- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
Baharatlar, tanımı itibariyle pahalı ithal mallar olarak kabul edilmektedir. Baharat tüketimi tarih boyunca kişinin zenginlik, güç ve cömertliğini göstermesinin ve bunu kanıtlamasının bir yolu olarak görülmüştür. Baharatlar hediye olarak verilir; diğer kıymetli mallarla beraber miras olarak bırakılır ve bazen para olarak kullanılırdı. Tarçın, kökleri Güney Hindistan ve Sri Lanka’ya kadar uzanan Hint Okyanusu üzerinden, biber ve diğer baharatlarla birlikte gemilerle gelip dünyaya yayılan bir baharattır. Halk arasında “Darçın”, “Loğusa”, “Şerbet Kokusu” gibi adlarla bilinen Tarçın, bazı Cinnamomum türlerinin kurutulmuş kabuğudur. Çin Tarçını ve Seylan Tarçını olmak üzere başlıca iki cins tarçın kabuğu bulunmaktadır.Her iki tarçın da bileşiminde tanen ve %1-2 oranında uçucu yağ içermektedir ve her ikisi de Japonya, Seylan, Güney Amerika, Sumatra gibi yerlerde yetiştirilmektedir. Tarçın, sağlık açısından binlerce yıldır kullanılmaktadır.
Tarihin babası olarak bilinen ve M.Ö. 5. Yüzyılda yaşamış olan Yunan tarihçisi Heredot, Çin tarçını bitkisini toplamanın, gözler dışında vücudun hemen her tarafını sıkıca saran öküz derisinden yapılma bir kıyafeti giymeyi gerektirdiğinden bahseder. Ancak bu kıyafet sayesinde kişi, “azgın ve çığlık gibi korkunç sesler çıkaran yarasa benzeri kanatlı yaratıklara karşı” kendini koruyabilir. “Çin tarçını bitkisi toplanırken bu yaratıkların kişinin gözlerine saldırmasına engel olunmalıdır.”
Heredot’un anlattığı çok daha ilginç bir detay, tarçını toplama sürecinin bizzat kendisidir. “Bu bitkinin nerede yetiştiği tam olarak bilinmemektedir,” diye yazar Heredot. ”Arapların söylediğine göre, kinamomon isimli kuru çubuklar Arabistan’a dev kuşlarca getirilmiştir. Kuşlar bu kuru çubukları, kimsenin tırmanamadığı dağın dik yamaçlarındaki çamurdan yapılmış yuvalarına taşıdı. Tarçın çubuklarını elde etmek için icat edilen yöntem esasında şöyledir: İnsanlar ölü öküzlerin vücutlarını parçalara ayırır ve bu parçaları kuş yuvalarına yakın yerlere bırakırlar. Sonra da gözden kaybolurlar. Bir müddet sonra etin kokusunu alan kuşlar, yuvalarından aşağı uçarak etleri alırlar ve tekrar yuvalarına dönerler. Ne var ki, çamurdan yapılmış yuvalar etlerin ağırlığına fazla dayanamaz ve bir süre sonra dağılıp aşağı düşer. Sonrasında adamlar saklandıkları yerden çıkıp tarçın çubuklarını toplamaya başlarlar. Bu şekilde elde edilen tarçın çubukları diğer ülkelere ihraç edilir.”
Çin Tarçını: Uçucu yağın ana bileşeni sinnamaldehit, bakteri ve mantar gelişimini önleyici özelliktedir. Mide-bağırsak hareketlerini hızlandırır, tanen bileşeni sayesinde ülser oluşumunu engelleyici özelliği vardır.
Seylan Tarçını: Tarçın kabuğundaki uçucu yağda bulunan sinnamaldehit, bakteri ve mantar gelişimini önleyici özelliktedir.
Tarçın mide bağırsak salgılarını bir miktar artırır ve böceklerin yumurta ve larvalarının gelişimini engelleyici etkisi vardır. İştah kaybında ve hazımsızlık şikayetlerinde kullanılabilir. Tarçın kabuklarının aromatik kokulu olmasından dolayı çeşitli kokuları güzelleştirmek için kullanılır. Terletici olarak kullanılır. Kalp hastalıklarına bağlı risklerin azalmasını sağlar. Tarçın gıdalarda toz ve kabuk olmak üzere iki şekilde kullanılır. Toz tarçının kullanımı daha yaygındır ama tarçın kabuklarının kurutulmasıyla oluşan çubuklar da yemeklere pişirilirken eklenir ve ardından çıkarılır.
Tarçın & Diyabet İlişkisi:Tarçının insülin duyarlılığı, glikoz ve yağ metabolizmasına, inflamasyon (iltihap), tansiyon ve vücut ağırlığı gibi faktörlere yararlı etkileri olduğu ve antioksidan etkiye sahip olduğu ortaya konmuştur.Tip 2 diyabet hastalarının günde 1, 3 veya 6 g tarçın içerecek şekilde beslenmeleri kan şekerinin, trigliseritin ve total kolesterolün anlamlı derecede düşmesini sağlar.
Tarçın/tarçın ekstraktı tüketimi ile ilgili yapılan çalışmalarda Tip 2 diyabetli ve prediyabetik bireylerde kan şekerini düşürdüğü ve metformin (Tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan oral ilaç) ile aynı etkiye sahip olduğu belirlenmiştir. Ayrıca birçok çalışma tarçın türevli aktif maddelerin sadece insülin fonksiyonlarını etkilemediğini bunun yanında antioksidan ve iltihap giderici etkisi de olduğunu ortaya koymuştur. Çalıma sonuçlarından anlaşıldığı üzere tarçının hem glikoz metabolizması hem de bağışıklık sistemi problemleri üzerine olumlu etkileri mevcuttur.
Günlük hayatımızda düzenli olarak tarçın tüketmek, şeker seviyemizin daha dengeli seyretmesini ve bununla birlikte daha rahat iştah kontrolü geliştirmemizi sağlar. Herkese sağlıkla dolu haftalar dilerim…
(Diyetisyen Elif Zeybekoğlu – 3S Diyet ve Beslenme Danışmanlığı – www.3sdiyet.com)
-
16.03.2019 Voleybol ve Beslenme
-
01.03.2019 Spor Diyetisyenliği
-
22.02.2019 Çocukluk Çağı Obezitesi Nasıl Önlenir?
-
16.02.2019 Vücudumuzdaki Dev Güç: Mikrobiyota
-
26.01.2019 Depresyon Tedavisi ve Beslenme
-
05.01.2019 Geçmişten Günümüze Beslenme ve Diyetetik -2
-
29.12.2018 Geçmişten Günümüze Beslenme ve Diyetetik -1
-
22.12.2018 Tatlı Bir Tuzak: Şeker!
-
14.12.2018 Dağcılık ve Kampçılıkta Beslenme
-
10.12.2018 Kafkaslardan Gelen Sağlık: Kefir
-
01.12.2018 Tiroit HastalıklarındaBeslenme
-
26.11.2018 Tiroit Bezi ve Tiroit Hastalıkları
-
19.11.2018 Soğuk havaların sevilen lezzeti: Kestane
-
10.11.2018 C Vitamini (Askorbik Asit)
-
03.11.2018 Mükemmel Vücut Takıntısından “Bigoreksiya”ya…
-
27.10.2018 Gece Yeme Sendromu
-
20.10.2018 Popüler Diyetlere Diyetisyen Bakışı / 2
-
13.10.2018 Popüler Diyetlere Diyetisyen Bakışı /1
-
06.10.2018 1-7 Ekim Emzirme Haftası
-
29.09.2018 Başlık: Bugün Dünya Kalp Günü!
-
22.09.2018 Bebeklerde İnek Sütü Alerjisi
-
16.09.2018 Türkiye Şampiyon! Ama Obezitede…
-
01.09.2018 Nedir Bu Glisemik İndeks?
-
18.08.2018 Yeme Bozuklukları: Anoreksiya Nervoza
-
12.08.2018 Yeme Bozuklukları ve Gelişim Nedenleri
-
04.08.2018 Gut Hastalığı ve Beslenme Tedavisi
-
28.07.2018 Sağlık için Yağlı Tohumlar
-
21.07.2018 Reflü ile yaşamak
-
14.07.2018 Obezite ve Hipertansiyon
-
07.07.2018 Vejetaryen Beslenme ve Çeşitleri
-
23.06.2018 Menopoz döneminde beslenme
-
09.06.2018 Tamamlayıcı Beslenme (Ek Besinler) / 2
-
02.06.2018 Tamamlayıcı Beslenme (Ek Besinler) / 1
-
26.05.2018 Obezite tedavisinde bilimsel yaklaşım
-
21.05.2018 Fonksiyonel Bir Besin: Sarımsak
-
12.05.2018 Ramazan’da Beslenmenin Püf Noktaları
-
05.05.2018 Çölyak Hastalığında Beslenme
-
28.04.2018 Küresel bir sorun:Metabolik Sendrom
-
21.04.2018 ‘Sağlığı BozanDiyetler’e dikkat!
-
14.04.2018 Zayıf olmak, sağlıklı olmak anlamına gelmiyor!
-
07.04.2018 Çağımızın Hastalığı Kanser ve Beslenme
-
31.03.2018 Geçmişten günümüze Ekmek...
-
24.03.2018 Yaşlılık Dönemi ve Beslenme İlişkisi
-
19.03.2018 Gizli Düşmanımız: Aşırı Tuz!
-
10.03.2018 ‘Sağlıklı Beslenme’ nedir? Nasıl sağlıklı beslenilir?
-
03.03.2018 ‘Mercimek Teyze’ Prof. Dr. Ayşe BAYSAL’a saygıyla …
-
24.02.2018 Osteoporoz (Kemik Erimesi) ve önleme yolları
-
17.02.2018 Çocukluk Çağı Obezitesi / 2
-
10.02.2018 Çocukluk Çağı Obezitesi / 1
-
03.02.2018 Gebelikte Diyabet (Şeker Hastalığı) ve Beslenme
-
27.01.2018 Diyete başlamadan önce hangi tahlilleri yaptırmalı?
-
20.01.2018 15 Adımda Hamilelik Döneminde Beslenme
-
13.01.2018 Sağlığa giden yol alışverişle başlar
-
06.01.2018 Mucize içecek: Su
-
30.12.2017 Diyette motivasyonu arttırmanın 5 altın kuralı
-
16.12.2017 İlk 6 ay sadece Anne Sütü!
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.