise şu an aramızda bulunan Sayın Genel Başkan Yardımcımız Mustafa Ataş’dır. O gece elbette milletimiz Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla sokağa döküldü ama ilk başta Sayın Ataş’ın çağrısıyla tüm Türkiye’de AK Parti il ve ilçe teşkilatı mensupları sokağa çıktı. Bugün Akyaka’daki toplantıda basın mensupları Sayın Genel Başkan Yardımcımıza sorular sordular. Özellikle son dönemlerde hepimize sıkça sorulan sorulardan… İşte bugüne kadar FETÖ Terör örgütüne üye AK Parti kadroları içerisinde genel bir temizlik yapıldı mı? Bugüne kadar kaç kişiyi aldınız, daha kaç kişi alınacak türünden sorular. Sayın Genel Başkan Yardımcımız gayet soğukkanlı bir şekilde tüm soruları yanıtladı. Bugüne kadar kaç tane ilçe başkanı, belediye meclis üyesi, il veya ilçe yönetim kurulu üyesi görevden alındı veya istifası istendi tümünü aktardı ve sürecin devam ettiğini, bundan sonra bağlantısı olanların parti ile ilişkilerinin kesileceğini söyledi. Benim merak ettiğim, bu sorular bugüne kadar neden CHP’lilere sorulmadı? Daha önce Bodrum’da bu çağrıyı yaptım ancak ses çıkmadı, bugün bu soruyu Milas’ta soruyorum. Belki bir basın mensubu arkadaşım çıkar da bu soruyu sorar. Bugün milletimizin başına bela olan bu terör örgütü 40 yıldır devletin tüm birimlerine sızmış, orduya, emniyet teşkilatımıza, milli eğitime, sağlık teşkilatımıza, MİT’e hatta siyasi partilerin içine giren, Rahmetli Genel Başkan Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümüyle ilgisi olduğu anlaşılan ve hatta AK Parti kadrolarına sızan bu vatan hainleriyle ilgili CHP’de bir hareketlilik gördünüz mü? Çaycısı dahi görevden uzaklaştırıldı mı? Sizin FETÖ denen bir derdiniz yok mu diye sorulmaz? En gizli noktalara bile sızan bu örgütle ilgili CHP içinde herhangi bir hareketlilik olmaması sizce de garip değil mi? 15 Temmuz sonrası tüm siyasi partiler, STK’lar, toplumun tüm kesimleri bu örgüt mensuplarına lanet ederken CHP’den neden ses çıkmıyor?” diye sorunca, salonda bulunan son genel seçimlerde partinin Muğla milletvekili aday adayı Efendi Can ayağa kalktı ve şunları söyledi: “Var Sayın Başkan. Son genel seçimlerde Bodrum’dan çıkan ve Muğla milletvekili aday adayı olan Hüseyin Anıl, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’e, 2015 yılında Zaman Gazetesi’ne verilen 118 bin liralık ilanı sordu. Verdiğiniz bu para terör örgütüne finansman değil mi diye sorduğu için İl Disiplin Kurulu’na sevk edildi. CHP’nin içinde de vatansever insanlar var.”

Araya giren bu konuşmanın ardından İl Başkanı Kadem Mete konuşmasını şöyle sürdürdü:

“FETÖ ile mücadeleyi bir kenara bırakın, bugün devletin yürüttüğü soruşturmaların mağduriyet yarattığını ileri süren ve onları savunan bir CHP var. İşi sulandıran bir zihniyet var.”

 

“Bunu siz başardınız”

Toplantıda son konuşmayı yapan AKP Genel Başkanı Yardımcısı Mustafa Ataş; “AK Parti 14 yıldır bu ülkeyi tek başına yönetmiş, bir yılda halka sunduğu hizmeti bugün Avrupa’nın birçok ülkesi yıllarca yapamamıştır. Geçmişte memurun, işçisinin maaşını ödemek için İMF’den borç alan bir Türkiye bugün, İMF’ye borç veren bir ülke konumundadır. Eğitimde, sağlıkta, ulaşımda yapılan dev hizmetler elbette bu milletin partimize güven duymasını sağlamıştır. Bunun önünü kesmek isteyenler boş durmamış, 2007’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AK Parti’li bir aday kazanmasın diye 367 dayatmasını gündeme getirmiş, 2008’de parti kapatma davası açmış, e-muhtıra vermeye kalkmış, İstanbul Gezi Parkı’nda 12 ağaç kesilecek diye ülkeyi cehenneme çevirmiştir. O insanların derdi ağaç falan değildi. Sorsanız, hayatında bir tane ağaç bile dikmemiştir. Sonra 17-25 Aralık operasyonları yapıldı. Sayın Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı seçilmesin diye çatı adayı ortaya çıkardılar, yine başaramadılar. Hatta o dönem HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eline bir saz verdiler, ‘Cici çocuk’ imajı yarattılar. O gün Demirtaş’ın dilinden demokrasi-özgürlük-barış sözcükleri hiç düşmüyordu. Sonra 7 Haziran seçimlerinde üst akıl hocalarının taktiği bir nebze olsun tuttu. Aydın kesim denilen birçok kişi, sırf AK Parti iktidar olmasın diye HDP’ye oy verdi. Sonra Türkiye bir kaos yaşadı. Herkes, acaba 2002 öncesine mi dönüyoruz diye endişelendi. 1 Kasım seçimlerinde yeniden bu parti tek başına iktidara taşındı.

Aslında bunları hep birlikte başardık. Siz başardınız. Bugün kendi ordusunun kullandığı silahı üreten, tankını üreten, helikopterini üreten, insansız hava araçlarını üreten sizlersiniz. 2002 öncesinde çocuğunun okul kitaplarını yılsonuna kadar bulamayan halkımız bugün, okulların açıldığı gün tüm ders kitaplarını sıraların üstünde buluyor, hem de ücretsiz. Bunu siz başardınız. Dün, sen SSK’lısın şu hastaneye, sen BAĞ-KUR’lusun bu hastaneye veya Emekli Sandığı’na tabisin o hastaneye gideceksin denilen bir Türkiye’de yaşıyorduk. Bugün neredeyse 5 yıldızlı otel konforundaki tüm sağlık kuruluşlarımızda herkes tedavi görebiliyor. Dün Milas’tan Kars’a gitmeye kalksanız en az 30 saatte giderdiniz, bugün 2 saatte gidebiliyorsunuz. Hatta bir ay öncesinden uçak bileti alırsanız otobüs fiyatından daha ucuz gidebilirsiniz. Bütün bunları başaran sizlersiniz. Bugün Genel Başkanımız-Başbakanımız ne ise bu teşkilatın her kademesinde görev yapan da odur. Aranızda ayrılık-gayrılık olmasın. Küslük-dargınlık olmasın. Hiç kimsenin şahsi menfaati partinin üstünde olamaz. Kimse bir yerlere geleceğim hesabıyla parti içinde yer almasın. Hatta bir görev için araya birilerini koymaya kalkmayın. Eğer bir göreve seçilmiş iseniz kartvizit bastırıp millete tepeden bakmayın” dedi.

 

“Muğla halkını 40 yıldır

yaşadığı CHP eziyetinden

kurtaracak mısınız?”

Konuşmasının son bölümünde salondaki partililerden söz alan Genel Başkanı Yardımcısı Mustafa Ataş, sözlerini şöyle tamamladı: “Önümüzdeki ilk yerel seçimde yani 2019’da önce Milas olmak üzere tüm ilçelerde ve Muğla Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’nin elinden almaya söz veriyor musunuz? Muğla halkını 40 yıldır yaşadığı CHP eziyetinden kurtaracak mısınız? Ben bu salondaki kadro içinde bu ışığı görüyorum. Yeter ki siz önce kendinize inanın. Sonrasında başaramayacağınız hiçbir şey yok.”

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık