“Zeytin, bizim olmazsa olmazımız!”

TARİŞ 153 Nolu Milas Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi yöneticileriyle, Milas Zeytin ve Zeytinyağını, Kooperatif çalışmalarını, Zeytinlerimizin baş belası olan ‘halkalı leke’ hastalığı ile mücadeleyi ve Milas Tarım Fuarı’nın önemini, bugününü ve geleceğini konuştuk …

TARİŞ 153 Nolu Milas Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi Müdürü Elin Alpay, kooperatifin zeytin ve zeytinyağı konusunda ilçemizdeki üreticilere daha iyi hizmet verebilmek için çalışmaya devam ettiğini söyledi… TARİŞ 153 Nolu Milas Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Kamil Gül ise, “Zeytin milli bir servet, bizim de olmazsa olmazımız” dedi…

 

Üyelerimiz için her şeyin

en iyisini yapmaya

çalışıyoruz …

Üreticilerin elde ettikleri ürünleri daha titiz, daha hijyenik, daha teknolojiye uygun makinelerde işleyerek kaliteli yağ elde etmeye çalıştıklarını belirten Elin Alpay, “Son dönemde soğuk sıkım, organik sıkım ön plana çıkmaya başladı. Bu konularda daha iyi neler yapabiliriz diye çalışmalarımızı yürütüyoruz. Fabrikamızın organik sıkım sertifikası var. Soğuk sıkım da yapıyoruz. Şu anda Güney Ege Kooperatifleri içinde en yüksek teknolojiye ve en iyi kapasiteye biz sahibiz. Üyelerimiz için her şeyin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Milas genelinde 90 köyde işletme var. Ancak bu 90 işletmenin birçoğunun eksiklikleri var. Biz o eksiklikleri minimuma nasıl indirebiliriz bunun için uğraşıyoruz. Öncelikle zeytin üreticilerimizin plastik kasa kullanması konusunda, dip ve baş zeytinleri ayırması konusunda kendilerini bilinçlendirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Toprak analizlerini yaptırmaya çalışıyoruz. Belli aralıklarla İzmir bölgesinden Ziraat Mühendislerimiz gelir, zeytin ağaçlarında budama nasıl yapılır, ilaçlama nasıl yapılır gibi konularda çiftçilerimize birebir eğitim veriyoruz. En önemli misyonumuz üreticiye daha iyi hizmet vermek. Ticari mal satışlarımız da mevcut. Burada en kaliteli ve en uygun fiyatlarla satışlarımızı yapıyoruz. Üyelerimizin evlerine kadar yemlerini, gübrelerini götürüyoruz. Dönüşte de zeytinlerini getiriyoruz ve işletmemizde işliyoruz. Sonra işlenen yağları yine evlerine kadar götürüyoruz” dedi.

 

Tarım Fuarı

bizim için fırsat

Milas’ta Memecik cinsi zeytinden elde edilen zeytinyağının bölgemiz için çok önemli olduğuna da değinen Alpay, “Her kişinin bir kimliği olduğu gibi zeytinin de bir kimliği vardır. Bizim amacımız Milas’ın zeytinine ve zeytinyağına o kimliği kazandırmak. Memecik zeytinyağı, tat, koku, nefaset olarak herkesin ilgisini çekmeye başladı. Yurt dışında memecik zeytininden elde edilen zeytinyağları ödüller aldı. Son dönemde de MİTSO tarafından Milas zeytinyağına alınan coğrafi işaretin ardından MİTSO ve TARİŞ olarak ortak çalışma yapıyoruz. İlçemizde birçok ürün var, ancak biz ürünlerimizin tanıtımı anlamında çok başarılı olamadık bugüne kadar. İlçemize ziyarete gelen bir misafir çarşıda gezdiğinde zeytinimizin, zeytinyağımızın, balımızın iyi olduğunu gösteremedik. Bireysel ve toplumsal olarak hepimizin bu konuda eksiklikleri oldu. Tarım Fuarı, bu anlamda bizim için fırsat. Artık uluslararası bir kimlik kazandı. Uluslararası kimlik kazanmasıyla beraber artık yerelden çıkıp, yurt dışından da misafirlerimiz gelecek. Fuarımızın gittikçe daha çok dikkat çekeceğini, Milas’a ekonomik anlamda çok katkı sağlayacağını, insanların daha kaliteli ürünleri tanımasını sağlayacağını, dışarıdan gelen konuklarımıza ilçemizin ürünlerinin tanıtımı açısından çok büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum” dedi.

 

Güçlendirilerek devam

etmesi gerekiyor

Zeytindeki hastalıklara dikkat çeken Kooperatif Başkanı Kamil Gül ise, yaptığı açıklamada, “Zeytindeki hastalıklar konusunda birçok toplantıda ne yapılmalı, bu hastalıkla nasıl mücadele edilmeli gibi çalışmalarımız oldu. En mustarip olduğumuz hastalıklardan bir tanesidir halkalı leke hastalığı. Halkalı leke hastalığı ile mücadelede bireysel olarak yapılan bir çalışma sonuç vermez. O yüzden Kaymakamlık, İl Tarım Müdürlüğü, İlçe Tarım Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, Milas Belediyesi, Ziraat Odası, MİTSO, Üniversitelerimizdeki akademisyenler ve TARİŞ olarak bir komisyon kurduk. Bazı yerleri pilot bölge olarak tespit ettik ve Büyükşehir Belediyesi’nin sayesinde pilot bölgelerde geçen sene ilaçlama çalışması yapıldı. İyi kötü bir randıman alındı. Ancak ilaçlamanın daha da güçlendirilerek devam etmesi gerekiyor. Vatandaş bireysel olarak bu işin hakkından gelemiyor. İlçe Tarım Müdürlüğü aracılığı ile Tarım Bakanlığı’na bir müracaatta daha bulunuldu. Bunun çalışmaları da devam ediyor. Kurum, kuruluş ve devletimizin bu hastalıkla mücadeleye el atması gerekiyor. Halkalı Leke hastalığı dediğimiz mantar hastalığı, uçucu özelliği var. Buradaki bahçe ilaçlanıyor yanındaki bahçe ilaçlanmadığında bir anlamı kalmıyor. Yan bahçeden tekrar ilaçlanan bahçeye hastalık geçiyor. Zeytin milli bir servet, bizim de olmazsa olmazımız” dedi.

 

Soğuk sıkımın önemini

bilmiyorduk…

İlçemizde gerçekleştirilen tarım fuarının zeytinciliğe de büyük katkı sağladığını dile getiren Gül, “Fuarın açılması, zeytinciliğin ufkunu da açtı. Biz zeytinci olarak soğuk sıkımın önemini bilmiyorduk. Soğuk sıkımın önemini anlayınca artık her vatandaş soğuk sıkım yaptırmaya başladı. Zeytin Hasat Şenliği’nin de bunda büyük katkısı oldu. Zeytin Hasat Şenliğimizi de uluslararasına taşımak istiyoruz. Milas Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı’ndan önce zeytin üreticisi alet, edevatı yeterince tanımıyor bilmiyordu. Sadece zeytincilik sektöründe değil tarımın her alanına ilişkin yeni makineleri tanıma fırsatı bulduk. Fuar sayesinde üretici aydınlandı” dedi.