• 26 April 2017, Wednesday 19:19
Av. Ezgi EFENDİOĞLU

Av. Ezgi EFENDİOĞLU

Geçit Hakkı Davaları

HUKUK KÖŞESİ / Av. Ezgi EFENDİOĞLU ÇİÇEK / [email protected]

Plan dışı nüfus artışı, çarpık kentleşmeyi beraberinde getirmekte ve arazi düzenlemeleri de ne yazık ki sağlıklı bir yapıya kavuşamamaktadır. Her bir taşınmazın yol ihtiyacının tam anlamıyla karşılanamamış olması, geçit hakkı davalarının açılmasına sebebiyet vermektedir. Geçit hakkı davası; bulunduğu konum itibariyle genel yola bağlantı yolu olmayan veya yolu olsa dahi bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla “kesintisiz” bağlantısının sağlanması için açılan davalardır. Bu durumda, genel yolla bağlantısı olmayan taşınmazın sahibi, komşu maliklerden kendisine uygun bir geçit hakkı tanınmasını talep edebilecektir. Bu durumda kendisine geçit hakkı sağlanacak taşınmaz maliki, hakkaniyet çerçevesi içerisinde komşu taşınmaz malikine uygun bir geçit hakkı bedeli ödemelidir.

Lehine geçit hakkı istenen taşınmazın genel yol ile hiç bağlantısının bulunmaması durumunda mutlak geçit ihtiyacının varlığından söz edilir. Buna karşılık, taşınmazın genel yol ile bağlantısının olduğu ancak mevcut yolun yetersiz kalması durumunda nispi geçit ihtiyacının varlığından söz edilir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 747. maddesi zorunlu geçit hakkını şöyle tanımlamıştır:

“Taşınmazından genel yola çıkmak için yeterli geçidi bulunmayan malik, tam bir bedel karşılığında bir geçit hakkı tanınmasını komşularından isteyebilir. Bu hak, ilk önce kendisinden bu geçidin istenmesi, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun düşen komşuya karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana karşı kullanılır. Zorunlu geçit iki tarafın menfaati gözetilerek belirlenir.”

Zorunlu geçit hakkı davası açılabilmesi için birtakım şartlar mevcuttur. Öncelikle taşınmazın tapu kaydı olması ve özel mülkiyete tabi olması gerekmektedir. Geçit hakkına gerçekten ihtiyaç duyulması ve geçit hakkı bedeli ödenmesi gerekir.

Bu tür davalar, mülkiyet hakkı ile yakından ilişkili olduğundan taşınmaz sahipleri aleyhine mülkiyet haklarını en az sınırlandıracak şekilde mahkemece hüküm kurulması esastır. Geçit hakkının en az zarar verilecek şekilde kurulması şarttır.

Geçit hakkı davalarında davacı lehine geçit hakkı kurulmak istenen taşınmazın tapudaki malikidir. Lehine geçit hakkı talebinde bulunulan taşınmaz paylı mülkiyete tabi ise paydaşlardan her biri geçit hakkı talebinde bulunabilirler. Zorunlu geçit hakkı davasının davalısı, aleyhine geçit hakkı tesis edilecek taşınmaz veya taşınmazların tapudaki malikleridir.

Taşınmazın paylı veya elbirliği mülkiyetine tâbi olması durumunda tüm maliklerin davada yer alması gerekmektedir. Dava açıldıktan sonra aleyhine geçit hakkı tesis edilecek taşınmazın değişmesi durumunda husumet yeni taşınmaz maliklerine yöneltilerek davaya devam edilmelidir.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık