“KHK’lar Türkiyesi’nde Savunma Hakkı”

ÖNDER Haber -

“KHK’lar Türkiyesi’nde Savunma Hakkı”

15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL’e dayanılarak çıkartılan KHK’lar; Türkiye Barolar Birliği’nin ev sahipliğinde düzenlenen “KHK’lar Türkiyesi’nde Savunma Hakkı” konulu panelde tartışıldı.

Panelin açış konuşmasını yapan TBB Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, KHK’ların, OHAL’in ilan sebeplerinin dışına çıkıp olağan bir yönetim aracı haline getirildiğini belirterek, “Türkiye’nin bu şekilde yönetilmesi mümkün değil. Milli mücadele yıllarında bile açık kalan ve ortak akıl üretmeyi başaran bu Meclis’in devre dışı bırakılmasını kabul edemeyiz. Yapılan; milli mücadeleye, Atamıza ve Türk milletine saygısızlıktır” dedi.

Konuşmasında daha sonra Türkiye Barolar Birliği ve Baroların 15 Temmuz sonrasında devletin birliği için Türk milletiyle saf tuttuklarına ve KHK’lar ile Türkiye’nin yeni baştan şekillendirildiğine dikkat çeken Feyzioğlu, “Hemen hemen her konuda OHAL KHK’sı çıkartılmaktadır. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde kabul edilemeyecek uygulamalar bugün misliyle Türkiye Cumhuriyeti’nde gerçekleştirilmektedir. Maalesef Anayasa Mahkemesi 1990’lı yıllarda gösterdiği dik duruşu gösterememektedir” dedi.

 

KHK’lar doğrudan

doğruya avukatları

ve savunma mesleğini

hedef alıyor

Feyzioğlu konuşmasında, KHK’ların doğrudan doğruya avukatları ve savunma mesleğini hedef aldığını söyleyerek, bunun doğrudan kişi hak ve özgürlüklerini kısıtladığını ifade etti.

Avukatların, cezaevine kanun kitabını bile sokmasının yasaklandığına dikkat çeken Feyzioğlu, avukatların müvekkilleriyle görüşme sırasında aldığı notların bile kopyasının alındığını sözlerine ekleyip idam tartışmalarına ilişkin şu görüşlerini dile getirdi:

“Türkiye Cumhuriyeti, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Mahkemesinin içtihatlarıyla asla kabul edilemeyecek uygulamalar sebebiyle yüzlerce ve binlerce mahkumiyete maruz bırakılıyor. Diğer yandan da idamın geri getirilmesi tartışmaları yürüyor. İdamın geri getirilmesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin Avrupa Konseyi’nden atılması sonucunu doğurur. Bu da, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden çıkarılmak, taraf olmaktan vazgeçmek ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru hakkımızın elimizden alınması demektir.”

 

Vatandaşlarımız hukuk

güvenliğinden mahrum

bırakıldı

Panelin ilk oturumunu yöneten Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı ve Eğitim Merkezi Başkanı Av. Berra Besler, OHAL KHK’larıyla hukuk devletinin temel niteliklerine ilişkin bazı mekanizmaların askıya alındığını belirterek, “Son iki kararname hukuk devletinin, adil yargılanmanın, adalete erişimin güvencesi ve halkın hak arama özgürlüğünün sesi olan avukatların mesleklerini icra etmelerinin önüne bir duvar örmüş, bir bütün olarak yurttaşlarımız ‘hukuk güvenliği’nden mahrum bırakılmıştır” diye konuştu.

Besler, savunma hakkının kısıtlanmasının, mahkemelerin maddi geçeğe ulaşması önünde en büyük engeli oluşturacağının altını çizerek, “Nerede bir hukuk veya hak ihlali iddiası varsa, bunlar avukatların, yani bizim meselemizdir ve orada savunmanın temsilcisi avukata ihtiyaç vardır” dedi.

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık