‘Tarihi’ Müsüroğlu Kıraathanesi kapandı! / mı?

Bugünlerde yolu Atatürk Bulvarına düşenler, ‘tarihi’ Müsüroğlu Kıraathanesi’ni kapalı olarak görüyorlar.

Müsüroğlu, 1930 yılında hizmet vermeye başladığında, bulunduğu bölge daha yeni yeni şekilleniyormuş. Çevresinin çayır-çimenlik olduğunu gösteren fotoğrafının varlığı, kıraathanenin geçmişini seriyor önümüze.

Müsüroğlu, tarihi kimliğini sadece 85 yıldır hizmet veren bir işletme olmasından değil, aynı zamanda Milas’ın sosyal yaşamında çok büyük bir payı olmasından alır. Milas Parkı’nın tam karşısında yer alan Müsüroğlu, bu bölgenin ‘süs yolu’’na dönüşmesiyle birlikte, kentin adeta nirengi noktası olur. Milas’ta yetişen bütün erkeklerin yaşamına bir şekilde değmiş olan Müsüroğlu Kıraathanesi, yıllar boyunca bir ‘üs’ görevini de üstlenir. “Kasabanın bütün erkekleri ilk gençlik yıllarını bu kıraathaneye bırakmıştır” ifadesi iddialı olabilir ama abartılı olmaz.

Müsüroğlu, kentin en eski kıraathanesi olmasının yanısıra, merkezi sayılabilecek alanda konuşlanmış konumuyla da Milas’ın gözde mekanı olmuştur her zaman.

Müsüroğlu’nu salt kıraathane olarak değerlendirmek ne kadar doğru olur bilemem ama kentin ‘olmazsa olmaz bir mekanı’ görevini üstlendiğini söyleyebilirim. Üstelik bu misyonunu kuşaklardan kuşaklara aktarmış bir mekan. Kıraathanenin müdavim yaş grupları yıllar içinde değişse de, her daim her yaş Milaslıların uğrak noktası olmuştur. Müsüroğlu’nun müdavimleri, çalışanları ve sahipleri o kadar iç içe olmuşlardır ki her dönem, bu yüzden kocaman bir aileye ya da bir okula  benzetmek hiç de yanlış olmaz.

Son yıllarda yaşadığı ilgisizlik göze çarpsa da, herşeye rağmen Müsüroğlu’ydu orası.

Kıraathanenin oluştuğu iç mekanın ötesinde, bahçesi olarak nitelendirebileceğimiz ön kısmı yaz aylarında pek revaçta olur. Asma çardağının şekillendirdiği ön kısmındaki tahta masalara doluşan müdavimler, hem bulvarın hem de açık havada oturmanın keyfini yaşadılar yıllarca. Çardağı sarıp sarmalayan asma yaprakları, adeta bir tente gibi örter bahçesinin üstünü. Mevsimi geldiğinde koruk salkımlarının sallandığı bu çardağın altındaki masaların müdavimleri, sıcak yaz günlerini keyifle arkalarında bırakırlardı.

Bugünlerde artık bu çardağın altı boş.

Yıllarca asılı duran ‘Meşhur Koruk Suyu’ tabelası da kaldırılmış elbet.

Yıllarca, onlarca kişinin girip çıktığı, her daim canlılığın egemen olduğu bu mekanda bugünlerde koyu bir sessizlik var. Tanıdık bir sima ya da aşina bir ses değil de, camekanına asılmış ‘Kahve kapandı’ yazısı karşılıyor artık.

Kırathanenin hizmet verdiği binaya asılmış olan ‘Kiralık / Satılık’ ibareleri, sanırım Müsüroğlu Kıraathanesi’nin geleceğini belirleyecek.

Yeni işletmeci ya da sahibi, on yıllardır Milas’ın kalbi görevini gören Müsüroğlu Kırathanesi’nin kaderini çizecek.

Umarım, Çaputcuhan Meydanı’ndaki yerinde 80 yıl hizmet veren Fotolar Kırathanesi gibi sessiz sedasız  çekilmez kentimizin hayatından …