Uğur Özen: “Özenle ürettiklerimizi, gururla dostlarımıza sunuyoruz”

Muğla Ticaret Borsası Meclis Başkanı Uğur Özen, Milas’ta zeytinyağı üretimi ve pazarlama konularında açıklamalarda bulundu. Milas’ta İnşaat Mühendisliği’nin yanı sıra aile mesleği olan zeytinyağı üretim ve ticaretini “Uzun Yuva Milas” markası ve Kontinü Zeytinyağı Fabrikası ile sürdüren aynı zamanda Muğla Ticaret Borsası Meclis Başkanı olan Uğur Özen, zeytinyağı üretimi ve pazarlama konularında açıklamalarda bulunarak, markalaşmanın önemine dikkat çekti.

ÖNDE OLMAMIZ GEREKİYOR

Ailesinin de zeytinyağı üretiminde yıllarca emek verdiğini belirterek, “Üçüncü nesil fabrikacı olarak paçasına zeytinyağı bulaştığı için mühendislikle beraber, fabrikacılığı zeytinyağıyla yapan bir kişi olarak en önde olmamız gerekiyor. O çaba içerisindeyiz” diyen Özen, “Zeytinyağını belli bir noktaya getirmede önde olmamız gerekiyor.  Elimizden geleni yapıyoruz o anlamda. Tesisimizde bir şişeleme hattı yaptık. Butik bir hat. Laboratuvar ortamında neredeyse iş yapılıyor. Onun gerisinde evrak işi izlenebilirlik kısmı kullandığımız sarf malzemelerinden, paketleme malzemelerine kadar, ambalaj malzemelerine kadar her şeyin etkileşimleri, zeytinyağının izlenebilirliği, nereden geldiği, ne şekilde saklandığı, hepsi kayıt altında. Sıkım noktasına geldiğinde de öncesinde yapılan analizleri çok yoğun.

Zeytinyağımız dört ayrı analizden geçiyor. Bunların ilki coğrafi işaret almak için yaptırdığımız analiz. Sonrası kimyasal, ilaç analizi besin analizi, raf ömrü analizi olmak üzere ve sonrasında tekrar gene çalıştığımız firmanın yaptırdığı analiz var. Bütün bu uğraştan sonra ancak paketlenmeye hak kazanıyor yağımız. Ve paketlendiği zaman da çok güzel sonuçlarla karşılaşıyoruz. Metroyla çalıştık geçen sezon. Metro’ya öncelikle kendi yağlarımızı verdik. Yağları çok beğendiler. Metro Chef markasıyla da üretim yapmamızı istediler. Onu da sunduk. Şu anda Türkiye'deki bütün Metro mağazalarında hem Uzunyuva Milas hem de Metro Ches markalarıyla AB Coğrafi işaretli Milas Memecik zeytinyağlarımız satılmakta. Özenle ürettiklerimizi gururla dostlarımıza sunuyoruz” dedi.

ÇUVALLARDA BEKLEMESİNİ ENGELLEYECEĞİZ

Fabrikadaki değişim ve gelişmelerle ilgili de açıklamalarda bulunan Özen, “fabrikacılık anlamında kasalaşma içindeyiz. Forklift ve büyük zeytin kasaları alımı yaptık. Onları yeni sezonda kullanıp zeytinin çuvallarda beklemesini engelleyeceğiz ve bunun tüm fabrikalara yayılması için de uğraşıyoruz” dedi.

Aynı zamanda Muğla Ticaret Borsası Meclis Başkanı da olan Özen, borsa olarak da bu anlamda fabrikacılara bir yol haritası çizmek üzere çalışma yaptıklarını ifade etti.

İYİ YÖNDE BİR YARIŞ İÇERİSİNDEHERKES

Zeytinyağındaki marka sayısının artmasının tatlı bir yarışı da beraberinde getirdiğini de dile getiren Özen, “daha önceleri ne kadar yağın oldu diye konuşulurdu. Ardından yıllar öncesinde kaç kilo yağın oldu diye konuşurduk. Sonra kaç asit yağ çıkardın diye sormaya başladık birbirimize. Şimdi ise ürettiğin yağ kaç polifenol diye sorguluyoruz. Dolayısıyla bütün zeytin üreticileri iyi yönde bir yarış içerisinde. Marka sayısının artması buna katkıda bulunuyor. Ne kadar çok marka, o kadar çok farkındalık demek. İnsanların çevreleri, pazar arayışlarıyla beraber Milas zeytinyağının daha da fazla büyük kitlelere ulaşması anlamına geliyor. O yüzden ben markalaşmayı ve marka sayısının artmasını destekliyorum” dedi.

İNSANLARIMIZ DAHA DA BİLİNÇLENDİ

Üreticinin, değişen hasat teknikleri ile ürünün daha kaliteli hale geldiğini ve daha yüksek fiyatlarla pazarda yer bulduğunu görünce ürününe sahip çıkmaya başladığını da belirten Özen, “Kalite arayışı insanların iyi ürünleri daha iyi fiyattan satabildiklerini görmesi çiftçiye, köylüye de yarıyor. Onlar da böyle bir arayışa giriyorlar. İşte soğuk sıkım bilmeyenler biz de yaptıralım demeye başladılar. Kasa götürüp, zeytinliklerinde, zeytinlerini kasaya koyuyorlar. Bekletmeden sıkıma getiriyorlar. Eskiden bir hafta zeytini toplayıp bu bir hafta daha beklesin, zeytin yağlansın diyen insanlar vardı.

Bizim de tabii doğruyu anlatmamızdaki o çabanın sonunda insanlarımız daha da bilinçlendi. Bir de bizim insanımız görmek ister. Bu anlamda ben hep başlangıç noktası olarak tarım fuarlarını görüyorum. Milas'ta tarım fuarının başlayışıyla insanlar makineleşmeyi gördüler. Ne işe yaradığını gördüler. Sebep sonuç ilişkisinin farkına vardılar ve olay oradan büyüdü. Arkasından da hasat şenliklerimizle de perçinlendi. Kalite yolculuğunda yine insanlar iyi bir zeytinyağını tattılar, gördüler.

Getirisi ne olabileceğini gördüler. Kimin ilgisini çekeceğini gördüler. Bence bu iş her anlamda daha iyiye gidecek. Milas markamız o hak ettiği yüksek yere taşınacak diye düşünüyorum” dedi.

ZEYTİNİN ANA VATANI, BAŞKENTİ MİLAS DİYORUZ

Milas’ta zeytinyağının yanı sıra bal ve kültür balığı üretiminin de önemli olduğuna dikkat çeken Özen, “Çam Balı'nın aşağı yukarı yüzde 70’i Milas sınırlarında üretiliyor. Kültür balıkçılığında ise hoş bir kelime oyunu olacak ama tam bir anlamıyla deryayız. Dolayısıyla Milas’ın il ve ülke ekonomimize katkılarından bahsederken zeytinyağının yanında balın ve kültür balıkçılığının da ekonomik atkısından söz etmemiz şart. Milas Memecik Zeytinyağı sadece Muğla'da değil Türkiye'de hatta Avrupa Birliği'ndeki tescilimizle beraber coğrafi işaret almamızla beraber tüm Avrupa'da artık kendisini farklılığı, o eşsiz aroması ve tadıyla özel yerde konumlandırmış durumda. Dolayısıyla Muğla'dan baktığımızda da bilhassa önce zeytin ve zeytinyağı geliyor. Zeytinin ana vatanı, başkenti Milas diyoruz zaten. Ama diğer tarımsal ürünlerde de bunu destekleyip Milas'taki o zeytinyağında ulaştığımız farkındalığı tüm ürünlerimize yansıtabilirsek çok daha keyifli bir yaşam alanı yaratacağız çiftçimize, burada yaşayanlarımıza, tüketicimize. Milas markasının ortaya çıkmasıyla beraber nitelikli ürün korunur hale de geldi. İşe bir de o açıdan bakmak gerekiyor. Gerek bizim ürünlerimizde, gerek diğer coğrafi işaret alan arkadaşların ürünlerinde ticaret odasının sorumluluğunda olan bir denetleme mekanizması var. Ürünün kalitesinin sürekli korunabilmesi ve aynı olması gerekiyor. Milas Memecik Coğrafi işaretini almak, korumak ve sürdürmek çok önemli” dedi.

ZEYTİNYAĞI FİYATI BU NOKTADA KALMAYACAK

Çiçek yağı ile zeytinyağı arasındaki fiyat farkının fazla olmadığına işaret eden Özen, bu fiyat aralığının önümüzdeki aylarda açılabileceğini ifade ederek “Diğer gıdalarda olduğu gibi çiçek yağında da pandemi ve özellikle Ukrayna – Rusya savaşından dolayı artış yaşandı. Yani onların olması gereken nokta bu değil. Zeytinyağı belki doğru yerde. Bu sebeplerden dolayı. Çiçek yağı ile zeytinyağı fiyatları birbirine yaklaştı. Fakat zeytinyağının maliyeti ağır. Mazotun girdisinden tutarak, işçilik yevmiyelerinden, ağacın bakımından başlayarak yani zeytinin zeytinyağına ulaşma yolculuğundaki parasal maliyetler geçen yıla göre çok arttı. O yüzden zeytinyağı fiyatı bu noktada kalmayacak. Şu anda Avrupa'da zeytinyağı fiyatları oldukça yukarılara taşındı. Çünkü Avrupa'da bu sene zeytin yok. Dolayısıyla yağ fiyatları sezonda da iyi olacak. Bizim açımızdan maliyetimizi karşılayabilecek oranda

iyi olacak diye düşünüyorum” dedi.

KOTALARI AŞMAMIZ LAZIM

“Avrupa Birliği coğrafi işareti almamız çok iyi ama Avrupa Birliği'nin kotaları var” diyerek ihraç konusunda da açıklamalarda bulunan Özen, “ihraç konusunda aşmamız gereken konular var. Yani elimizi kolumuzu sallayarak belgeyi aldık Avrupa'ya gideceğiz diye bir şey yok. O kotaları aşmamız lazım. Bu da bize raf fiyatlarında ihracatçımıza ekstra yük getiriyor. Onu ülkemizin, devletimizin çözümlemesi durumunda ben Türkiye'nin yağının özellikle Milas zeytinyağını tüm Avrupa'da çok rahatlıkla yüksek satış oranlarına ulaşacağına eminim” dedi.