• 01 December 2018, Saturday 11:10

Tiroit HastalıklarındaBeslenme

Tiroit bezi veya tiroit hormonunun işleyişindeki problemler, çeşitli hastalıkların gelişimine neden olabilir.Hipertiroidizm (tiroit hormonu üretiminde artış) ve hipotiroidizm (yetersiz tiroit hormonu üretimi) sıklıkla görülen iki önemli tipte hastalıktır. Tiroit bezinin bazı nedenlerden dolayı normalden büyük olması sonucu ortaya çıkan guatr, tiroit kanseri, tiroit nodülleri ve tiroditis (tiroit bezinin inflamasyonu) de görülebilmektedir.Haşimato hastalığı ise bireyin bağışıklık sisteminin tiroit bezine karşı antikor üretmesi sonucu ortaya çıkabilen otoimmun(vücudun kendi dokularına karşı uygun olmayan bağışıklık yanıtı oluşturmasına neden olan) bir hastalıktır.

    Araştırmalara bakıldığında ülkemizde her 100 kişiden 40’ında tiroit, 30’unda ise guatr hastalığı görülmektedir. Genetik etmenler, iyot yetersizliği veya lahana gibi guatrojen adı verilen ve iyotu bağlayarak vücutta kullanımına engel olan sebzelerin çok sık tüketilmesi tiroit hastalıklarına yol açabilmektedir. Örneğin Doğu Karadeniz Bölgesi’nde karalahana tüketiminin yüksek olması, guatr görülme sıklığının da fazla olmasıyla bağlantılıdır.


Hipotiroidi yani tiroit bezinin az hormon salgılaması “tiroit yetmezliği” olarak da bilinir. Kadınlarda erkeklere göre daha yüksek oranda görülür. Hipotiroidide T3, T4 hormonu düşük, TSH yüksek bulunur. Halsizlik, yorgunluk, vücut,eklem ağrılarında artış, kilo alma, saç dökülmesi, üşüme, kabızlık, adet düzensizliği, unutkanlık ve hatta depresyona yol açabilir.

Tiroid bezinin fazla tiroid hormonu salgılamasına “hipertiroidi” denir. Aşırı sinirlilik, halsizlik, uykusuzluk, besin alımında artış ancak buna rağmen vücut ağırlığında azalma, taşikardi yani kalp çarpıntısı, ishal, nefes darlığı, terleme, adet kanamasında azalma gibi belirtilere yol açabilmektedir.

Tiroid hastalıkları, başlarda yaşamsal derecede önemli problemler yaratmazken, tiroit hastalıklarıyla birlikte gelişen şişmanlık, zayıflık, kalp çarpıntısı, unutkanlık ve depresyon gibi durumlar kişinin yaşam kalitesini düşürebilmektedir.


    Beslenmeyle birlikte aldığımız iyot miktarı, tiroit bezlerinin işlevlerini etkilemektedir. Ülkemizde guatr gibi iyot yetersizliğine bağlı tiroit sorunlarının önlenebilmesi için; 1998 yılından beri sofra tuzuna 25-40 mg/kg oranında potasyum iyodat eklenerek, sofra tuzu iyot açısından zenginleştirilmektedir. Buna göre günde 5 gram iyotlu tuz ve haftada 2 kez balık tüketimi ile vücudumuzun ihtiyacı olan iyot karşılanabilmektedir. İyotlu tuz, pişirme yani ısı işlemine tabi tutulduğunda iyot miktarından kayıplar oluşur, bu yüzden yemeklere piştikten sonra tuz eklenmesi ve kişide aksini gerektirecek özel bir rahatsızlık yoksa mutlaka iyotlu tuz kullanılması önerilmektedir.

  1. Sağlıklı Beslenme

    Vücut fonksiyonlarının devamı, ideal kilonun korunması ve kronik hastalıkların gelişiminin önlenmesinde yeterli ve dengeli beslenme temeli oluşturmaktadır. 4 besin grubunu da dengeli miktarlarda tüketerek, tiroit hormonu üretimi ve salınımı için gerekli iyot, selenyum gibi minerallerin yeterli düzeyde alınması sağlanabilir. Ayrıca kilogram başına 33 mL, ortalama 2-2,5 litre su tükerek, sindirim ve dolaşım faaliyetleri düzenlenip, tiroit bezi işlevleri desteklenebilir.

  1. Balık Tüketimi

    Balık ve diğer deniz ürünleri, keten tohumu ve ceviz gibi besinler omega-3 yağ asitleri kaynaklarındandır. Balık ve diğer deniz ürünleri tiroit hormonunun yapısına katılan, iyot ve selenyumu bir arada bulunduran en iyi kaynaktır. Haftada 2 defa, mümkünse yağlı balık tüketimi, iyot, selenyum ve omega-3 yağ asitlerinin alımına destek olarak sağlığı geliştirir.

  1. Posa Alımı

    Tükettiğimiz yiyeceklerin ince bağırsaklarda sindirilmeyen bölümüne diyet posası denilir. Sağlıklı beslenme için günde 25-30 g posa alımı önerilmektedir. Yeterli miktarda posa alabilmek için beslenmemizde meyve, sebze, kurubaklagil ve tam tahıllı yiyeceklere yer vermemiz gerekir. Posa alımı, tiroit işlevlerinin sürdürülmesi veya tiroit hastalıklarıyla birlikte gelişen kalp-damar veya diyabet hastalıklarından korunmak için gereklidir.

Sağlıklı günler dilerim…

(Diyetisyen Elif Zeybekoğlu – 3S Diyet ve Beslenme Danışmanlığı – www.3sdiyet.com)


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık